Paul Auster

Vikisöz, özgür söz dizini
Paul Auster
Amerikalı roman yazarı, şair ve senarist.
Doğum tarihi 3 Şubat 1947
Doğum yeri Newark
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi

Paul Auster (3 Şubat 1947, Newark, New Jersey) Yahudi kökenli Amerikalı roman yazarı, şair ve senarist.

Sözleri[değiştir]

  • Büyük adamların duyguları da büyük olur.  
  • Yalnızca kentte değil, kendi içinde de kayboluyordu.   
  • Ben, insanın, diğer yüzünü görünce ilkini hatırlamam.    
  • Gerçek daima hayal edebildiğimizin çok daha ilerisindedir.
  • Benim hiçbir şeyim yok. Doğru insana rastlanmadım hepsi bu.
  • Elinden tutar gibi yapıp, aslında itenlerdir insanı hayata küstüren.
  • İnsan kendisine inanan birini bulmazsa bu dünyada asla bir şey başaramaz.  
  • Makyajın amacı, güzelliği göstermektir; ama çok makyajın amacı, yüzünü gizlemektir.  
  • Hepimiz günün birinde öleceğiz Max. Yaşam tehlikelerle dolu; ama bu bizi yaşamaktan alıkoymamalı.
  • Artık insanları tanımak için zaman kaybetmiyorum; nasıl olsa onlar zamanı gelince kendilerini tanıtıyorlar.
  • İnsan olabildiğince az şeyle yetinmeye alışmak zorunda. Ne kadar az şey istersen o kadar azla yetinebilirsin.  
  • Neden mutsuzsun? dedi. Mutsuz değil, beceriksizim dedim. Sizin gibi, mutlu olduğumu sanmayı beceremiyorum. Hepsi bu.
  • Bir güzellik yap kendine! Ve sadece sahip olduklarını düşün; mutlu ol onlarla! Sahip olamadıkların üzülsün senin olmadıklarına.  
  • Bakın, şimdiden söylüyorum, seçimlere daha 11 ay var ama Obama kazanacak. Cumhuriyet Parti hiç bu kadar uzlaşmasız, yetişkinlikten uzak hatta bir çocuk gibi davranan tavırda olmamıştı. Cumhuriyetçi adaylar çok zayıf: Mitt Romney’in açık zaafları ortada, kimseye hitap etmiyor. Obama açık farkla kazanacak. Önemli şeyler yaptı. Hayatımda gördüğüm hiçbir başkanın yapmadığı kadar...
(30 Ocak 2012, Hürriyet röportajı)
  • Çok gereksiz şeyleri çok düşünüyorum. Sanırım o yüzden sürekli aklımdasın.
  • Dünyadaki gerçek yerim kendimin ötesinde bir yer oluvermişti ve bu yer benim içimde olsa bile, yeri tam tamına belirlenemezdi.
  • Gerçek daima hayal edebildiğimizin çok daha ilerisindedir.
  • Hapiste yatan yazar ve gazeteciler yüzünden Türkiye’ye gelmeyi reddediyorum! Kaç kişi oldu? 100’ü geçti mi? Biz demokratlar Bush’lardan kurtulduk. Bir savaş suçlusu olarak yargılanması gereken Cheney’den kurtulduk. Neler oluyor Türkiye’de! En çok endişelendiğim ülke. Demokrat yasaları olmayan ülkelere gitmiyorum davet alsam da. Aynı sebeple Çin’den gelen davetleri de geri çeviriyorum. Bu hükümetleri protesto ediyorum.
(30 Ocak 2012, Hürriyet röportajı)
  • Hayatım boyunca sayılarla uğraştım elbette. Bir süre sonra insana her sayının kendine özgü bir kişiliği varmış gibi geliyor. Örneğin, bir on iki bir on üç'ten farklı. On iki dimdik, vicdanlı, zeki iken, on üç istediğini elde etmek için gözünü kırpmadan yasaları çiğneyebilen, yalnız karanlık bir karakter. Öte yandan on bir ormanlarda, dağlarda gezinmeye bayılan bir sportmen; on, hep kendine söyleneni yapan ağırbaşlı ve saf biri; dokuz ise Buda misali uzun uzun düşünmeyi seven derin ve gizemli biri.
  • Kent de böyle işte. Herhangi bir sorunun yanıtını biliyorum, diye düşündüğün anda, artık sorunun bir anlamının kalmadığını fark edersin.
  • Makyajın amacı, güzelliği göstermektir; ama çok makyajın amacı, yüzünü gizlemektir.
  • Neden mutsuzsun? dedi. Mutsuz değil, beceriksizim dedim. Sizin gibi, mutlu olduğumu sanmayı beceremiyorum. Hepsi bu.
  • Sizi tatlı kılacak kadar mutluluğunuz olsun, güçlü kılacak kadar acınız ve sizi kullanmalarına fırsat vermeyecek kadar umudunuz.


Paul Auster ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.