Mehmet Metiner

Vikisöz, özgür söz dizini
Mehmet Metiner
Türk siyasetçi ve milletvekili
Doğum tarihi 5 Mart 1960
Doğum yeri Adıyaman, Türkiye
Ölüm tarihi Yaşıyor
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi

Mehmet Metiner (d. 5 Mart 1960, Adıyaman, Türkiye), Türk siyasetçi ve milletvekili.

Sözleri[değiştir]

  • 16, 17 yaşındayız. Adıyaman'ın Kâhta ilçesinde İslamcı bir mücadelenin içindeyiz. Kendimizi Hz. İbrahim'in yerine koyuyoruz. Peygamberimiz Mekke'yi fethettiğinde nasıl putları yıkmışsa... Hz. İbrahim putları nasıl yıkmışsa... Biz de put düzenine karşı İbrahimi bir isyan hareketi başlatmayı ve gidip Nemrut Dağı'ndaki heykelleri yıkmayı düşünüyorduk. İmkân olsaydı bombayla mı, dinamitle mi Biz, Taliban gibi düşünüyorduk. Dünyanın harikası olan bu heykelleri put kabul ediyorduk.[1] (Yıl: 2004)
  • Büyük Ortadoğu Projesi bölgedeki totaliter, gerici, monarşik, baskıcı rejimlerin devrilmesini amaçlayan bir projedir. Amerikan Silahı ile de olsa...[2]
  • E bizim Cumhurbaşkanımızın (FETÖ'cü arkadaşları) oldu. Sabah akşam da oturdular, getirdikleri listeyi milletvekili de yaptılar, önemli yerlere de atadılar. Cumhurbaşkanımız bütün bu imkânları açtı kendilerine. (Yıl: 2020)[3]
  • Öcalan, Türkiye'nin demokratikleşme sürecine katkı sağlayan bir yerde duruyor.[4]
  • Cemaatle hükûmetin çatışması söz konusu değil. Cemaatin üst yönetiminin hükûmetimize karşı başlatmış olduğu bir kavga var. Emniyet ve yargı içindeki elemanlarını harekete geçirerek bizi diz çöktürmeye, AKP'nin siyasetini belirlemeye çalışıyorlar. Biz bu yapıya, ‘paralel yapı' diyoruz. Devlet içinde devlet olmak istiyorlar. Bu paralel yapıyla hükûmetimizin demokrasi mücadelesi var ve bunları tasfiye etme konusunda kararlıyız.[5]
  • Biz, 1980 öncesinde kadın eli sıkmanın günah olduğuna inanırdık. Tıpkı Taliban gibi düşünürdük. İslam devlet haline gelecekti ve toplum bu devlet eliyle gerekirse zorla Müslümanlaştırılacaktı. Biz de böylece toplumu devlet üzerinden fethedecektik.[1]
  • İslam'ın işkenceye cevaz verdiğine dair tek bir ayet, tek bir peygamber sözü yok. (Yıl: 2004)[6]
  • İslam adam öldürmeyi haram kılar. On yıl öncesine kadar ben bile dinden çıkan bir insanın öldürülmesi gerektiğine inanırdım.[6]
  • İslam'ı, Peygamber dönemine indirgerseniz, o mekânın geleneklerini, örflerini aynen bugüne taşımak gerektiğine inanırsınız ki bu da, dinin özünü yanlış okuyorsunuz, dini statikleştiriyorsunuz ve dini tek bir yorumdan ibaret sanıyorsunuz demektir.[1] (Yıl: 2004)
  • 12 Eylül 1980'de askeri darbe sol kesimin üzerinden buldozer gibi geçtiğinde, insanlar hapishanelerde işkencelerde öldürüldüğünde İslamcılar hiçbir tepki göstermedi. Hatta işkence iddialarını soruşturmak için Avrupa'dan gelen heyetlere, zamanın İslamcı önderleri, 'Avrupalılara da ne oluyor? Bizim içişlerimize ne hakla karışıyorlar' diye millî bir damarla siyaset yaptı. Ne zaman ki İslamcıların kendileri mağdur olmaya başladı, o zaman demokrasinin gerekli olduğuna inandılar.[1] (Yıl: 2004)
  • Dinle demokrasi arasında düşmanlık ilişkisi kuran İslamcılarımız, demokrasiyi, tıpkı İslam gibi bir din sanıyordu. Dolayısıyla insanların demokrasi üzerinden yeni bir din tercihine zorlanacağını düşünüyorlardı. Halbuki demokrasi ideolojisizdir. Demokratik devlet, vatandaşlarına din, inanç, mezhep empoze etmez.[1] (Yıl: 2004)
  • Kürt sorunu bir eşitsizlik sorunudur. Kimlik inkârıyla ortaya çıkan bir sorundur. CHP zihniyetinin yaratmak istediği bir sorundur. AKP iktidarı döneminde bu sorun ne ölçüde var? 1 Kürt halkının varlığı inkâr edilmiyor. 2 dili inkâr edilmiyor. Üniversitede Kürt dilini öğretecek öğretmenler yetiştiriliyor bugün. Kürt halkının haklı taleplerine baktığımızda anadil sorunu dışında hangi sorunu bırakmışız? Biz Kürt sorununu çözdüğümüz için PKK'nın hiddetine ve şiddetine maruz kalıyoruz.[7]

Kaynakça[değiştir]