Vural Savaş

Vikisöz, özgür söz dizini
Vural Savaş
Doğum tarihi 1938
Doğum yeri Antalya
Ölüm tarihi 15 Şubat 2023
Ölüm yeri Ankara
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi
Gerçekten çağdaş ve demokrat insanlar Atatürkçülerdir.
  • Ben bir gün anılacaksam militan Atatürkçü olarak anılmak isterim.
  • Keşke Tayyip Erdoğan’lar da antiemperyalist çizgiye gelseler de biz onların defterleri üzerinde pek kafa yormasak.
  • Bölücülük yapan, irticai faaliyette bulunan partilerin kapatılmasının zorlaştırılması hiç de yerinde olmamıştır.
  • Yargı her türlü hukuk dışı eylemden, eli kolu ayağı bağlanmadığı sürece hesap soracaktır.[1]
    • Yüce Divan Dosyası, Bilgi Yayınevi, s. 75
  • Tarafsız değilim diye eleştiriliyorum. İrtica ve bölücü eylemler devam ederken 'tarafsız' davranacak bir başsavcı isteniyor. Bu önerileri şiddetle ret ediyorum. Ben 'tarafım'. Laik ve demokratik Cumhuriyetimizi savunan güçlerin tarafındayım ve öyle kalacağım.[2]
    • 10 Kasım 1999 tarihli konuşmasından alıntı.
  • Tanıdığım en kültürsüz insanlar, siyasal İslamcılardır.[3]
  • Düşünce suç olmaktan çıkarılmalıdır, diyorlar. Ülkemizde düşünce suç değildir. Suç olan, ülkemizi bölmek için, dini esaslara dayanan bir devlet kurmak için yapılan propaganda ve tahriklerdir.[1]
    • Atatürk ve Türkiye konulu konferansından alıntı, 19 Mayıs 2000
  • Gerçekten çağdaş ve demokrat insanlar Atatürkçülerdir. Çağdaş sömürgecilerin yeni oyunlarını ancak onlar bertaraf edebilirler. Aydın denebilecek kişinin en başta gelen özelliği, hangi şartlarda olursa olsun gerici akım ve kişilerle işbirliği yapmayı asla kabul etmemesidir. Hem gericiliğe hem de çağdaşlığa hizmet edilemez.[1]
    • Yüce Divan Dosyası, Bilgi Yayınevi, s. 27
  • Halkının çoğunluğu Müslüman olan ülkemizdeki laik düzeni içine sindirememiş, Atatürk’e karşı sevgi ve saygısızlığını her vesile ile ortaya koyan, beş yıl önce Mekke’de Osmanlı mirası Ecyad Kalesi’ni yıktırıp yerine iğrenç görünüşlü bir iş merkezi ve otel yaptıran, “Vahhabi geleneğinde kabir ziyareti yoktur” bahanesiyle Anıtkabir’e gitmeyi bile reddeden Suudi Arabistan Kralı Abdullah’a, hem de 10 Kasım günü ülkemize davet edilerek, Devlet Şeref Madalyası verilmiş; böylece Atatürk’ün kemikleri bir defa daha sızlatılmıştır.[4]
  • AKP tek başına iktidar oluncaya ve ardından (F) tipi örgütlenme Yargı'da da daha yoğun biçimde gerçekleşinceye kadar, hukukçularımız genelde "Atatürk'ün kemiklerini sızlatmamışlar"; Cumhuriyetimizin hukuk yoluyla savunmasını kusursuz bir şekilde yapmaya çalışmışlardır.[5]
  • Adalet artık "mülkün temeli" değil.[6]
  • Medyanın önemli bir bölümü, İkinci Cumhuriyetçiler, tüm dönekler; "Paranın satın alamayacağı hiçbir şey olmadığı"nı kanıtlama yarışına girmişler sanki... Bu sözde demokratlar, tüm hukuksuz uygulamaların yılmaz savunucusu kesildiler... Onlar demokrasiden bahsettikçe yüzlerine tüküresim geliyor. Bir ceza yargılamasına konu olmamak için kendimi zor tutuyorum.[7]
  • Devrim yasalarına aykırı olarak faaliyet gösteren tarikatların tamamen serbest kalmasını, okullar açabilmesini isteyenler, demokrasiye mi, yoksa şeriatçı bir diktatörlüğe mi hizmet ettiklerini iyi değerlendirmelidirler. Atatürk 'fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür' kuşaklar yetiştirilmesini istiyordu ve gerçekleştirdiği çağdaş eğitim reformu ile bunu sağlamaya çalıştı. Şimdi bazılarımız tarikat okullarına meşruluk kazandırma gayretlerine giriyor. Sormak istiyorum, 'fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür' kuşakları tarikat okullarında mı yetiştireceğiz? Bu kişiler bir yandan Atatürk'e övgüler düzerken, öte yandan onun ilkelerini ve özellikle aydınlanma devrimini yok edecek bu tür önerilerde bulunuyorsa, bu, en basit ifadesi ile samimiyetsizliktir. Dinin, ulus birliğini sağlamada bir tutkal rolü oynayabileceğini ifade edenler, büyük bir kavram kargaşası içine düşmüşlerdir. Dinler ulus birliğinin değil, olsa olsa ümmet birliğinin tutkalı olabilirler.[8]
  • Ergenekon Soruşturması, AKP'nin tek başına iktidar olduğundan beri Türkiye Cumhuriyeti'nin "hukuk devleti" olmaktan çıktığını göstermektedir.[9]
  • Bazı eşcinsellere, liberal geçinen yazarlara, İkinci Cumhuriyetçilere, emperyalizmin ülkemizdeki tüm uşaklarına bir müjde(!) vermek istiyorum: böyle iktidarlar, Anayasa ve yasalarımızı hiçe sayarak görev yapan hukukçular oldukça; daha pek çok vatansever insanımız hakkında dava açılır ve cezaevini boylarlar; sizler de "kına geceleri" düzenlemeye devam edersiniz. Bakalım "son gülen" kim olacak?..[9]
  • Artık siyasal İslamcılarla, bölücüler Cumhuriyetimize karşı el ele. Neredeyse bize "Ne mutlu Türküm diyene" demeyi yasaklayacaklar.[10]
  • Mustafa Kemal, Jakoben diye tanımlanan liderlerin en değerlisidir. Çeşitli yazılarımda da belirttiğim gibi, Jakobenlik Kemalizm'in diğer adıdır. Bu nedenle, Mustafa Kemal'e ve Kemalizm'e saldırma cesaretini gösteremeyenler; Jakobenliği kötülemeyi alışkanlık haline getirmişlerdir.[11]
  • Bana sorarsanız: Dünyanın en iğrenç insanları, bizdeki gibi emperyalist devletlerin güdümüne girdikleri için 'Ilımlı İslamcı' olarak nitelendirilen politikacılardır.[12]
  • Son söz: İrtica ve bölücülükle, ancak "Militan Demokrasi Anlayışı"nı benimsemiş aydınlar ve hukukçular savaşabilir.[13]

Hakkında[değiştir]

  • Sayın Savaş, 26 Ekim 1999 tarihinde yaptığı bir basın toplantısında; "Cumhuriyetimize sahip çıkmanın tam zamanıdır. Bu işi yarına bırakırsanız inanın geç olacaktır." dedi. Ben buna şunu ekliyorum: Cumhuriyetimize sahip çıkmaya başlamak için “Militan Demokrasi”yi okumanın tam zamanıdır.[14]Metin Aydoğan
  • Yargıtay Başsavcısı Sayın Vural Savaş’ı, “hukuk yoluyla demokrasimizi koruyarak” yurttaşların birbirine düşürülmesini önleme yolundaki etkin görev bilincinden ve üstün çabasından dolayı kutluyoruz.[15]Özer Ozankaya

Kaynakça[değiştir]

  1. 1,0 1,1 1,2 Yüce Divan Dosyası, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2009, s. 21, 27, 75
  2. Vural Savaş, Militan Demokrasi, 13. Basım, Nisan 2001, s. 14
  3. [1]
  4. Kim Bu Hainler? Vahhabiye Madalya Verenler, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2010, s. 268
  5. Yüce Divan Dosyası, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2009, s. 9
  6. Yüce Divan Dosyası, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2009, s. 10
  7. Yüce Divan Dosyası, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2009, s. 11
  8. Yüce Divan Dosyası, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2009, s. 24
  9. 9,0 9,1 Yüce Divan Dosyası, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2009, s. 135
  10. Yüce Divan Dosyası, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2009, s. 20
  11. Kim Bu Hainler, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2010, s. 181
  12. Kim Bu Hainler, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2010, s. 170
  13. AKP Çoktan Kapatılmalıydı, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2010, s. 34
  14. Müdafai Hukuk Gazetesi, Metin Aydoğan, 28.07.2000
  15. Atatürkçü Düşünce Derneği Dergisi, Prof. Dr. Özer Ozankaya, Temmuz 2000, sayı 75