Oruç Aruoba

Vikisöz, özgür söz dizini
Oruç Aruoba
Doğum tarihi 14 Temmuz 1948
Doğum yeri Karamürsel
Ölüm tarihi 31 Mayıs 2020
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi
  • Bütün dert; ötekilerle bir arada yaşamak zorunda olup, bir arada yaşamaya dayanamamızdır.
  • Bil ki, ancak kendin, kendi kendine, hiçbir başkasının yönlendirmesi, öğüt ve salık vermesi olmaksızın, kendin olabildiğin zaman, kendin olabileceksin.
  • Biz, artık ayrı olabiliyor idiysek, sen ile ben arasındaki şu 'ile', artık yok demektir.
  • Düş, daha başından, bir anıdır.
  • En iç, en içten, en içteki sesine bile aykırı düşebilir mi kişi? Düşer...
  • Kendi olarak, sana gelen
    Sana gereksinimi olmadan, seni isteyen
    Sensiz de olabilecekken, senin ile olmayı seçen
    Kendi olmasını, seninle olmaya bağlayan
    O, işte...
  • Önem verdiğimiz, kendimizden ötekilere ve ortamımıza uzanan ilişki uçları değil, her seferinde farklı bir bakış açısından -ötekilerden bize doğru, ya da ortamımızın çeperlerinden bizim yerimize doğru- uzanan ilişki uçlarının oluşturduğu konumumuzdur.
  • Sizin dünyanızı sevmiyorum, benimkine bir daha bulaşmayın.
  • "Unutma" diye bir şey var mıdır gerçekte, kişi nasıl 'unutur' ki yaşadığı bir şeyi? Kişinin belli bir andaki bilinç içeriği açısından o sırada anımsamadığı örtülmüş, silinmiş, bastırılmış bir yaşanmışlık, bilinçaltında yani yaşadıklarının toplam bağlamı karşılıklı etkileşimleriyle oluşturdukları bütün içinde, tam da o yaşanmışlık yerinde, sürdürür yaşamını [yalnızca bir sözcük oyunu değildi o söz:"yaşadığın her an, her yaşadığın an, yaşar."...] yaptıklarına karışır, onları yönlendirir, etkiler. İşte, bu toplam bağlam, o: yaşamımın bütün anılarını barındıran, yaşamlarını sürdüren bütün:o ben'im, işte...[1]
  • peki ya düşler ne oluyor [bu 'sürekli yaşama kuramı' gerçekten yaşanmışlar için geçerli olsun, diyelim]; ya kişinin yalnızca düşledikleri, hayalinde yaşadıkları ülkü olarak kurdukları; daha doğrusu yaşattıkları en doğrusu yaşatamadıkları onlar da mı hep yaşar? Evet asıl onlar yaşar hep: yaşamamış olmalarıdır onları yaşatan, sürekli kılan; yaşanıp geçmemiş olmaları yaşama geçememiş olmaları, yaşatır onları.[1]
  • Kuytuda olmak da gerekmiyor, hiç kimsenin ulaşamadığı bir yerde olmak için : her yer kuytu zaten. Öylesine, ölüme doğru sürüklenip giderken, kendi boşluğunu, kuytu içindeliğini, işte, kovuğunu da, birlikte götürür, kişi.[2]
  • İşte pes etmemeliyim, bu yüzden : çünkü pes etmek, gerçekten de gerçek-dışı kılar onu, onları...[3]

Kaynakça[değiştir]

  1. 1,0 1,1 Aruoba, Oruç. Benlik. Metin Yayınları. s. 81. 
  2. Aruoba, Oruç. Benlik. Metin Yayınları. s. 96. 
  3. Aruoba, Oruç. Benlik. Metin Yayınları. s. 98. 
Oruç Aruoba ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.