Emine Ülker Tarhan
Görünüm
Emine Ülker Tarhan | |
---|---|
Doğum tarihi | 29 Kasım 1963 |
Doğum yeri | Tarsus |
Vikipedi maddesi Vikiveri öğesi |
Emine Ülker Tarhan (d. 29 Kasım 1963, Tarsus, Mersin), Türk hukukçu ve siyasetçi.
- Bir Tuncelili AKP’ye genel başkan olabilir mi? Siz AKP’liler bunu içinize sindirebilir misiniz? Tuncelili kaç kişi var aranızda?[1]
- Demokrasi, sadece sandıktan ibaret değildir. Demokrasi, seçimle gelen seçimle giden geçici iktidarlar demektir. Ancak dünya örnekleri, dünyada bazı olumsuz örnekler vardır ki, bu geçici iktidarlar mutlak iktidara birdenbire dönüşebilir. Bunun yolları da nasıl açılır biliyor musunuz? Önce, özgür basın susturulur. Sonra, bağımsız yargı yargıç ve savcı ordularıyla ve iktidara biat eden militanlarla doldurulur. Ardından, sandıkla gelen o demokrasi nasıl bir mutlak iktidara dönüşür onun kitabı yazılır. Bunun kitabı daha önce dünyada yazılmış; Hitler yazmış. Bacağından asılıncaya kadar Mussolini yazmış biliyorsunuz bu kitabı, bu antidemokrasi kitabını yazmış.
- Objektif olma, adalet duygusu önemli benim için. Kadrolaşma eskiden de vardı. Ama son sekiz yıldır yaşadığımız kadrolaşmayı hiç yaşamadık. Özellikle referandum sürecinde kamplaşmanın derinleştirilmesi, bundan adeta rant sağlanmaya çalışılması son derece rahatsız ediciydi. Ardından yeni HSYK'da kadın temsilinin bir yıl önce yüzde 36 iken, bir yıl sonra yüzde 1,63'e düşmesi, adli yargıda yüzde 2'de kalması, totalde yüzde 3'ün altında kalması inanılmaz bir şey. Bu tam bir darbeydi.[2]
- (2011 yılındaki bir röportajından)
- Yürütme organı, yargıyı hizaya getirmeye çalışıyor. Buna göre bir eylem planı hazırlandı. Buna uygun eylem planı da anayasa değişikliğidir.[3]
- Beni susturabilecek tek şey bilgidir. O da sizde yok hanımefendi.
- (TBMM'de görüşülen yasa teklifinde Emine Ülker Tarhan kendisine laf atan AKP'li vekile)
- Dizi izlemedim hiç. Ama Hababam Sınıfı, Adile Naşit’ler; onların ayrı bir tadı var. (...) Dizi izlemememin nedeni beklemekten rahatsız olmakla ilgili. Bende biraz hiperaktivite var. Yürümeyi değil, koşmayı seven insanlar vardır ya, öyle. Reklamlar, sonraki bölüm; öyle şeylere sabredemem.[4]