İçeriğe atla

Sherlock (kitap)

Vikisöz, özgür söz dizini

Graham Moore tarafından yazılmıştır.


  • Arthur, bir lambanın ışığında, Holmes'u öldürdü.
  • Arthur masasının sol alt çekmecesini açtı. Kara, deri ciltli bir defter çıkardı. Açıp, önceden yazdığı son sayfayı buldu. Dolmakalemin kapağını çıkarıp oraya tarih düştü. Sonra da , bu deftere günün tüm ayrıntılarını yazmakla bir saatini geçirdiği günlerin aksine, bugünlük sadece şunu yazdı: Holmes'u öldürdüm.
  • "Öldürdün onu, öldürdün işte!" dedi kadın. Kalabalıktan birisi, "Neden yaptın?" diye soruyordu.

"Öldürdüm mü?" diye tekrarladı Arthur, hoşlanmadığı o korkunç gerçek başına dank ederken. "Yani, sırf o yüzden mi kızgınlığınız? Şey için..." "Sherlock Holmes'u öldürdüğün için!"

  • "Hayır," diye yanıtladı Arthur. "Lanet Sherlock Holmes'a göre bir vaka değil bu. Bilakis, onun yaratıcısına göre bir vaka."
  • "Tüm aşklar birbirinin aynısı mıydı, yoksa parmak izleri gibi, kornea gibi, ilik gibi kendine mi özgüydü hepsi?"
  • "Benim fikrim: Nedenlerle kafanızı meşgul etmeyin Dr. Doyle. İnsanın kötülüğe neden yeltendiğini kim bilebilir? Bir adamın kafasının içindekileri bilmek imkânsız," dediğinde kafa kemiğinin kalınlığına işaret etmek ister gibi iki kes başına hafifçe vurdu Pemblesmith. "En iyisi, nasıl ve kim sorularına vakit harcamak. Nasıllarla uğraşmak. Bir de kimlerle."
  • "Yo, yo..." diyerek devam etti Bram. "Ahlaksızlık değildi onu öldüren. Yalnızlıktı."
  • "Bir kişiyle karşılıklı olduğunda daha durgundu, ama bir deste insanın önüne geçince nedense coşardı. Seyirci yoksa rolünü oynamayı gereksiz görür gibiydi."
  • Kara kalbi bir doktorun neşteriyle yuvasından çıkarılıp gelecek nesillere ibret olması için bir kavanozda saklanacaktı. "Bu ölmüş bir katilin soğuk ve katı kalbidir," yazacaktı cam fanusun etiketinde. "İşte, kalp sahibinden önce öldüğünde böyle bir şeydir."
  • "Evli idim tamam mı? Boşanmayla ilgili söylediğim her şey doğruydu. Alçağın teki. Bunu söylemekten çekinmiyorum. Ama benim o tiplerle dolu bir geçmişim var. Neden bilmem, gelip beni buluyorlar..."