İçeriğe atla

Dünya

Vikisöz, özgür söz dizini
Dünya
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi
Tüm dünya için sadece bir kişi olabilirsin, fakat bazıları için sen bir dünyasın.
Bu dünya bize atalarımızdan miras kalmadı. Biz onu çocuklarımızdan ödünç aldık.
Sözler, yazar ya da kaynaklarına bakımından alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir:


  • Dünyadaki her şey, her şeyle ilgilidir.
  • Bu dünya bize atalarımızdan miras kalmadı. Biz onu çocuklarımızdan ödünç aldık. — Afrika atasözleri
  • Dünyayı anlama ve algılama biçimimizi artık kitle iletişim araçları belirliyor. Hayatın gerçeklerini ekranlara yansıdığı kadarıyla ve yansıtılış şekliyle kavrar olduk.[1]Akif Emre
  • Ben hep dünyanın fotoğraflarına videolarına bakıyordum, ancak ne zaman ki kendi gözlerimle gördüm, işte o çok farklı bir his uyandırdı. Neredeyse dünyadan gelen hayatı ve sıcaklığı hissediyorsunuz. Bu çok duygusal bir an. Ben ilk çıktığım da gözyaşlarımı tutamadım. Uzay mekiği ile dünyadan ayrılırken, kontrol edemedim gözyaşlarımı.[2]Anousheh Ansari
Dünyayı uzaydan gördüğünüzde, bu noktada; kesinlikle bir şey kalbinizden sizi vuruyor. Haritalar üzerinde bizim çizdiğimiz ülkeleri ayırmaya yarayan çizgileri, uzaydan baktığınız zaman görmüyorsunuz.
  • Dünyayı uzaydan gördüğünüzde, bu noktada; kesinlikle bir şey kalbinizden sizi vuruyor. Haritalar üzerinde bizim çizdiğimiz ülkeleri ayırmaya yarayan çizgileri, uzaydan baktığınız zaman görmüyorsunuz. Ülkelerden hatta sınırlardan bahsedemezsiniz. Bunlar, bizim yarattığımız şeyler. Burada önemli olan, herkesin anlaması gereken şey bu; yeryüzü, buradaki her bir vatandaşın oluşturduğu bir birlik. Biz bu evrendeki tek evimizi nasıl korumalıyız, bunu düşünmeliyiz.[2]Anousheh Ansari
  • Dünya, 15 yaşından küçük çocuklara din dersi vermeyecek kadar dürüst olursa, belki o zaman ona umut besleyebiliriz. — Arthur Schopenhauer
  • Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiçbir şeyi olmayandır. — Arthur Schopenhauer
  • Dünyanın özü kötüdür. Yapılması gereken en iyi şey yaşam istencini reddetmektir. — Arthur Schopenhauer
  • Dünyaya bakış açımızın sağlam temelleri ve derinlik veya sığlığı çocukluk yıllarında oluşur. Bu görüş daha sonra özenle düzeltilir ve mükemmel hale getirilir, ama özde değişmeden kalır. — Arthur Schopenhauer
  • Hiçbir şey onu telaşlandırıp heyecanlandıramaz artık. Bizi dünyaya bağlayan ve bizi (kaygı, yakıcı arzu, öfke ve korku dolu olan bizi) sürekli acı içinde ileri geri sürükleyen binlerce istenç bağı: o hepsini kesip paramparça etti. Gülümseyerek geriye, şu anda oyunun sonuna gelmiş bir satranç oyuncusu gibi kayıtsızca önünde duran bu dünyanın düşsel görüntüler geçidine bakıyor. — Arthur Schopenhauer
  • Ne sevgiye ne de nefrete yol açmamak dünya bilgeliğinin yarısıdır: hiçbir şey söylememek ve hiçbir şeye ınanmamak da öteki yarısı. — Arthur Schopenhauer
  • Sonsuz uzayda etrafında bir düzine daha küçük kürenin döndüğü yuvarlak, ortası sicak, üzerindeki küflü tabakanın canlı ve bilinçli varlıklar ürettiği soguk sert bir kabukla kaplı sayısız aydınlık küre - bu ... gerçek dünya. — Arthur Schopenhauer
  • Şu dünyayı Tanrı yarattıysa, onun yerinde olmak istemem doğrusu. Çünkü, dünyanın sefaleti yüreğimi parçalar.Yaratıcı bir ruh düşünülürse, yarattığı şeyi göstererek ona şöyle bağırmak hakkımızdır: "bunca mutsuzluğu ve bu üzüntüyü ortaya çıkarmak uğruna, hiçliğin sessizliğini ve kıpırdamazlığını bozmaya nasıl kalkıştın?" — Arthur Schopenhauer
  • Zekam bana değil, dünyaya aittir. — Arthur Schopenhauer
  • Mutluluğun sırrı, dünyanın korkunç bir yer olduğu gerçeğiyle yüzleşmektir. — Bertrand Russell
Var olmuş tüm insanlar yaşamlarını orada geçirdiler.
  • Buradan bakıldığında Dünya, pek de dikkat çekecek gibi değildir. Ancak bizim için, durum farklıdır. O noktayı yeniden inceleyin. O, Burası. O evimiz. Biziz! Üzerinde, sevdiğiniz herkes, bildiğiniz herkes, duyduğunuz herkes yaşıyor. Var olmuş tüm insanlar yaşamlarını orada geçirdiler. Keyif ve acının toplamı. Türümüzün tarihindeki kendinden emin binlerce din, ideoloji, ekonomik doktrin, her avcı ve toplayıcı, her kahraman ve korkak, medeniyetin her yaratıcısı ve yıkıcısı, her kral ve köle, her aşık çift, her anne ve baba, umutlu çocuk, mucit ve kaşif, her ahlaki öğretmen, yozlaşmış her politikacı, her süperstar, her yüce lider, her aziz ve günahkar burada yaşadı. Bir toz parçacığı üzerinde, bir ışık ışınına gömülmüş halde...
    Dünya uçsuz bucaksız kozmik arena içerisindeki ufak bir sahnedir. O generaller ve imparatorlar tarafından akıtılan kan nehirlerini hatırlayın. Tüm bu kanlar, bu kişiler bir noktanın ufak bir kısmının şan ve zafer içerisindeki anlık efendileri olabilmeleri için aktı. Bu pikselin bir köşesinde yaşayanların onlardan ayırt dahi edilemeyecek, diğer köşesinde yaşayanlara yaptıkları sonsuz zalimlikleri düşünün. Yanlış anlaşılmaların sıklığını, birbirlerini öldürmeye ne kadar meraklı olduklarını ve öfkelerinin ne kadar hararetli olduğunu düşünün. Duruşumuza, hayal ettiğimiz şahsi önemimize, evren içerisindeki ayrıcalıklı bir konumda olduğumuz yanılgısına bu soluk ışık noktası tarafından meydan okunuyor. Gezegenimiz, onu sarmanlayan kozmik karanlık içerisindeki yalnız bir nokta. Sonsuz belirsizliğimiz içerisinde bizi kendimizden kurtarmaya gelecek birilerinin var olduğuna dair hiçbir ipucu bulunmuyor. Dünya, bildiğimiz kadarıyla yaşam barındıran tek gezegen. En azından yakın tarihimiz için, türümüzün göç edebileceği başka hiçbir yer yok. Ziyaret edebilir miyiz? Evet. Yerleşebilir miyiz? Henüz değil. Beğenin veya beğenmeyin, şimdilik, Dünya direnebileceğimiz tek yer. Astronominin mütevazılaştırıcı ve kişilik kazandıran bir deneyim olduğu söylenir. Belki de, ufak dünyamızın bu uzak görüntüsü, insan kibrinin ne kadar aşağılık olduğunu göstermenin en iyi yoludur. Bu, bana birbirimize daha iyi davranmamız ve gezegenimizi koruyup geliştirmemiz gerektiğinin önemli olduğunu anlatıyor. Bildiğimiz tek evi. Soluk mavi noktayı...[3]Carl Sagan
  • Avcı-toplayıcı yaşamın kısıtlamaları insanı üç milyon yıl boyunca kontrol altında tuttu. Tarım gelince bu kısıtlamalar yok oldu ve insan bir meteor hızıyla yükseldi. Yerleşik hayat iş bölümünü doğurdu. İş bölümü teknolojiyi. Teknolojiyle birlikte alışveriş ve ticaret geldi. Alışveriş ve ticaretle matematik, edebiyat, bilim ve diğerleri.
    Hepsinin nihai amacıysa, insanın Dünya'yı fethedip tek hakimi olmasıydı, ki bunu da gerçekleştirdi - hemen hemen. Tam olarak başaramadı, bu da kendisinin sonunu getirecek gibi görünüyor. Çünkü insanlığın Dünya'yı fethi bizzat Dünya'yı mahvetti. Ve edindiğimiz tüm üstün yeteneklere rağmen Dünya'nın mahvoluşunu durduracak beceriye sahip değiliz, ya da neden olduğumuz zararları onarma yetisine. Dünya dipsiz bir kuyuymuşçasına zehrimizi boşalttık ona ve halen de devam ediyoruz. Yeniden üretilemeyen kaynakları asla tükenmeyeceklermiş gibi harcadık, hala da harcıyoruz. Dünya'nın bu istismara bir yüzyıl daha dayanabilmesi tahayyül bile edilemez. Ama kimsenin bir şey yaptığı yok. Tüm problemleri çocuklarımıza ve torunlarımıza miras bırakmaktan başka.[4]Daniel Quinn
  • Ay'dan Dünya'ya baktığınızda, anında küresel bir bilince, halk odaklı bir algıya erişirsiniz. Dünya'nın durumuna duyduğunuz dayanılmaz tatminsizliğinizi hissedersiniz ve bununla ilgili bir şeyler yapmak için bir saplantı büyür içinizde... Oradan, Ay'dan Dünya'ya baktığınızda, uluslararası politika aşağılık bir uygulama gibi gözükür. Bir politikacıyı yakasından yakalamak, 2 milyon kilometre boyunca uzayda sürüklemek ve suratına şöyle haykırmak istersiniz: "Şuna bir bak, seni orospu çocuğu!"[5]Edgar D. Mitchell
  • Tüm dünya için sadece bir kişi olabilirsin, fakat bazıları için sen bir dünyasın. — Gabriel García Márquez
  • Dünyayı ve dünyadaki şeyleri sevmediğimiz, onlardan yalnızca yararlandığımız için yaşamla bağımızı yitirdik. Şefkat duygumuzu, duyarlılığımızı, güzel şeylere tepkimizi yitirdik; doğru ilişkinin ne olduğunu ancak bu duyarlılığın yeniden kazanılmasıyla anlayabiliriz. — Jiddu Krishnamurti
Ne yaptık biz dünyaya, bir bak ne yaptık biz?
  • Yeryüzü her insanın gereksinimlerine yetecek kadar doyurucudur ama her açgözlü kişi için değildir. — Mahatma Gandi
    • Pyarelal Nayyar in Mahatma Gandhi: The Last Phase (Kitap 10), s. 552 (1958)
  • Ne yaptık biz dünyaya, bir bak ne yaptık biz?
    Peki ya tek oğlun üzerine yemin ettiğin barış?
    Peki ya çiçekli tarlalara, zaman var mı?
    Paki ya senin ve benim olduğunu söylediğin tüm düşler?
    Çocukların savaşta öldüklerine dikkat etmeyi bıraktın mı?
    Dikkat etmeyi bıraktın mı yeryüzünün ağlayışına, gözü yaşlı sahillere? — Michael Jackson
    • Earth Song
  • Eğer dünya tek bir ülke olsaydı, başkenti İstanbul olurdu. — Napoléon Bonaparte
  • İki şey dünyaya hükmeder; biri kılıç, diğeri düşünce. Kılıç, eninde sonunda düşünceye yenilir. — Napolyon Bonapart
  • Bu dünyadan gidenler, ister köle, isterse padişah gibi gitsinler, oradaki bütün sermayeleri, bu dünyadan ne gönderdilerse odur…[7]
  • Dünya artık emek-yoğun, malzeme yoğun, enerji-yoğun değildir; bilgi yoğun olmaktadır. — Peter F. Drucker
  • Biz bu dünyanın Rabbimizin emaneti olduğu inancıyla çevreyi korumak için her türlü gayreti göstermeyi sürdüreceğiz. Yeni üyelerimiz adına diktiğimiz fidanlar işte bu bakımdan çok ama çok anlamlıdır.[8]Recep Tayyip Erdoğan (2020)
  • Dünya siyasetinin ya nesnesi olacağız ya da öznesi... Ama bizim mahallemizde oynanan bu iktidar oyununun dışında kalmamız biz istesek de söz konusu olamaz. Öyleyse tarihi ve coğrafi bir mecburiyetle karşı karşıyayız.[9]Recep Tayyip Erdoğan
  • On derviş bir kilimde uyurken iki padişah bir dünyaya sığmaz. — Sadi
  • Dünya güzel bir gezegen. O bizim her şeyimiz, hayatta kalabilmemiz için önemli.[10]Scott Kelly
  • Dünyayı tek başıma kurtaramayacağımı gayet iyi biliyorum. Ancak haksızlığa karşı hep ön saflarda olacağım.[11][12]Slaven Bilić

Kaynakça

[değiştir]

Dış bağlantılar

[değiştir]

Konuyla ilgili diğer Wikimedia sayfaları:

Commons'da Dünya ile ilgili çoklu ortam dosyaları bulunmaktadır.

Vikisözlük'te Dünya ile ilgili kelime açıklaması bulunmaktadır.

Vikipedi'de Dünya ile ilgili ansiklopedik bilgi bulunmaktadır.