Gelecek nesiller! Sizin özgürlüğünüzü korumanın bu nesile ne kadar çok şeye mâl olduğunu hiçbir zaman anlayamayacaksınız! Bu özgürlüğü iyi kullanacağınızı umut ediyorum. Bunu yapmazsanız, cennette, o özgürlüğü korumak için girdiğim sıkıntılardan dolayı pişmanlık duyarım.
Bir tapınaktır doğa, direklerinden akan / Anlaşılması güç, karışık sesler duyulur / Ve kişi, tanıdık gözleriyle ona bakan simge ormanlarından geçip yola koyulur... / Aydınlık gibi geniş ve gece gibi kara / O derin birlik içinde, sesler, kokular, renk uzaktan uzağa karışan yankılara denk / Birbirini işte böyle yanıtlamakta
Bir tapınaktır doğa, direklerinden akan / Anlaşılması güç, karışık sesler duyulur / Ve kişi, tanıdık gözleriyle ona bakan simge ormanlarından geçip yola koyulur... / Aydınlık gibi geniş ve gece gibi kara / O derin birlik içinde, sesler, kokular, renk uzaktan uzağa karışan yankılara denk / Birbirini işte böyle yanıtlamakta
Hayat ön provası yapılmamış bir tiyatro gösterisidir. Bu, alkışı olmayan tiyatronun perdesi kapanmadan; gülün, şarkı söyleyin, dans edin, âşık olun... Hayatınızın her anını değerlendirin.
O kadar pezevengi çektim, Charlie Chaplin'i, Einstein'ı, Jean Paul Sartre'ı çekemedim. Onlar mühim adamlardı, onların fotoğraflarını çekebilmeyi isterdim. Ama şimdi kimse kalmadı, Türkiye'nin en meşhur adamını çeksen ne olur? Sınırın bir metre dışına çıksa kimse tanımaz. Ben onlardan daha meşhurum.
Peri masalları, çocuklara, ejderhaların var olduğunu öğretmez. Çocuklar ejderhaların var olduğunu zaten bilirler. Peri masalları, ejderhaların öldürülebildiğini öğretir.
Bilimsel çalışmalarda insanı en çok heyecanlandıran şey, ‘Buldum, buldum’ cümlesi değil, ‘Allah Allah, burada çok saçma (komik, tuhaf vs.) bir şey görüyorum’ cümlesidir.
Hayat ki akıp gider bulanık bir su gibi, Korkulu rüyalarla geçen bir uyku gibi... Çabalama... Kabul et bunu olduğu gibi! Hayattan fazla bir şey bekleyenler delidir...
Neyse ki akış, dünyada kodlanabilen tek şeydir de. Unutmayalım ki, fikirler akışlardır: Herakleitos “aynı nehre bir kez daha giremeyiz” demesinin ardından ekliyordu: “üstümüze başka başka sular geldikçe, hem biziz, hem değiliz.” Sorunun bir zaman sorunu olmasından çok, bir akış sorunu olduğu besbellidir. Yine unutmayalım ki, arzular akışlardır; davranışlar akışlardır; zaman ve olaylar akıp geçerler.