Emin Çölaşan

Emin Çölaşan
Emin Çölaşan
Doğum tarihi	14 Mart 1942
Doğum yeri	Ankara
	Vikipedi maddesi; Vikiveri öğesi

Emin Çölaşan, Türk gazeteci ve yazar.

Sözleri

Demek ki biz uzayda, başka bir gezegende yaşıyormuşuz. Türkiye’nin ve toplumun hiçbir şeyini bilmiyormuşuz! Demek ki insanlar durumdan, gidişten memnunmuş. Seçim günü uzay gemisinden paraşütle, hiç bilmediğimiz bir ülkeye indik. Burasının Türkiye olduğunu öğrendik. Ülkenin gerçeklerini, nasıl böyle yanıldığımızı da yakında inşallah öğrenmeye başlayacağız!

Nice anlı şanlı köşe yazarları tanıdım ki, sofralarda, arkadaş ve eş dost sohbetlerinde ahkâm keserler, konuşurlar, bol kepçe eleştirirler. Konuşurken mangalda kül bırakmazlar. Bazen bunları yazsana! derim. Fakat yazamazlar. Konuşmak kolaydır, yazmak zor! Korkarlar, işlerine gelmez! Masa başında aslan kesilenler, yazı yazmaya gelince evcil kedi olurlar! Aslanlık orada biter!

(Bir TV tartışması sırasında, Çölaşan'ın 28 Şubat'la ilgili sorularından bunalan Nazlı Ilıcak'ın, "Başka konu yok mu ülkede? Başka şeylerden de konuşalım," demesi üzerine)

Elbette çekerdim, sen çekmez miydin? Kopya çekmek öğrenciliğin şanındandır, raconundandır.

(Ses TV'deki röportajında, "Öğrenciyken kopya çekermişsiniz, doğru mu?" sorusu üzerine.)

Tamam, evet. Kendisi bu gece beni mahvetti. Perişan etti. İnsan içine çıkacak halim kalmadı. Madem öyle, şu andan itibaren görevimden istifa ediyorum. Bakın şimdi yarın da sorar, "Neden hala devam ediyorsun," diye!

(TGRT Haber televizyonunda, dönemin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'le tartışması sırasında, alaylı bir havada.)

'S...tir lan' demişimdir, Kurthan (Kurthan Fişek) benim çok yakın arkadaşım. Ne var ki bunda?

(TGRT Haber televizyonunda, Melih Gökçek'le tartışması sırasında, Gökçek'in kendisinin yazdığı "Şu Benim Gazetecilik" kitabından bir pasaj okuması üzerine. Bu pasajda Çölaşan, çocukluk arkadaşı ve o dönemde Hürriyet'te beraber yazdıkları Kurthan Fişek'i işletmekte, çay ocağında bulunduğu sırada telefonla Fanta siparişi veren Fişek'e 'Has...tir lan!' demektedir.)

Ne Aydın Bey ne de bir başkası, "Bana hükümet baskı yapıyor," diyemez. Ben olsam ben de diyemezdim, açık söyleyeyim.

(Hürriyet'ten kovulduktan sonra Kanaltürk'te katıldığı "Beşinci Boyut" adlı televizyon programında Aydın Doğan'la girdiği tartışma sonrasında söyledikleri)

(Kendisine "Abi telefonda bir adam var. Örtülü ödenekten para dolandırdığını söylüyor," diyen, Hürriyet'in santral görevlisine hitaben. Arayan kişi Selçuk Parsadan'dır ve Çölaşan, bu sözleri söyledikten hemen sonra santralı tekrar arayıp bu telefonu almış ve Parsadan olayını ortaya çıkarmıştır.)

Uğur beni ne kadar işletmişse ben de onu o kadar işletmişimdir. Yalnız, Uğur’un bir yöntemi vardı; o da başkalarına açtırırdı telefonu. Dolayısıyla numarasına biz de doğal olarak düşerdik. Ama gerçekten çok işletmiştir. Uğur ayda bir kez demiş ama belki daha da fazladır beni işlettiği. Ama o kendi adamlarına arattırıp beni işlettiği için maça 2-0 önde başlardı. İstediği zaman beni hala işletebilir. Beni işletmesi işe bağlı değil.

(Yakın dostu Uğur Dündar'ın kendisini sık sık işletmesi konusunda söyledikleri)