Ölüm Yarışı

Vikisöz, özgür söz dizini

Ölüm Yarışı, (Özgün adıyla Death Race), 2008 yapımı aksiyon filmi. 1975 yapımı Death Race 2000'in yeniden çevrimi olan filmin başrolünde İngiliz aktör Jason Statham yer alırken, yönetmenliğini Paul W. S. Anderson yaptı.

Sözleri[değiştir]

2012 - Birleşik Devletler ekonomisi çökmüştür. İşsizlik rekor bir seviyededir. Suç oranı kontrolsüz bir şekilde artmaktadır ve hapishane sistemi kırılma noktasına gelmiştir. Artık hapishaneleri kâr amacı güden özel şirketler işletmektedir. Terminal Adası Hapishanesi internetten canlı olarak bir seri kafes dövüşü yayınlanmaktadır. Mahkumlar ölümüne dövüşürken izlenme oranları büyük bir hızla artar. Onlar yeni gladyatörlerdir ve Terminal Adası onların Kolezyumudur. Ama eski Roma'nın izleyicileri gibi modern izleyiciler de çok çabuk sıkılmaktadır. Daha fazlasını isterler. ÖLÜM YARIŞI doğar...

Diyaloglar[değiştir]

Hennessey: Kayıtlarını incelerken meslek geçmişinde dikkatimi çeken bir şey oldu. Anlaşılan, direksiyonda yetenekliymişsin. Meraktan soruyorum: En son ne zaman yarıştın?
Jensen Ames: Uzun zaman oldu. Ehliyetimi kaybettim.
Hennessey: Yardım etmeme ne dersin?
Jensen Ames: Ehliyetimi geri almama mı?
Hennessey: Aklımdan geçen başka şeyler var. Ölüm Yarışını ve hayranlarının Frankenstein dedikleri sürücüyü... Geçirdiği kazalarda o kadar hasar görmüş ki artık maske giymek zorunda. Piste dönüşü heyecanla bekleniyor. İşte benim sorunum da bu. Henüz kimse bilmiyor ama zavallı Frank son yarışından kısa süre sonra ameliyat masasında öldü. Maskeyi herkes takabilir. Ama arabayı herkes onun gibi kullanamaz. Efsaneyi yaşatmamı sağlayacak yeteneğe sahipsin. Frankenstein olmanı istiyorum.
Jensen Ames: Hayır teşekkürler. Madem öldü, neden gerçeği söylemiyorsun?
Hennessey: Seyirci yeniden Frank'i görmek istiyor. Onları etkiliyor, ilham veriyor ve bu, dünyada sık rastlanan bir şey değildir.
Jensen Ames: Senin için bunu yaparak hayatımı riske atacağımı düşünme sebebin ne?
Hennessey: 5 yarış kazanırsan serbest kalırsın. Kurallar böyle. Frank 4 yarış kazandı. Bir yarış daha kazanırsan, çıkarsın. Buna içgüdü diyebilirsin ama senin yerinin bu hayvanların arasında olduğunu sanmıyorum.
Jensen Ames: Seni şaşırtabilirim.

Jensen Ames: Sen neden içeridesin?
Case: Polis öldürdüğümü söylediler.
Jensen Ames: Öldürdün mü?
Case: Evet.
Jensen Ames: Kötü bir polis miydi?
Case: İyi bir polisti. Ama kötü bir kocaydı.

Hennessey: Sizin için ne yapabilirim Bay Ames?
Jensen Ames: Benim gibi bir sürücünün, tam ihtiyacın olduğu sırada, hapishanene düşmüş olması büyük bir şans. (!)

Hennessey: Siz zeki bir adamsınız Bay Ames. Oyunumu oynarsan ikimiz de eve mutlu döneriz.
Jensen Ames: Karımı öldüren adam bu hapishanede. Acaba 'neden?' diye sorduğumda bana ne cevap verecek?
Hennessey: Neden aynaya bakarak sormuyorsun? Zavallı Piper, bunu bilerek büyümesi çok zor olacak: Annesini babasının öldürdüğünü bilerek...
Jensen Ames: Bir canavar istedin. Ve istediğin oldu!

Koç: Senin aramızda olmanı neye borçluyuz?
Jensen Ames: Karımı öldürdüm.
Koç: Saçmalık. Sen sert bir adamsın ama eş katili değilsin.
Jensen Ames: Nereden biliyorsun?
Koç: Yeterince katil tanıdım. Ama sen... bebeğine bakışın... annesini öldürmüş olsan bunu yapamazdın. Yani bence... bence saçmalık.
Jensen Ames: Koç. Buraya gelip Frankenstein olabilmem için Hennessey karımı öldürtüp suçunu üstüme attı, desem ne dersin? Bu saçmalık için fikrin ne olurdu? Adı Suzie'ydi. Sonumun bu olacağını biliyordum, hissetmiştim. Ama o buna inanmadı. O başka bir şey için tek şansımdı. Ve o fahişe onu benden aldı.

Jensen Ames: Sen karımı öldürdün!
Slovo Pachenko: Belki de öldürmüşümdür. Kraliçe fahişenin seni pistte istemesi umrumda değil.

Slovo Pachenko: Beni Hennessey zorladı. Ve Ulrich... evet Ulrich... Bırak gideyim. Her şeyi yaparım.
Jensen Ames: Burda öleceksin.

Jensen Ames: Eski Frank'i sen mi öldürdün?
Case: Arka silahları sabote ettim.
Jensen Ames: Neden?
Case: Hennessey tahliye belgelerimi imzalayacağını söyledi. Hayatımı geri alacaktım.
Jensen Ames: Ben de öldürürdüm.
Case: Onu öldürmedim! Pes etmedi. Ben kazanmamasını sağlayacaktım.
Jensen Ames: Hennessey bunu neden istiyordu?
Case: Frank'i, burda, yarışta tutmak için.
Jensen Ames: Ya dün?
Case: Seni geride bırakmamı istedi.
Jensen Ames: Yani, benim de mi kazanmamam gerekiyor? Öyleyse bunu biraz daha heyecanlı yapalım. Bilmek istediğim buydu.

Joe Viterbo: Seni bilmem ama ben Miami'ye gidiyorum.
Jensen Ames: Evet, Miami iyidir. Seninle orada buluşuruz ama önce bebeğimi almam gerek.
Joe Viterbo: O fahişe Hennessey'nin icabına bakamamış olman yazık oldu.
Jensen Ames: Evet, yazık oldu.
Ölüm Yarışı ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.