Saatleri Ayarlama Enstitüsü

Vikisöz, özgür söz dizini

Saatleri Ayarlama Enstitüsü, 1961 yılında yayımlanan Ahmet Hamdi Tanpınar romanı.

Alıntılar[değiştir]

  • Bütün hayatım boyunca dikkat ettim, insanın daima korktuğu şeyler başına geliyor.
  • Bazı insanların ömrü vakit kazanmakla geçer... Ben zamana, kendi zamanıma çelme atmakla yaşıyordum.
  • Niçin hep fakir ve biçare adamlar dayak yer? Mesela bizim Cemal Bey'i hiç kimse dövmez.
  • Sabır, insanoğlunun tek kalesidir.
  • Ben aşktan daima kaçtım. Hiç sevmedim. Belki bir eksiğim oldu. Fakat rahatım. Aşkın kötü tarafı insanlara verdiği zevki eninde sonunda ödetmesidir. Şu veya bu şekilde... Fakat daima ödersiniz... Hiçbir şey olmasa, bir insanın hayatına lüzumundan fazla girersiniz ki bundan daha korkunç bir şey olamaz...
  • Hayatımızın bir devrinden sonra başımıza gelen şeylere o kadar hazırlanmış oluyoruz ki, kederimizi kendi içimizde taşır gibi yaşıyoruz; Ekrem kütüphane dolusu kitaplar okuyarak Nevzat Hanım'a aşık olmaya hazırlanmıştı...
  • Herkes şaşırmıştı. Fakat ne çıkar? Ben rahattım. Sakindim, hafiftim. Mademki herkesin ayrı bir hakikati vardı. Ve herkes zemin ve zamana göre onu yavaş yavaş yeniden yaratıyordu; ne diye ben kendimi yoracaktım?
  • İtiraf edeyim ki bunları hiç düşünmemiştim. Ben tek çare olarak yalnız evcek bizi alıp götürecek bir salgın, bir felaketle bu işler hallolur sanıyor, onu bekliyordum.
  • Hayır bu iş bir yalan-gerçek meselesi değil, bir olmak ve olmamak meselesiydi.
  • Evet hastalığınız anlaşıldı, dedi. Sizde tipik bir baba kompleksi var. Babanızı beğenmemişsiniz. Bu o kadar mühim değil. Reşit olmak için belki de en kısa yoldur
  • İnsanların saadet anlayışları da gariptir. Kitaplara bakarsanız, kendilerini dinlerseniz, insan oğlunun asıl vasfı akıldır. Onun sayesinde diğer hayvanlardan ayrılır. Beylik sözüyle, hayata hükmeder. Fakat kendi hayatlarına teker teker bakarsanız bu yapıcı unsurun zerre kadar müdahalesini göremezsiniz.
  • O bana hiçbir şeye sahip olmadan, hiçbir şeye aldırmadan yaşamayı öğretti.
  • Yıldızlar birbiriyle konuşabilir, insan insanla konuşamaz.
  • Hayat kelimesi ile çalışma kelimesi arasında kafamda hiçbir münasebet kalmamıştı. Hayat benim için iki eli cebinde uydurulan bir masaldı.
  • Ama doktor, ben hasta değilim... Allah rızası için... Size anlattım. Tekrar gözlerini gözlerime dikti en katî sesiyle:
Hastasınız... diye kesip attı. Psikanaliz çıktığından beri hemen herkes az çok hastadır.