Hokkabaz

Vikisöz, özgür söz dizini

Hokkabaz, Cem Yılmaz'ın senaryosunu yazdığı ve Ali Taner Baltacı ile ortak yönettiği sinema filmidir. Filmde, bir hokkabaz (İskender) ve yardımcısının (Maradona) turne sırasında yaşadıkları maceralar anlatılmaktadır.

Diyaloglar[değiştir]

İskender: "Memo, aşkın sadece bir şey olduğunu mu sanıyorsun? Aşk, insanın kendisi olabilmesi için gereklidir."

Memo: "Nasıl yani İskender?"

İskender: "Aşk, insanı özgürleştirir Memo. Kendine ait olanı keşfetmesine yardımcı olur."

---

İskender: "Hayat bir oyunsa, biz de hokkabazlarız. Kimimiz acemidir, kimimiz ustadır."

Memo: "Ama sen hep usta oldun İskender. Ben hala acemiyim."

İskender: "Kimse acemi olarak doğmaz Memo. Herkes öğrenir ve zamanla usta olur. Önemli olan pes etmemektir."

---

İskender: "Seni sevmenin aşkla hiçbir ilgisi yok. Seni sevmenin tek nedeni sen olman."

---

İskender: "Hayatın amacı, sahip olduklarınız değil, yitirdiklerinizdir."

---

İskender: "Yalnızlık insanın elinden tutar, yol gösterir. Sonra bırakıp gider. Geriye sadece hatıralar kalır."

---

İSKENDER, sihirbazlık gösterisi yapan orta yaşlı bir adamdır. MUSTAFA, genç bir çocuk, onun yanında durur.

MUSTAFA: (heyecanla) İskender Amca, nasıl bu kadar büyülü şeyler yapabiliyorsunuz?

İSKENDER: (gülerek) Mustafa, sihirbazlık sadece bir oyun. İnsanların gözlerini kandırmak, onlara hayal gücüyle dolu anlar yaşatmak benim işim.

MUSTAFA: Ama gerçek gibi görünüyor! Sanki gerçekten sihir yapıyorsunuz.

İSKENDER: (ciddileşerek) Mustafa, sihir dediğimiz şey aslında illüzyon. Gözlerini inanılmaz bir şekilde aldatarak insanların hayranlıkla izlemesini sağlıyoruz.

MUSTAFA: Ama ben her şeyi inanarak izliyorum. Sanki sihir gerçekmiş gibi hissettiriyor.

İSKENDER: (nazikçe) Mustafa, hayat bir illüzyondur. Bazı şeyler gerçek gibi görünse de içinde büyük bir oyun döner. Önemli olan gerçeği görebilmek ve hayatta kendi illüzyonlarımızı yaratmamız.

---

Maradona: Yok abi yok. Adamlarda vizyon yok, gençlere bir destek yok.

İskender: Oğlum adamların şevki kırılmış. Bizimki kırılmayacak işte.

Maradona: Tamam da abi şimdi şapkadan tavşan çıkarma, bilmem ne. Bunlar basit numaralar. Adam geliyor kız kulesini kaybediyor ya.

İskender: Oğlum o optik bi oyun. Onu ben sana yapayım, ne var ki onda?

Maradona: Nasıl yapacaksın?

İskender: Çıkar gözlüğünü, bak şimdi.

Maradona: Bu mu yani?

İskender: Prensipte bu. Genel prensibi bu. Sen onu sahnede süsleyeceksin.

Maradona: İskoç, ya diyorum ki şu lazer olayına bi girsekte gözlüklerden kurtulsak be abi.

İskender: Ne var abi gözlükte?

Maradona: E görmüyoruz!

İskender: Herkes full bizi görüyor, bir tek biz mi görmüyoruz abi?

---

İskender: Sibel sakin.

Sibel: Sus!

Maradona: Abi ölmesin.

İskender: Konuşuyor nasıl ölsün?

---

İskender: Baba nereden çıktı şimdi gömme mezar taşı falan?

Sait: Ben öldüm tamam kes.

İskender: Abi şu radyoyu aç Allah aşkına bir hava değişsin. Aşk olsun baba ya!

Radyo: Hızlı hızlı giden yolcu, bu mezarda bir garip var. Bak taşına acı acı bu mezarda bir garip var.

İskender: Şaka mı abi bu.? Şaka mı yapıyorsun? (radyoyu kapatır)

Maradona: Ne şakası abi, açtım bu çıktı işte! (radyoyu açar)

Radyo: Bu mezarda bir garip var, bu mezarda bir garip var.

İskender: Abi bak oyun oynama, sen git kendi babanla dalga geç. Oyun oynama benle. Gönderme yapma!