İçeriğe atla

El Değmedik Sevdalara Uyanmak

Vikisöz, özgür söz dizini
El Değmedik Sevdalara Uyanmak
Yazarı Oyhan Hasan Bıldırki
Yayın tarihi Birinci Baskı 2007 - Ankara
Yayınevi Kitap Atelyesi Yayınları Şiir Dizisi: 47
Lisanı Türkçe
Türü Şiirler
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi

'El Değmedik Sevdalara Uyanmak', Türk yazar ve şair Oyhan Hasan Bıldırki'nin dördüncü şiir kitabı. Kitapta Oyhan Hasan Bıldırki'nin sevda şiirlerine yer verilmiş. Bu şiirlerde şairin şiir anlayışının umut üzerinde yoğunlaştığı görülüyor.


Şiir cümle güzellikler aynası
Ürkek bir ceylanın katıksız sevdası
Yeşeren dallardaki umut
Kâh açılır, kâh kapanır
Akşam alacasının sancısını yaşar
Sabahın ilk ışıklarıyla şahlanır
Av izinde bir şahin olur uçar
Sayısız Kafdağları’nı aşar
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Av İzinde Bir Şahin - s. 11)

Gün olur kar kuşları ateş topuna dönerse
Irak bataklıklarda henüz ayaklanmış bebeler yiterse
Vurgun yemiş anaların bağrında evlât acısı
Filize durmuş sayısız umut çiçekleri
Ah, şu kahrolası barış türküleri
Ah, şu kahrolası barış türküleri
Yeni dünyanın korkusuz çobanı
Meydanlara inmiş çağdaş kelle avcısı
Yeniden, yeniden ayaklanıyor gönlümün sızısı
Hava zindan, gökyüzü kan kırmızısı
İşte ölüm bu!
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Yıldızlar Yine Gökyüzünde Kalacak - s. 16)

Zor bir hayatı yaşadık biz, oldukça zor bir hayatı yaşadık
Hasret sularında bandırıla bandırıla
Nice eski yeni aynaların karşısında sergilendik
Gözlerimizde yaralı bir ceylanın hüznü
Ürkek sevdalara bel bağladık...
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Delişmen Yüreğimin Sızısı - s. 21)

Yüreğime,
Seni hapsettim bu gece.
Varsın turnalar uçmasın.
Gece dediğin kara değil mi?
İstediği kadar kararsın…
Sen benim gerçek aydınlığımsın,
Bu inadın niye?
Hadi sen de durma; bağır çağır
Boşuna Şehzade'ni bekleme.
"Taş düştüğü yerde ağır."
Gerisi bildiğin hikâye.
Seni hapsettim bu gece
Yüreğime.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Seni Hapsettim Bu Gece - s. 28)

Hava sıcak mı sıcak, yaprak kıpırdamıyor
Damar değil sanki bileklerimizdeki.
Umuda yüklü kalplerimiz küt küt atıyor,
Nefesimiz duracak,
Zaman donacak…
İlk öpüşün arifesindeyiz şimdi:
Yaklaş, haydi yaklaş
Bak gözlerime,
Öp beni.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Öp Beni - s. 27)

Senede bir gün değil, her gün açılır kapılar
Gün olur bizi de karşılar aydınlık ufuklar.
Yüreğimdeki resim "sen"leşir
Şehzade'n Kafdağı'nın ardında kalır.
"Nefesimi duyuyor musun? Söylediğimi dinle;
Ben rüyâmı geri istiyorum."
Kapa gözlerini, rüyâda say kendini
Titrediysen uzatayım ceketimi.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Hayır Diyemem Sana - s. 43)

Sesin kulaklarımda yüreğin kadar sıcak;
Sesin kulaklarımda tarifi en zor şiir.
Mutluluğun en muhteşemi dolanır önümde, arkamda
Başımda sevdamın kavak yelleri,
Rüzgâr rüzgâr esiyorum…
Deniz ne kelime? Mutluluk okyanusundayım şimdi,
Yüreğimdeki resim bile gülümsüyor.
"Ölümsüz aşk bu değilse, nedir?"
"Ya nedir?" diye soruyorum.
Sesin kulaklarımda yüreğin kadar sıcak;
Sesin kulaklarımda tarifi en zor şiir.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Sesin Kulaklarımda - s. 50)

Şimdi bir mızrabın vurduğu herhangi bir telde,
Kor ateş sevda yanığı ses olmak istiyorum;
Çekincesiz,
Sana ulaşmak için!
Hasreti olduğum gözlerine,
Doya doya bakmak için!
Yüzümde yüzün, saçlarında ellerim
Yaşamak için!
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Bu Yürek Benim Değil Senin - s. 55)

Ömür bu ya insan yanımız
Delişmen çağında yıkılır.
Arkalanırsa ayaklanır;
Yeter ki sen, bana gülümse.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Yeter ki Sen, Bana Gülümse - s. 61)

Güneş parladıkça, gümüş ay da doğar
Şarkılarda hep öne geçer yıldızlar.
Bize de geçit olur bir gün mor dağlar;
Günaydın sevdiğim, günaydın sevdiğim.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Gökyüzünü Kim boyadı Maviye? - s. 64)

Oh, olsun! İşte şimdi yağmur oldum yağıyorum,
Fırsat ipinin ucu elimde;
Defalarca yanaklarından öpüyorum.
Çimdikle beni haydi,
“Rüyâda değilsin!” diye.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Şimdi Yanımda Sen Varsın - s. 68)

Sabır, gerçek yarışçının hüneri…
Sabır, şimdilik tutunabileceğim dal.
Ne olur ağlama nur tanem, o güne kadar;
“Hoşça kal!”
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Hoşça Kal - s. 74)

Sanki vurgun yemiş gibiyim,
Dalda çiçek, yaprakta kelebek, gökyüzünün mavisi
Lazım değil şimdi bana…
Nurdan rengini sevdamızdan almış,
Gönlüme düşen ilk ışıksın sen;
Anlasana!
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Sensiz Olmuyor - s. 78)

Dönüp baktım bu şiirde sen var mısın diye?
Yoksa ben yine kendi dünyamda hayâl mi görüyorum?
“Merhaba!” diyorsun birdenbire;
Sevincimden ağlıyorum,
Papatya yağmuruna tutulmuş yüreğim ıslanıyor…
İzmir’in mor dağları şahidim;
Çekip aldın Kafdağı’ndan peşine taktın beni
Al git güneye kuzeye, istediğin yöne götür beni…
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Gül Kokusuyla Yıkanmış Sabahlar - s. 87)

Seninle ruhum aydınlanıyor
Unutulmaz zamanları yaşıyorum
Sen yok musun, ortalıkta görünmüyor musun
Güzelim gökyüzünü bulutlar kaplıyor
Üşüyorum.
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Şiir Denilen Rüyâ Uzakta - s. 97)

Gökyüzü yine mavi değil bugün,
Belki de Aslı’ya ağıt yakıyor.
Kerem’i unutmuyor, Ferhat’a geçiyor
Şirin için ağlıyor.
Halbuki gülüm, nar tanem
Aslı bir masaldı,
Şirin bir masaldı,
Kerem’le Ferhat’ı bilen yok;
Uzakta kaldı!
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Gülüm, Nar Tanem - s. 105)

Sen olmasaydın
Sevda denilen iksiri bilmezdim.
İkindi zamanı birdenbire uzayıp geçen,
Kısa ömürlü gölgeler gibi
Yaşar giderdim…
“Şair” olmak ne kelime,
“Şiir” nedir bilmezdim?
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Sen Olmasaydın - s. 111)

Sendeki yağmurlar bende şimdi,
Her damlasında ellerin, gözlerin var;
Yüzümde geziniyor.
Yedi renk tek umut;
Yüreğimi ısıtıyor!
Sendeki yağmurlar bende şimdi,
Gözlerin gözlerimde gülüyor!
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Gözlerin Gözlerimde - s. 126)

Bir çiçeğin elifindeyim,
Bu çiçekte ne var bilmem ki?
Büyüleyici şafakların başlangıcı mı?
Yepyeni mevsimlere uyanış mı?
Kanatlanmış bir çift yürek mi?
Tutunacak bir dal arar gibi,
Bu çiçekte ne var bilmem ki?
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Bir Çiçeğin Dalındayım - s. 148)

Aklım Köroğlu kesilse de
Yüreğimde yâr hasreti var
Yakamı bırakmıyor
Önümde ardımda senden kalan hatıralar
Kurşun gibi ağır zamanlardayım
Vefasızlık çekilmiyor
Hava bulutlandı, kapandı senden sonra
Varsın kapansın
Gözlerine hasret gözlerim her şafakta
Yağmur gibi ağlasın
Sebil ettim yüreğimi
Dileyen istediği gibi yağmalasın
Aklım Köroğlu kesilse de
Yüreğim Kerem gibi yanar
(El Değmedik Sevdalara Uyanmak, Yüreğimde Yâr Hasreti Var - s. 163)