I. Selim: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmemiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
22. satır: | 22. satır: | ||
*Bir rivayete de göre Osmanlı-Safevi ilişkilerinin iyice gergin olduğu dönemde (1512-1514), I. İsmail, I. Selim'e mücevherler, kıymetli eşyalar gönderir. Ancak kıymetli eşya sandığından çok kötü bir koku gelir. Bu tahminen insan dışkısıdır. Bunun üzerine I. Selim de bir sandık hazırlatır. Bunun üzerine de gül kokulu lokum yerleştir. Altına da ''pusula'' (not) koyar. Osmanlı elçisi de bunu Şah İsmail'e gönerir. Şah, neden lokumu getirip, yedirdiğinin kaygısındadır. Elçi ise alttaki notu I. İsmail'e uzatır. Yazıda ise ''İsmail, herkes yediğinden ikram eder'' diyordu. Şahın bunun üzerine yüzü kızardığı da anlatılır. |
*Bir rivayete de göre Osmanlı-Safevi ilişkilerinin iyice gergin olduğu dönemde (1512-1514), I. İsmail, I. Selim'e mücevherler, kıymetli eşyalar gönderir. Ancak kıymetli eşya sandığından çok kötü bir koku gelir. Bu tahminen insan dışkısıdır. Bunun üzerine I. Selim de bir sandık hazırlatır. Bunun üzerine de gül kokulu lokum yerleştir. Altına da ''pusula'' (not) koyar. Osmanlı elçisi de bunu Şah İsmail'e gönerir. Şah, neden lokumu getirip, yedirdiğinin kaygısındadır. Elçi ise alttaki notu I. İsmail'e uzatır. Yazıda ise ''İsmail, herkes yediğinden ikram eder'' diyordu. Şahın bunun üzerine yüzü kızardığı da anlatılır. |
||
*I. Selim, çeşitli iddialara göre, Trabzon valisi iken Şah İsmail ile satranç oyunu oynamıştır. İlkinde şah, ikincisinde ise [[Şehzade Selim]]'in kazandığı varsayılmaktadır. Yine bir rivayete göre satrançtan sonra aldığı bin altını da Şah saratına koymuştur. Çaldıran Muharebesi'nden sonra Tebriz'in fethinden sonra bu bin altını bulup, dönemin Sekbanbaşısı olan [[Osman Paşa]]'ya bu 1000 altını verdiği veya dağıttığı sanılmaktadır. |
|||
20.44, 20 Aralık 2009 tarihindeki hâli
I. Selim | |
---|---|
9. Osmanlı padişahı Şablon:Padişah Şablon:Osmanlı | |
Doğum tarihi | 10 Ekim 1470 |
Doğum yeri | Amasya |
Ölüm tarihi | 22 Eylül 1520 |
Ölüm yeri | Çorlu |
Vikipedi maddesi Vikiveri öğesi |
- Cesaret insanı zafere, kararsızlık tehlikeye, korkaklık ise ölüme götürür.
- Şîrler pençe-i kahrımdan olurken lerzan; Beni bir gözler-i âhûya zebun etti felek.
- Yavuz Sultan Selim Han Mısır’ı fethedip, hilafeti esaretten kurtarınca, alışkanlıkla kendisine de Sultanül-haremeyn diyen hatibi susturup;"Benim için, o mübarek makamların hizmetçisi olmaktan daha büyük şeref olamaz. Bana Hadimül-haremeyn (Kutsal yerlerin-Mekke Medine- Hizmetçisi) deyin" buyurmuştur.
- Kılıcımız parladıkça düşmanın gözü ondan ayrılıp bizi göremez. Ama Allah esirgesin, bir gün paslanır da yaltırıklanmazsa düşman bizi görmek değil, bir de tepeden bakar.
- (Kendisine hakaret içeren şiirler gönderen Safevi hükümdarı Şah İsmail'e yazdığı şiir.Bu şiir soldan sağa ve yukarıdan aşağıya okunduğunda aynı dizeleri verir.Dünyada benzeri yoktur.)
Sanma şâhım / herkesi sen / sadıkâne / yâr olur
Herkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olur
Sadıkâne / belki ol / âlem de / serdâr olur
Yâr olur / ağyâr olur / serdâr olur / dildâr olur.
- Ey gaziler yol göründü
Yine garip serime
Dağlar taşlar dayanamaz
Benim ah u zârıma.
Dün gece yâr hanesinde
Yastıcağım taş idi
Altım toprak; üstüm yaprak
Yine gönlüm hoş idi
Ben billahi kail olmam
Genç yaşımda ölüme.
Kal selamet nazlı yarim
Bir yana sen bir de ben.
- Bir rivayete de göre Osmanlı-Safevi ilişkilerinin iyice gergin olduğu dönemde (1512-1514), I. İsmail, I. Selim'e mücevherler, kıymetli eşyalar gönderir. Ancak kıymetli eşya sandığından çok kötü bir koku gelir. Bu tahminen insan dışkısıdır. Bunun üzerine I. Selim de bir sandık hazırlatır. Bunun üzerine de gül kokulu lokum yerleştir. Altına da pusula (not) koyar. Osmanlı elçisi de bunu Şah İsmail'e gönerir. Şah, neden lokumu getirip, yedirdiğinin kaygısındadır. Elçi ise alttaki notu I. İsmail'e uzatır. Yazıda ise İsmail, herkes yediğinden ikram eder diyordu. Şahın bunun üzerine yüzü kızardığı da anlatılır.
- I. Selim, çeşitli iddialara göre, Trabzon valisi iken Şah İsmail ile satranç oyunu oynamıştır. İlkinde şah, ikincisinde ise Şehzade Selim'in kazandığı varsayılmaktadır. Yine bir rivayete göre satrançtan sonra aldığı bin altını da Şah saratına koymuştur. Çaldıran Muharebesi'nden sonra Tebriz'in fethinden sonra bu bin altını bulup, dönemin Sekbanbaşısı olan Osman Paşa'ya bu 1000 altını verdiği veya dağıttığı sanılmaktadır.