Jean-Paul Sartre
Görünüm
(Jean Paul Sartre sayfasından yönlendirildi)
Jean-Paul Sartre | |
---|---|
Doğum tarihi | 21 Haziran 1905 |
Doğum yeri | Paris |
Ölüm tarihi | 15 Nisan 1980 |
Ölüm yeri | 14. arrondissement |
Vikipedi maddesi Vikiveri öğesi |
Bu maddedeki bazı sözlerin doğrulanabilmesi için ek kaynaklara ihtiyacı vardır. Ayrıntılı bilgiyi maddenin tartışma sayfasında bulabilirsiniz. |
Jean-Paul Sartre (tam adı: Jean-Paul Charles Aymard Sartre) (21 Haziran 1905, Paris - 15 Nisan 1980, Paris), ünlü Fransız yazar ve düşünür.
Eserleri
[değiştir]Bulantı (1938)
[değiştir]- Her an, ardından geleni getirmek için ortaya çıkar.
- s. 169
- Duyduğum acıyı göstermemek yetmiyordu, acı duymamak gerekiyordu.
- s. 169
- Birini sevmeye koyulmak başlı başına bir iş, bir girişimdir. Güç ister, yürek ister, körlük ister...
- s. 299
- "Yapayalnızım, ama bir kente yürüyen ordu gibiyim."
- Yalnızken insanın içinden gülmek gelmiyor pek.
Özgürlüğün Yolları
[değiştir]- Gidersem başkalarına isyan etmiş olurum, gitmezsem isyanım kendime olur.
Gizli Oturum (Çıkış Yok) (1944)
[değiştir]- Orijinal adı: Huis-clos
- Bu halde, bu durum cehennem ile aynı şey. Hiç inanmazdım ona. Hatırla: ateş ve kükürt, işkence. Ah! Saçma bu.. Cehennem başkalarıdır.
Varoluşçuluk bir İnsancıllıktır (1946)
[değiştir]- 1946 tarihli konferans metni
- On Sekizinci yüzyılın felsefi ateizminde, Tanrı kavramı bastırılmıştır, ama özün varlıktan önce geldiği düşüncesi değil. Bu düşüncenin izlerini az ya da çok Diderot’da, Voltaire’de ve hatta Kant’ta da bulabiliriz.[1]
- Var olmak susamadan içmek gibi bir şeydir.
- En büyük günah pişmanlıktır.
- İnsan, kendisini oluşturduğundan başka bir şey değildir.
- Başkalarının özgürlüğünü amaç edinemediğim sürece özgürlüğü amaçlayamam.
Mezarsız Ölüler
[değiştir]- "Acı çektiğini göstermemek için kim bilir ne kadar acı çekiyor olmalısın..."
Kaynaklı
[değiştir]- İnsanların ne olduklarıyla değil, ne olabilecekleriyle ilgilenirim.[2]
- İnsan ilk önce varolur, ortaya çıkar, sahnede görünür ve ancak ondan sonra kendisini tanımlar.[3]
Kaynaksız
[değiştir]- Kötülük, ancak tam hızla giderken dengede kalabiliyordu, bisiklette olduğu gibi...
- Bir şey sona ermek için başlamıştır. Serüven uzamaya gelmez, ona anlam veren ölümüdür yalnız.
- Gerçek deniz soğuk ve karadır, içinde hayvanlar kaynaşır, insanları aldatmak için yapılmış ince yeşil zarın altında sürüklenerek ilerler. Çevremdeki şu hava perileri, kendilerini bu aldanışa bırakmış, yalnız ince zarı görüyorlar; ben altını görüyorum.
- Aşk; iki insanın bilinçlerini birleştirme çabasıdır. Boşuna bir çaba, çünkü insan kendi bilincine mahkumdur.
- Varlığında, varlığın var olmasının söz konusu olduğu bir varlık olarak var olan bir varlığım.
- Resmi payeleri hep reddettim. Legion d’Honneur’ü de kabul etmemiştim. Fransız akademisine de girmedim. Yazar kendisinin bir kuruma dönüştürülmesini reddetmelidir. Bu onur verici bir paye dahi olsa bunlar kişisel nedenlerim. Ayrıca şu da var: Ben iki kültürün barış içinde bir arada yaşayabilmesi için uğraşıyorum. Elbette çelişki ve çatışma var ve olmalı. Burjuva bir ailede yetiştiğim halde sosyalist oldum. Sempatim ondan yanadır. Bir de bu yüzden, bu ödülü verenlerin konumundan dolayı, kabul edemem.
- Nobel Ödülünü reddettikten sonra söyledikleri
- Liberal iğrenç bir sözcüktür.
- İnsanın özgürlüğü, kendisine yapılanlara karşı takındığı tavırda gizlidir.
- İnsanoğlu özgürlüğe yazgılıdır; çünkü, bir kere dünyaya atıldıktan sonra yaptığı her şeyden sorumludur.
- Savaşı zenginler çıkarır, yoksullar ölür.
- Birini sevmeye, koyulmak başlı başına bir iş, bir girişimdir. Güç ister, yürek ister, körlük ister. Hatta başlangıçta öyle bir an vardır ki uçurumun üstünden sıçramak ister; düşünmeye kalkarsan aşamazsın onu.
- Her seçiş bir vazgeçiştir.
- Ya tanrı vardır ya da insan.
- İnsan sahip olduklarının toplamı değil, fakat henüz gerçekleştiremediklerinin toplamıdır.
- Hayatta yapılacak o kadar çok hata var ki, aynı hatayı yapmakta ısrar etmenin bir anlamı yoktur.
- Yüzümün yansısı bu. Yapacak işim olmadığı günlerde onu seyreder dururum. Gördüğüm bu yüzden, hiçbir şey anlamıyorum. Başkalarının yüzleri bir anlam taşıyor. Benimki öyle değil. Güzel mi yoksa çirkin mi, bunu bile söyleyemem. Çirkin galiba. Çünkü böyle olduğunu söylediler. Bana dokunan bu değil. Yüzüme böyle nitelikler verilebilmesine şaşırıyorum aslında. Bir toprak parçasına ya da bir kayaya güzel ya da çirkin demek gibi bir şey bu.
- Bütün antikomünistler birer ittir.
- Sevmek, sevilme projesidir.