Türkçe atasözleri: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmemiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
1. satır: | 1. satır: | ||
{{ABC}} |
{{ABC}} |
||
== |
== A == |
||
'''Kalın yazı''''''Kalın yazı''''''Kalın yazı''''''Kalın yazı''''''Kalın yazı''''''Kalın yazı''''''Kalın yazı''''''Kalın yazı'''==A== |
|||
* [[Açlık|Aç]] köpek fırın deler. |
* [[Açlık|Aç]] köpek fırın deler. |
||
* Akıl para ile satılmaz. |
* Akıl para ile satılmaz. |
01.02, 2 Mayıs 2006 tarihindeki hâli
A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z |
A
- Aç köpek fırın deler.
- Akıl para ile satılmaz.
- Ak akçe kara gün içindir.
- Akıl yaşta değil baştadır.
- Alma mazlumun ahini, çıkar aheste aheste.
- Alma mazlumun ahini, gökden indirir şahını
- Altının değerini sarraf bilir.
- Aslan yattığı yerden belli olur.
- At ölür meydan kalır,yiğit ölür nam kalır.
- Ata et, ite ot verilmez.
- Azimle sıçan mermeri deler.
- Acemi marangozun talaşı tahtasından çok olur.
- Acıkan yanağından, susayan dudağından belli olur.
- Adam sandık eşşeği altına serdik döşeği.
- Ah alan onmaz, ah yerde kalmaz.
- Ak köpeğe koyun diye sarılma.
- Akıl yiğide sermayedir.
- Al malın iyisini çekme kaygısını.
- Almak kolay ödemek zordur.
- Altın kılıç demir kapıyı açar.
- Alçak tavuk kendini ferik gösterir.
- Arap eli öpmeyinen dudak kara olmaz.
- Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
- Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür.
- Attan düşen kaba döşek, eşekten düşen kazma kürek.
- Az kazanan çok kazanır,çok kazanan hiç kazanır.
- Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur.
- Ağlayanın malı gülene hayır gelmez.
- Ağustosta beynin kaynasın, kışın da tencere kaynasın.
- Ağır baş iyidir, yenlik olsa uçar.
- Arı kahrını çekmeyen balın kadrini ne bilir.
- Adı çıkacağına canı çıksın.
- Ağa malı deniz yemiyen domuz.
- Ağaca çıkan keçinin dama çıkan oğlağı olur.
- Ağzından bal akıyor.
- Ak ile kara dere kenarında belli olur.
- Akıntıya kürek çekme, kurak yere ekin ekme.
- Allah dağına göre kar yağdırır.
- Almadan vermek Allah'a mahsustur.
- Anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al.
- Aslı neyse nesli odur.
- Aslına çekmeyen haramzadedir.
- Ateş ile barut bir arada olmaz.
- Attan indi eşeğe bindi.
- Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
- Akılsız başın zahmetini ayaklar çeker.
- Abdal ata binmiş bey oldum sanmış.
- Abdalın karnı doyuncu gözü papucundadır.
- Aç gözünü, açarlar gözünü.
- Adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir olmasa da çulu.
- Adam olana bir söz yeter.
- Ağaç yaşken eğilir.
- Ah alan onmaz.
- Acı patlıcanı kırağı çalmaz.
- Abanın kadri, yağmurda bilinir.
- Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz.
- Abdalın arkadaşlığı yol görününcüye kadardır.
- Abdestsiz sofuya namaz dayanmaz.
- Aça dokuz yorgan örtmüşler,yine uyuyamamış.
- Acele giden ecele gider.
- Acele işe, şeytan karışır.
- Acele yürüyen yolda kalır.
- Acemi katır kapı önünde yük indirir.
- Acı acıyı bastırır,su sancıyı.
- Acıkan doymam,susayan kanmam sanır.
- Acındırırsan arsız, acıktırırsan hırsız olur.
- Aç ayı oynamaz.
- Aç bırakma hırsız edersin, çok söyleme arsız edersin.
- Aç koynunda azık durmaz.
- Aç köpek fırın yıkar.
- Aç kurt insana saldırır.
- Aç tavuk rüyasında kendini darı ambarında görür.
- Aç tokun halinden bilmez.
- Açık yaraya kurt düşmez.
- Açın imanı olmaz.
- Açın karnı doyar gözü doymaz.
- Açlık ile tokluğun arası bir dilim ekmek.
- Adam eşeğinden, kadın döşeğinden belli olur.
- Adamak kolay,ödemek güçtür.
- Adamakla mal tükenmez.
- Adamın iyisi iş başında belli olur.
- Adı çıkmış doksana, hiç inmez seksene.
- Ağaca balta vurmuşlar "sapı bedenimde"demiş.
- Ağaca çıkan keçinin doğurduğu oğlak dala bakarmış.
- Ağaca dayanma çürür,insana dayanma ölür.
- Ağacı kurt, insanı dert bitirir.
- Ağaç ne kadar meyve verirse ,dalı o kadar yere eğilir.
- Ağaç ne kadar uzarsa uzasın göğe değmez.
- Ağaç ne kadar yüksek olsa da yaprakları yere düşer.
- Ağaçlı köyü su basmaz.
- Ağaçtan maşa, aptaldan (çingenden) paşa olmaz.
- Ağır kazan geç kaynar.
- Ağır otur, batman götür.
- Ağır taş batman döver.
- Ağız yemeyince yüz utanmaz.
- Ağlama ölü için, ağla deli için.
- Ağlamayan çocuğa meme vermezler.
- Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.
- Ağlayak da gözden mi olak?
- Ağrısız baş mezarda gerek.
- Ağustos ayında beyni kaynayanın, zemheride (Zahmarıda) kazanı kaynar.
- Ağzı açık ayran delisi.
- Ahmak misafir, ev sahibini ağırlar.
- Ak koyunun kara kuzusu da olur.
- Akan su yosun tutmaz.
- Akan su, pis tutmaz.
- Akçe bulsam, çıkı yok.
- Akıl akıldan üstündür.
- Akılı olmayana neylesin sakal, kayışı tarladan götürür çakal.
- Akıllı düşünene kadar, deli oğlunu evermiş, torunu olmuş.
- Akıllı evladın var, neylersin mali, akılsız evladın var neylersin mali?
- Akılsız basın cezasını ayaklar çeker.
- Akılsız baştan sefil taban ne çeker.
- Akılsız köpeği yol kocatır.
- Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü.
- Akrabanın akrabaya ettiğini akrep etmez.
- Akranıyla konuşmayanın sesi, semadan gelir.
- Akşam gelen misafirin, yiyeceği bulgur sıkısı, yatacağı ahır sekisi.
- Akşamın hayırından sabahın şeri iyidir.
- Al elmaya taş atan çok olur.
- Al yakışırken, el bakışırken.
- Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını orantıya vurursun.
- Alışmış kudurmuştan beterdir.
- Alim unutmuş, kalem unutmamış.
- Allah aptala eşeğini kaybettirir, sonra buldurup sevindirir.
- Allah şaşırttı mı, dayıya hala dedirtirmiş.
- Allı yelek, pullu yelek, canfes neye gerek?
- Alma el kızının ahını, gökten indirir şahini.
- Altın anahtar, her kapıyı açar.
- Altın eşik, ağaç eşiğe muhtaçtır.
- Altın yere düşmeyle değer kaybetmez.
- Ana gibi yar, vatan gibi diyar olmaz.
- Anan gibi saç büyütecegine, baban gibi bıyık büyüt.
- Anan turp, baban şalgam, sen içinde gülbe şeker.
- Ananın bastığı yavru incimez.
- Ananın bastığı yerde yavru ölmez.
- Anasına bak kızını al, astarına bak bezini al.
- Aptalın karnı doyunca gözü yolda olur.
- Ar gözden, kar yüzden anlaşılır.
- Ar namus tertemiz.
- Arap eli öpmek, dudak karartmaz.
- Arayan belasını da devasını da bulur.
- Arayan bulur, iniliyen ölür.
- Arefe günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar.
- Arı bal yapacak çiçeği bilir.
- Arı satmış namusu tellala vermiş.
- Arkadaş dediğinin gölgesinde suç islenir.
- Arkadaşını söyleki, sana kim olduğunu söyleyim.
- Arkadaşlık pazara kadar değil mezara kadardır.
- Arkalı it kurdu boğar.
- Armudu sapıyla, üzümü çöpüyle, pekmezi küpüyle.
- Arpa ekinde buğday bekleme.
- Asıl azmaz, bal kokmaz, kokarsa yağ kokar, onunda aslı ayrandır.
- Aslında olan tırnağına getirir.
- Aş kaşık ile, iş keşik ile.
- Aş sabahın iş sabahın.
- Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.
- Aşk olmayınca meşk olmaz.
- At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin.
- At binenin kılıç kuşananındır.
- At ile avrat yiğidin ikbalindendir.
- At karnından yiğit burnundan bellidir.
- At olacak tay yürüyüşünden belli olur.
- At ölür de, itler bayram eder
- At sahibinin altında kişner.
- At ver hısım ol, kız ver hasım ol.
- At yedi günde, it yediği günde belli olur.
- At, sahibine göre kişner.
- Ata binmek bir ayıp, inmek iki ayıp.
- Atasözü tutmayan, uluya uluya kalır.
- Ateş düştüğü yeri yakar.
- Atı alan Üsküdar'ı geçer.
- Atılan ok geri dönmez.
- Atımın anlı sakar, lakabını ele takar.
- Atın iyisi arkadan gelmez.
- Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.
- Atın ölümü arpadan olsun.
- Atlar tepişirken arada eşekler ezilir.
- Atlı, itli sığmış, bir çocuk sığmamış.
- Avradı er zapdetmez, ar zapt eder.
- Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar.
- Ay bozmaz, süt kokmaz. Kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür.
- Ayağa değmedik taş, başa gelmedik iş olmaz.
- Ayağın sığmayacağı yere baş sokulmaz.
- Ayağını yorganına göre uzat.
- Aydan gelen halı üstüne, günde gelen kül üstüne.
- Az menfaat çok zarara mal olur.
- Az sabırda, çok keramet vardır.
- Az tamah, çok ziyan getirir.
- Az veren candan çok veren maldan verir.
- Az yaşa, uz yaşa, akıbet gelecek başa.
- Azan mevlasınıda bulur, belasınıda.
- Azı bilmeyen çogu hiç bilmez.
- Azıcık aşım, kaygısız başım.
- Azıksız yola çıkanın, iki gözü el torbasında olur.
- Azıtmış, kudurmuştan beterdir.
- Azman olma, uzman ol.
- Akıllı olan katar katar yer, akılsız olan satar satar yer.
- Aceminin elinde am ağaca çıkar
B
- Bilinmedik aş, ya karın ağrıtır ya baş.
- Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
- Boş fıçı çok langırdar.
- Bekleyen derviş muradına ermiş.
- Babasına hayır etmeyenin kimseye hayrı olmaz.
- Bahar çiçeğiyle güzeldir.
- Bal yiyen baldan bıkar.
- Bebeler birbirinden huy kapar, ayranlarına su katar.
- Besle kargayı oysun gözünü.
- Bin atın varsa bin dinlen, bir atın varsa in dinlen.
- Bir bütün bir yarımdan iyidir.
- Bu dünya iki kapılı handır, gelen bilmez geden bilmez.
- Budalanın yağı çok olursa sakalına sürer.
- Bacak kadar boyu var, türlü türlü huyu var
- Bakmakla öğrenilseydi, kediler kasap olurdu
- Beş parmağın beşi de bir değil
- Bin dinle, bir söyle
- Bir ayağı çukurda
- Büyük lokma çukurda kalır
- Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur.
- Baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır.
- Baba oğula bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş.
- Bir ahırda at da bulunur eşek de.
- Bülbülü altın kafese koymuşlar "ah vatanım" demiş.
- Baca eğride olsa, dumanı doğru çıkar.
- Baba mirası yanan mum gibidir.
- Baban bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım.
- Babası ölen bey, anası ölen kadın olur.
- Bağ dua değil, çapa dua ister.
- Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun.
- Bağa gir izin olsunki, yemeye yüzün ola.
- Bağlı aslana tavşan bile hücum eder.
- Baht olmayınca başa, ne kuruda biter, nede yaşta.
- Bakacağın yüze sıçma, sıçacağın yüze bakma.
- Bakkal ölenin borcunu, diriye ödettirir.
- Bakmadan usta olunsaydı, kediler kasap olurdu.
- Bal döksen yalanır.
- Bal olan yerde sinek de bulunur.
- Bal tutan parmağını yalar.
- Bal, bal demekle ağız tatlanmaz
- Balı parmağı uzun olan değil, kısmeti olan yer.
- Bana benden olur, her ne olursa, başım rahat bulur, dilim durursa.
- Baskın basanındır.
- Baskısız yongayı yel alır.
- Bastığın yer bayram olsun.
- Baş başa, baş da padişaha bağlıdır.
- Baş nereye giderse, oyak oradadır.
- Başıma uymayan takke elin olsun.
- Başındaki fese bak, girdiği kümese bak.
- Başını ecemi berbere teslim eden, cebinde pamuk eksik etmesin.
- Başsız evin köpeği çok havlar.
- Bazen inek, erkek; bazen de dişi doğurur.
- Bedava sirke baldan tatlıdır.
- Bekâr gözü ile kız alınmaz.
- Bekâra karı boşamak kolay gelir.
- Beleş peynir fare kapanında bulunur.
- Belli düşman, gizli dosttan yeğdir.
- Benden sana öğüt, ununu elinle öğüt.
- Benim adım Hıdır, elimden gelen budur.
- Benim sakalım tutuştu, sen cigara yakmak istersin.
- Besledik büyüttük danayı, şimdi tanımaz oldu anayı, babayı.
- Beş kuruşluk fener o kadar yanar.
- Beyaz saç, aklın değil yaşın işaretidir.
- Bıçak sapını kesmez.
- Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez.
- Bilgisiz insan meyvesiz ağaca benzer.
- Bilmediği beş vakit namaz, bilirde yanına varmaz.
- Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıptır.
- Bin bilsen de bir bilene danış.
- Bin ölçüp bir biçmeli.
- Binde bir gelinen yere gül döşerler, her gün gelinen yere kül döşerler.
- Bir adamın adı çıkacağına, canı çıksın.
- Bir ağaçta gül de biter, diken de.
- Bir ağaçtan, oklukta çıkar boklukta.
- Bir ağızdan çıkan, bin ağza yayılır.
- Bir bulutla kış gelmez.
- Bir dalın gölgesinde bin koyun eğlenir.
- Bir dirhem et, bin ayıp örter.
- Bir elin verdiğini, öbür elin duymasın.
- Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.
- Bir işe başlamak, bitirmenin yarısıdır.
- Bir koyun başı pişinceye kadar, kırk kuzu başı pişer.
- Bir koyundan iki post olmaz.
- Bir musibet bin nasihatten iyidir.
- Bir nalına vurur, bir mıhına.
- Bir yerim diyenden birde yemem diyenden kork.
- Bir yiğit kırk yılda meydana gelir.
- Biri eşikte, biri beşikte.
- Birlikten kuvet doğar.
- Bitli baklanın kör alıcısı olur.
- Bize gelince yiyip içelim, size gelince gülüp gecelim.
- Boğulursan büyük suda (denizde) boğul.
- Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmektir.
- Borç yiğidin kamçısıdır.
- Boş duranı Allah’da sevmez kuluda.
- Boşboğazı cehenneme atmışlar, ‘odun yaş’ diye bağırmış.
- Boşboğazın sigarası yanmaz.
- Bugün bana ise yarın sana.
- Bugünkü işini yarına bırakma.
- Bugünkü tavuk, yârinki kazdan iyidir.
- Bülbülün çektiği; dili belasıdır.
- Büyük ekmek, büyük bezeden olur.
- Büyük lokma ye, büyük söz söyleme.
- Büyük zekalar birlikte düşünürler.
C
- Cömert derler, maldan ederler, yiğit derler candan ederler.
- Can çıkar, huy çıkmaz.
- Caminin kapısını bilmez, sofuluk taslar.
- Cefayı çekmeyen sefanın kadrini bilemez.
- Cana gelecek mala gelsin.
- Cahilin dostluğundan alimin düşmanlığı yeğdir.
- Can çıkmayınca huy çıkmaz.
- Cahile söz anlatmaktansa, deveye hendek atlatmak iyidir.
- Cahille arkadaş olma küstürün, cam kırığıyla kıçını silme kestirirsin.
- Can boğazdan gelir.
- Can çıkmadan ümit kesilmez.
- Canı kaymak, isteyen mandayı yanında taşır.
- Canı yanan eşek atı geçer.
Ç
- Çağrıldığın yere git, ar eyleme; çağrılmadığın yere gidip yerini dar eyleme.
- Çiftçinin karnını yarmışlar, kırk tane "gelecek yıl" çıkmış.
- Çocuk evin meyvesidir.
- Çocuğa iş buyuran, ardınca kendi gider.
- Çalışmak ibadetin yarısıdır
- Çoban ne yesinki köpeğine yedirsin
- Çağrılan yere erinme,çağrılmayan yere görünme.
- Çalıda gül bitmez,cahile söz yetmez.
- Çalma elin kapısını,çalarlar kapını.
- Çirkefe taş atma,üzerine sıçrar.
- Çocuktan al haberi.
- Çağrılmadık yere, çörekçi ile börekçi gider.
- Çalışan demir pas tutmaz.
- Çamura taş atma üstüne sıçrar.
- Çatal kazık yere batmaz.
- Çıngıraklı deve kaybolmaz.
- Çıracı olsam ay akşamdan doğar.
- Çiftçilik, eşeğin kuyruğuna benzer, ne uzar ne kısalır.
- Çingene ciğer pişirir, yemeden karnını şişirir.
- Çingenenin ipini, kendisine çektirirler.
- Çingeneye beylik vermişler, önce babasını asmış.
- Çocuğu işe gönder, peşinden sen git.
- Çok söyleme arsız edersin, aç bırakma hırsız edersin.
- Çok söz yalansız, çok para haramsız olmaz.
- Çok yaşayan bilmez çok gezen bilir.
- Çubuk iken çıtlamayan, hezen iken kütlemez.
- Çürük iple kuyuya inilmez.
- Çürük tahtaya çivi çakılmaz.
D
- Dervişin fikri ne ise zikri de odur.
- Deve boynuz ararken kulaktan olmuş.
- Darlıkta dirlik olmaz.
- Dağ dumansız insan hatasız olmaz.
- Deniz yoğurt olmuş da yemeye kaşık bulunmamış.
- Dert saklayanda kalır.
- Devden büyük dert var.
- Dişi kuş yapar yuvayı, içini dışını sıvayı sıvayı.
- Dost kazandost; düşman anadan da doğar.
- Düşmanı karıncaysa, sen fil olur.
- Davulun sesi uzaktan hoş gelir.
- Damlaya damlaya göl olur.
- Dağ başından duman eksik olmaz.
- Danışan dağ aşmış,danışmayan yolu şaşmış.
- Darı unundan baklava,incir ağacından oklava olmaz.
- Davul dengi dengine çalar.
- Devir tavında,dilber çağında.
- Dikensiz gül olmaz.
- Düt demeye dudak gerek.
- Dağ dağa kavuşmaz insan insana kavuşur.
- Davetsiz gelen döşeksiz oturur.
- Deme dostuna, der dostuna. Bir gün olur tuz basarlar postuna.
- Demir nemden insan gamdan çürür.
- Demir tavında dövülür.
- Deniz sevilirde, densiz sevilmez.
- Denize düşen yılana sarılır.
- Derdini söylemeyen derman bulamaz.
- Dereyi görmeden paçayı sıvama.
- Deveyi yardan atlatan, bir tutam ottur.
- Dibi görünmeyen sudan geçme.
- Dinsizin hakkından imansız gelir.
- Dinsizin ipi ile Kuyuya inilmez.
- Doğru söyleyeni Dokuz köyde kovarlar.
- Doğru söyleyenin bir ayağı üzenğide gerek.
- Domuzdan post gavurdan dost olmaz.
- Dost acı söyler.
- Dost başa düşman ayağa bakar.
- Dost kara günde belli olur.
- Dost yüzünden, düşman gözünden belli olur.
- Döğüşerek pazarlık et , güle güle ayrıl.
- Dut kurusuyla yar sevilmez.
- Düşenin dostu olmaz.
- Düşman ayağa dost basa bakar.
- Düşmanın karıncaysada kork.
E
- Eğreti ata binen tez iner.
- El elin eşeğini türkü çığırarak arar.
- Emanet eşeğin yuları gevşek olur.
- Elmanın dibi göl, armudun dibi yol (olmalı).
- Elmayı soy da ye, armudu say da ye.
- El kazanı ile aş kaynamaz.
- Eceli gelen köpek cami duvarına siyer.
- Ekmeğin kestiğini kılıç kesmez.
- Eceli gelen keçi, çobanın ekmeğini yer
- El atına binen yaya kalır
- Elin hamuru ile erkek işine karışma
- Eşek olduktan sonra semer vuran çok olur
- Eşekler çalışır, atlar yer
- Ev sahibinin hatırı olmazsa köpeğini dövmek kolaydır
- Evin danası evin öküzünden korkmaz
- Eyyam sana uymazsa sen eyyama uy
- Ecel geldi cihane,baş ağrısı bahane.
- Ecele çare olmaz.
- Esirgenen göze çöp batar.
- Evdeki hesap çarşıya uymaz.
- Eken biçer, konan göçer.
- Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur.
- El ağzı ile çorba içilmez.
- El deliye, bende akıllıya muhtacım.
- El elden üstündür.
- El elin eşeğini türkü çağırarak arar.
- El yarası onar Dil yarası onmaz.
- El yumrugu yemeyen, kendi yumrugunu balyoz sanar.
- Eli dar olanın, dili kısa olur.
- Eli doluya: ağa buyur, eli boşa: ağa uyur.
- Eli ile köfte yuvarlıyor, gözü kırık kovalıyor.
- Elin ile koymadığını kaldırma.
- Emanet (Amanat) ata binen, tez iner.
- Eşek hoşaftan ne anlar. Suyunu içer. denesini (tanesini) kor.
- Et tırnaktan ayrılmaz.
- Evladı ben doğurdum ama, gönlü benim değilki...
- Eğri oturalım doğru konusalım.
- Erkek koyun kasap dükkanına yakışır.
- Erkek arslan arslan da, dişi arslan arslan değil mi?
- Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını.
- Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.
- Eşekten at olmaz, ciğerinden aş olmaz.
- Evlinin (ev sahibinin) bir evi var,evsizin (kiracının) bin evi var.
F
- Fırsat eldeyken sürün devranı.
- Fakirlik ayıp değil,tembellik ayıp.
- Faydasız baş,mezara yaraşır.
- Fazla naz aşık usandırır.
- Fukaranın düşkünü,beyaz giyer kış günü.
- Fakir parasız olan değil akılsız olandır.
- Fakirin tavuğu tek tek yumurtlar.
G
- Gündüz yenilen hurmalar, gece mideni tırmalar.
- Göz odur ki dağın arkasını göre,akıl odurki başa geleceği bile.
- Gülü seven, dikenine katlanır.
- Gençlikte taş taşı, kocalıkta ye aşı.
- Güneş balçıkla sıvanmaz.
- Gelin bindi deveye gör kısmeti nereye.
- Geniş günün de dar gezen, dar günün de geniş gezer.
- Gittiğin yer kör ise, yözünü yum da bak.
- Göz görmeyince gönül katlanır.
- Garip kuşun yuvasını Allah yapar
- Gafile kelam,nafile kelam.
- Gavurun tembeli keşiş,Müslüman’ın tembeli derviş.
- Gel demek kolay,git demek güçtür.
- Gelen gideni aratır.
- Gezen ayağa taş değer.
- Göz görür,gönül çeker.
- Güttüğü iki keçi, ıslığı dağı taşı tuttu.
- Geçtiğin köprüleri yakma.
- Gelin ata binmişde, görkü kimin kapıya inmiş.
- Gem almayan atın ölümü yakındır.
- Gerçek dost kötü günde belli olur.
- Gergin ip, çabuk kopar.
- Gitti ağalar paşalar, kellere kaldı köşeler.
- Gizliden gebe kalan, aşikâre doğurur.
- Göğe direk, denize kapak olmaz.
- Görünen dağın uzağı olmaz.
- Görünen köy kılavuz istemez.
- Gözün ile görmediğini söyleme.
- Gülme komşuna gelir başına.
- Güneş giren eve hekim girmez.
- Güzel gözünden, yiğit sözünden belli olur.
H
- Hızlı giden atın boku seyrek düşer.
- Hırsız sekiz, köşe dokuz.
- Hamala semeri yük olmaz.
- Hayat bazen bunaltır venüs ferahlatır. (?)
- Hasta sağ kalırsa hekime karşı gelir.
- Herkes kaşık yapar ama sapını yapamaz.
- Herşey incelikten insan kabalıktan kırılır.
- Hocanın dediğini tut, yoluna gitme.
- Hıdırellez yaz kapısı, yedi gün sürer tipisi.
- Hacı Mekke’de,derviş tekkede.
- Hak deyince akan sular durur.
- Hak doğrunun yardımcısıdır.
- Helal kazanç ile pilav yenmez.
- Horoz ölür,gözü çöplükte kalır.
- Huylu huyundan vazgeçmez.
- Harman yel ile, düğün el ile olur.
- Hasta yatan değil, eceli gelen ölür.
- Havada ahreni ile uçmayan kuşun sesi havadan değil, tavadan gelir.
- Haydan gelen huya gider.
- Hazıra hanak, pişmişe konak.
- Hem kız, hem baldırı düz hem de ucuz olur mu.
- Her akla geleni işleme her ağacı taslama.
- Her işin başı sağlık.
- Her işte bir hayır vardır.
- Her koyun kendi bacağından asılır.
- Her kuşun eti yenmez.
- Her şakanın altında bir gerçek yatar.
- Her şeyin yenisi,dostun eskisi.
- Her taş baş yarmaz.
- Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır
- Her zamanı bir sayma.
- Herkes aklını pazara çıkarmış,yine kendi aklını beğenmiş.
- Horozu çok olan köyün sabahı geç olur.
I
- Işığını akşamdan önce yakan sabaha çırasında yağ bulamaz.
- Ihlamurdan odun olmaz,beslemeden kadın olmaz.
- Irmak kenarına çeşme yapılmaz.
- Irmaktan geçerken at değiştirilmez.
- Isırgan ile taharet olmaz.
- Isıran it,dişini göstermez.
- Islanmışın yağmurdan pervası yoktur.
- Ismarlama hac,hac olmaz.
İ
- İki aslan bir posta sığmaz.
- İki baş bir kazanda kaynamaz.
- İki gönül bir olunca (olursa) samanlık seyran olur.
- İnsan konuşa konuşa, hayvan koklaşa koklaşa (anlaşır).
- İnsan yedisinde ne ise yetmişindede odur.
- İp inceldiği yerden kopar.
- İp kırıldığı yerden ulanır(eklenir).
- İşini kış tut, yaz tutarsa bahtına.
- İşin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol.
- İbadet de gizli,kabahat da.
- İti,öldürene sürütürler.
- İyiliğe karşı iyilik HER kişinin işi, kötülüğe karşı iyilik ER kişinin işi.
- İki çıplak bir hamama yakışır
- İğneyi kendine,çuvaldızı ele batır.
- İki cambaz bir ipte oynamaz.
- İnsan kocar, gönlü kocamaz.
- İnsan sözünden,hayvan yularından tutulur.
- İstediğini söyleyen,istemediğini işitir.
- İstemek bir ayıp, vermemek iki ayıp.
- İsteyenin bir yüzü kara , vermeyenin iki yüzü.
- İşleyen demir ışıldar.
- İt ite buyurur, it de kuyruğuna.
- İt iti ısırmaz.
- İt kağnının gölgesine yatmış, ne koyu gölgem var demiş.
- İt utansa don giyer.
- İti an çomağı hazırla.
- İyi insan lafının üzerine gelirmiş.
- İtin ısırmayanı,atın osurmayanı olmaz
K
- Karınca kanatlanınca serçe oldum sanır.
- Kör alıcının kör satıcısı vardır.
- Kusursuz dost arayan dostsuz kalır. MEVLANA
- Kavakta nar olmaz, kötülerde ar olmaz.
- Kimi bağ bozar, kimi bostan bozar.
- Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur.
- Kedi gidince fare bey olur.
- Kötü komşu insanı mal sahibi yapar.
- Kaçan balık büyük olur.
- Kadı anlatana göre fetva verir.
- Kanaat gibi devlet olmaz.
- Kişi refikinden azar.
- Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman çelebi derler.
- Kuru laf karın doyurmaz.
- Kediye kanat takarsan gökte serçe bırakmaz.
- Kedinin kanatları olsaydı, serçenin soyu tükenirdi.
- Kafirden hacı, elden bacı olmaz.
- Kakma el kapısını el ucuyla, yiterler kapını var (olanca) gücüyle.
- Kalem kılıçtan üstündür.
- Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu.
- Karga bülbülü taklit edeyim derken, ötmeyi unutmuş.
- Karnıyın doymayacağı yere, açlığını bidirme.
- Kasap et derdinde koyun can derdinde.
- Kasap sevdiği postu yere vurur.
- Kaşıkla verip, sapıyla gözünü çıkartma.
- Katranı kaynatsan olurmu şeker, cinsi batasıca mutlaka cinsine çeker.
- Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez.
- Kazma kuyuyu, kazarlar kuyunu.
- Keçinin canı "TEKE" isteyince, çobanın değneğine (sopasına) sürtünür.
- Kel yanında kabak anılmaz.
- Kenarına bak bezini al, anasına bak kızını al.
- Kendi düşen ağlamaz.
- Keskin sirke küpüne zarar verir.
- Kılıç kınını kesmez.
- Kırk hırsız bir çıplağı soyamaz.
- Kırk yıl ecel yağsa, eceli gelen ölür.
- Kızım sana diyorum, gelinim sen anla.
- Kızını dövmeyen dizini döver.
- Kaçan kızın bohçası küçük (hafif) olur.
- Kimi yer, kimi bakar. Kıyamet ondan kopar.
- Kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi.
- Komşu komşunun külüne muhtaçtır.
- Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.
- Köpeğe dalanmaktansa, çalıyı dolanmak hayırlıdır.
- Köpeklerin duası kabul olsa gökten kemik yağar.
- Köpeksiz köyde değnekle gezilmez.
- Köprüyü gecene kadar, ayıya dayı de.
- Körler sağırlar birbirini ağırlar.
- Kötü tarlanın verdiğini, yiğit kardeş vermez.
- Kurt kuzu kaptığı yeri dokuz defa yoklar.
- Kurunun yanında yaş da yanar.
L
- Laf ile peynir gemisi yürümez.
- Laf lafı açar.
- Laf torbaya girmez.
- Latife latif gerek.
- Leyleğin ömrü laklak ile geçer.
- Lokma çiğnemeden yutulmaz.
- Lokma karın doyurmaz,şefkat artırır.
M
- Minnetle gül koklama, dikeni sancar seni.
- Mum dibine ışık vermez.
- Mahkeme kadıya mülk değil.
- Mal canı kazanmaz,can malı kazanır.
- Mart ayı,dert ayı.
- Mühür kimde ise Süleyman odur.
- Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır.
- Minareyi çalan kılıfını hazırlar.
O
- Oduncunun gözü omcada ( bağ kütüğü) dilencinin gözü çömcede ( tahta kepçe ).
- Osurmadan bu memlekette sıçtı derler.
- Oğlan dayıya,kız halaya çeker.
- Oğlanınki oğul bağı,kızınki bahçe gülü.
- Olacakla öleceğe çare yoktur.
- Olmaz olmaz deme,olmaz olmaz.
- Osmanlı’nın ekmeği dizindedir.
- Otu çek köküne bak.
- Okumayı sevmeyene dokuz hoca az.
- Oynayamayan Gelin yerim dar dermiş
Ö
- Ölgesi gelgen sıçgan muşkanın taşgını kaşır.
- Ölüsü olan bir gün, delisi olan her gün ağlar
- Ödünç;güle güle gelir,ağlaya ağlaya gider.
- Öfkeyle kalkan zararla oturur.
- Öğüt, bir hazine kadar değerli olduğu halde genellikle bedava verilir.
- Ölecek tavşan çomağa karşı gelir.
- Ölmüş eşşek kurttan korkmaz.
- Ölümü gören, hastalığa razı olur.
- Ölüyü çok yıkarsan ya osurur, ya sıçar.
- Öz ağlamayınca göz ağlamaz
- Öz ağlamayınca göz ağlamaz (yaşarmaz).
- Öfke gelir gider, kelle gider gelmez.
P
- Pek yaş olma, sıkılırsın; pek de kuru olma, kırılırsın.[(:tencere dibin kara, seninki benden kara :)deyim]
- Papaz her gün pilav yemez.
- Para ile imanın kimde olduğu bilinmez.
- Perşembenin gelişi,çarşambadan bellidir.
- Pilav yiyen,kaşığı belinde gerek.
- Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın.
- Para insana dil, elbise insana yol öğretir.
- Parasız pazara, kefensiz mezara gidilmez.
- Paraya nereye gidiyorsun demişler, çoğun olduğu yere demiş.
- Pire itte (köpekde), bit yiğitte bulunur.
- Pis boğaz ile boş boğaz, beladan kurtulmaz.
R
- Rüzgâra tüküren kendi yüzüne tükürür.
- Rağbet güzel ile zenginedir.
- Ramazanda yalan söyleyenin yüzü,bayramda kara olur.
- Rençber kırk yılda,tüccar kırk günde.
- Rüşvet kapıdan girince insaf bacadan çıkar.
- Rüzgar eken fırtına biçer.
- Rüzgar esmeyince yaprak oynamaz.
- Rüzgarlı havanın kuytusu,yağmurlu havanın uykusu.
S
- Sabreden derviş muradına ermiş.
- Sakla samanı gelir zamanı.
- Su akar yatağını bulur.
- Su bulanmayınca durulmaz.
- Suç gelin olsa güvey bulunmaz.
- Sütten ağzı yanan, ayranı üfleyerek içer.
- Sen işlersen mal işler, insan böyle genişler.
- Su akarken küpünü doldurur.
- Sabır acıdır,meyvesi tatlıdır.
- Saç sefadan tırnak cefadan uzar.
- Sanat altın bileziktir.
- Sakalda keramet olsa, keçi şehlik ederdi.
- Saman elin se samanlık senin
- Sayılı koyunu kurt kapmaz.
- Sen kendini övme el seni övsün.
- Sinek küçük ama, mide bulandırır.
- Soğuk su, sıcak aş - diş düşmanı, genç avrat koca herifin baş düşmanı.
- Sopayı yiyen eşek, atı geçer.
- Söyle arkadaşını söyleyeyim sana seni.
- Söyleme dostuna, oda söyler dostuna. Bir gün olur kül basarlar postuna.
- Söylemeyen ağız, söyleyen ağzı yorar.
- Söz büyüğün sus küçüğün.
- Söz gümüş sükut altın.
- Söz var insanı yola getirir, söz var insanı yoldan çıkartır.
- Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir.
- Su akmayınca durulmaz.
- Su testisi su yolunda kırılır.
Ş
- Şahin küçük et yer,deve büyük ot yer.
- Şaşkın ördek başını bırakır,kıçından dalar.
- Şer işi uzat hayra dönsün,hayır işi uzatma şerre dönmesin.
- Şeytanla ortak buğday eken samanını alır.
- Şapkası dar gelen , başım büyük sanır.
- Şaraptan bozma sirke keskin olur.
- Şeytanla saman eken, sapını alır.
- Şaşkın ördek, tersten dalar.
- Şimşek çakmadan gök gürlemez.
T
- Tekkeyi bekleyen, çorbayı içer.
- Tasa doyurur, acı acıktırır.
- Tırnağın varsa kaşın, yoksa düşün.
- Tabancanın dolusu bir kişiyi,boşu kırk kişiyi korkutur.
- Tandır başında bağ dikmek kolaydır.
- Taş düştüğü yerde ağırdır.
- Tartılırsan denginle tartıl.
- Taşıma su ile değirmen dönmez.
- Tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır.
- Tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış.
- Tembele iş buyur sana akıl öğretsin.
- Tereciye tere satılmaz.
- Tırnağın varsa başını kaşı.
- Tilkinin dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır.
- Tok açın halinden anlamaz.
- Tok ağırlaması güçtür.
- Topalla gezen aksama öğrenir.
U
- Ummadığın taş baş yarar.
- Uyuyan yılanın kuyruğuna basılmaz.
- Ucuzdur vardır bir illeti,pahalıdır vardır bir hikmeti.
- Ulu sözü dinlemeyen uluyakalır.
- Ustanın çekici bin altın.
- Uyku ölümün kardeşidir.
- Uşağı işe koş, sende ardına düş.
- Ucuna bak bezini al, anasına bak kızını al.
- Umut fakirin ekmeğidir.
Ü
- Üzerine laf düşmedikçe konuşma.
- Üzümünü ye de bağını sorma.
- Üzüm üzüme baka baka kararır.
- Üveye etme özünde bulursun, geline etme kızında bulursun.
- Ürümesini bilmeyen it, sürüye getirir kurt.
V
- Vakitsiz açılan gül çabuk solar.
- Veren el,alandan üstündür.
- Varsa pulun,herkes kulun;yoksa pulun dardır yolun.
- Varsa hünerin,her yerde vardır yerin.
- Vakit nakittir.
- Vakitsiz öten horozu keserler.
- Var ne bilsin yokun halinden.
Başlık yazısı
melis==Y==
- Yazın gölge hoş kışın çuval boş.
- Yardımcının yardımcısı olur.
- Yağmurlu gün tavuk su içmez.
- Yenice elek duvarda gerek.dsa
- Yabancı koyun kenarda yatar.
- Yağ yiyen köpek tüyünden belli olur.
- Yalancı kim?İşittiğini söyleyen.
- Yanık yerin otu tez biter.
- Yol sormakla bulunur.
- Yolundan giden yorulmaz.
- Yük altında ancak eşek(HAMAL) kalır.
- Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.
- Yalın varsa karnına, çulun varsa sırtına.
- Yanlış hesap Bağdat'tan döner.
- Yarım hekim candan ,yarım hoca dinden eder
- Yazın başı pişenin,kışın aşı pişer
- Yazın eli yaş olanın, kışın ağzı yaş olur.
- Yemeye hazır dayanmaz.
- Yiğidi öldür hakkını yeme.
- Yol üstüne bostan ekme el için, kocalıkta (ihtiyarlıkta) avrat alma el için.
- Yol yürümeyle, borç ödemeyle biter.
- Yola giden yorulmaz.
- Yolu yordamıyla, ormanı baltayla.
- Yöğrük at yemini artırır.
- Yuvarlanan taş, yosun tutmaz.
Z
- Zemheriden sonra ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan hayır gelmez.
- Zahmetsiz rahmet olmaz.
- Zaman sana uymazsa sen zamana uy.
- Ziyan olan koyunun kuyruğu yağlı olur.
- Zemheride sür de çalı ile sür.
- Zengin arabasını dağdan aşırır,züğürt düz ovada yolunu şaşırır.
- Zenginin basması ipekli görünür.
- Zengin kesesini,züğürt dizini döver.
- Zengin adam, elindeki kendine yeten adamdır.
- Zenginin ayakucunda uyuyacağına, fakirin başucunda uyu.
- Zenginin gönlü olasıya, fakirin canı çıkar.
- Zenginin kağnısı dağdan aşar, fakirin eşeği düz yolda şaşar.
- Zenginin malı, fakirin ağzını yorar.
- Zenginin malı, fakirin dölü kıymetli olur.
- Zenginlikle sıcaktan zarar gelmez.
- Zararın neresinden dönersen kârdır.
- Zemheride yoğurt isteyen, cebinde bir inek taşır.
- Zengin dağlar aşar, olmayan yolda şaşar.
- Zengine bir kıvılcım, güzele bir sivilce yetermiş.
- Zenginin horozu bile yumurtlar.
- Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar.
- Zenginin sidiği değirmen döndürür.
- Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar.
- Zora dağlar dayanmaz.
- Zorla güzellik olmaz.
- Züğürt olup düşünmektense, uyuz olup kaşınmak yeğdir.