Muhammed/K: Revizyonlar arasındaki fark

Vikisöz, özgür söz dizini
[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Babatolian (mesaj | katkılar)
dz.
1. satır: 1. satır:
<div ><small> '''<''' [[Muhammed]] </small></div>
<div ><small> '''<''' [[Muhammed]] </small></div>


[[Dosya:Molnár Ábrahám kiköltözése 1850.jpg|thumb|right|200px|Kendisinde ruh olan hiçbir canlıyı hedef ittihaz etmeyin.]]


* [[Kader]]e iman, Allah’ın birliği (tevhid) inancı ile irtibatlıdır.
* [[Kader]]e iman, Allah’ın birliği ''[tevhid ç.n.]'' inancı ile irtibatlıdır.
* Kalbinden tam bir sadakatle Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in de Allah'ın resûlü olduğuna şehadet eden bir kimseyi Allah, [[cehennem]] ateşine haram kılar.
* Kalbinden tam bir sadakatle Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in de Allah'ın resûlü olduğuna şehadet eden bir kimseyi Allah, [[cehennem]] ateşine haram kılar.
* Kardeşini bir günahından dolayı ayıplayan kişi, günahı işlemedikçe ölmez.
* Kardeşini bir günahından dolayı ayıplayan kişi, günahı işlemedikçe ölmez.
* Kavimler layık oldukları şekilde yönetilirler.
* Kavimler layık oldukları şekilde yönetilirler.
* Kendisinde ruh olan hiçbir canlıyı (atışlarınıza) hedef ittihaz etmeyin.
* Kendisinde ruh olan hiçbir canlıyı ''[atışlarınıza]'' hedef ittihaz etmeyin.<ref>Müslim, Sayd 58 (1957); Tirmizi, Sayd 1 (1475); Nesâî, Dahâya 41 (7, 238, 239).</ref>
: ''Müslim, Sayd 58 (1957); Tirmizi, Sayd 1 (1475); Nesâî, Dahâya 41 (7, 238, 239).''
* Kendisini fakir gösteren kimse, fakirleşir.
* Kendisini fakir gösteren kimse, fakirleşir.
* Kıyamet günü cehennem, yetmiş bin yuları olduğu halde getirilir. Her yularında, onu çeken yetmiş bin melek vardır.
* Kıyamet günü cehennem, yetmiş bin yuları olduğu halde getirilir. Her yularında, onu çeken yetmiş bin melek vardır.<ref>Müslim, Cennet 29 (2842); Tirmizi, Cehennem 1 (2576).</ref>
: ''Müslim, Cennet 29 (2842); Tirmizi, Cehennem 1 (2576).''
* Kıyamet gününde Allah, kullarından birini çağırır, huzurunda durdurarak malının hesabını sorduğu gibi, makamının da hesabını sorar.
* Kıyamet gününde Allah, kullarından birini çağırır, huzurunda durdurarak malının hesabını sorduğu gibi, makamının da hesabını sorar.
* Kıyamet gününde bilginlerin mürekkebi şehitlerin kanıyla tartılır.
* Kıyamet gününde bilginlerin mürekkebi şehitlerin kanıyla tartılır.
16. satır: 15. satır:
* Kim Allah’ı gazaplandırmakla bir güç sahibini hoşnut ederse, Allah’ın dininden çıkmış olur.
* Kim Allah’ı gazaplandırmakla bir güç sahibini hoşnut ederse, Allah’ın dininden çıkmış olur.
* Kim Allah Teala yolunda bir gün oruç tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek kılar.
* Kim Allah Teala yolunda bir gün oruç tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek kılar.
* Kim Allah ile kendisinin arasını düzeltir, güzel yaparsa; Allah da onun, insanlarla arasını düzeltir, güzel yapar. Kim iç dünyasını (kalbini, niyetini) düzeltirse, Allah da onun dışını (davranışlarını) düzeltir
* Kim Allah ile kendisinin arasını düzeltir, güzel yaparsa; Allah da onun, insanlarla arasını düzeltir, güzel yapar. Kim iç dünyasını ''[kalbini, niyetini]'' düzeltirse, Allah da onun dışını ''[davranışlarını]'' düzeltir.
* Kim Allah yolunda bir askerin teçhizatını temin ederse bizzat gaza yapmış olur. Kim, gazaya çıkan bir askerin geride kalan âilesine hayırlı himayede bulunursa gaza yapmış olur.
* Kim Allah yolunda bir askerin teçhizatını temin ederse bizzat gaza yapmış olur. Kim, gazaya çıkan bir askerin geride kalan âilesine hayırlı himayede bulunursa gaza yapmış olur.<ref>Buharî, Cihâd 38; Müslim, Emâret 135, 136 (1899); Ebû Davud, Cihâd 21 (2509); Tirmizî, Fedâilu'l-Cihâd 6 (1628); Nesâî, Cihâd 44 (6, 46).</ref>
* Kim benim sünnetimi diriltirse ''[ihya ederse ve yaşamında tatbik ederse]'' beni sevmiş olur. Beni seven de benimle beraber cennettedir.
: ''Buharî, Cihâd 38; Müslim, Emâret 135, 136 (1899); Ebû Davud, Cihâd 21 (2509); Tirmizî, Fedâilu'l-Cihâd 6 (1628); Nesâî, Cihâd 44 (6, 46).''
* Kim benim sünnetimi diriltirse (ihya eder ve yaşamında tatbik ederse) beni sevmiş olur. Beni seven de benimle beraber cennettedir.
* Kim bir [[hayır]]lı işi yapmaya yönelirse, onu yapan kadar mükâfat alır.
* Kim bir [[hayır]]lı işi yapmaya yönelirse, onu yapan kadar mükâfat alır.
* Kim bir namaz unutacak olursa hatırlayınca derhal kılsın. Unutulan namazın bundan başka kefareti yoktur.
* Kim bir namaz unutacak olursa hatırlayınca derhal kılsın. Unutulan namazın bundan başka kefareti yoktur.<ref>Buhârî, Mevakîtu's-Salât 37; Müslim, Mesâcid 314 (684); Tirmizî, Salât 131 (178); Ebu Dâvud, Salât 11 (442); Nesâî, Mevâkît 52, 53 (2, 293, 294).</ref>
* Kim -din- kardeşinin ırz ve namusunu onu gıybet edene karşı savunursa, Allah da kıyamet günü o kimseyi cehennemden korur.<ref>Tirmizî, Birr 20, IV, 327</ref>
: ''Buhârî, Mevakîtu's-Salât 37; Müslim, Mesâcid 314 (684); Tirmizî, Salât 131 (178); Ebu Dâvud, Salât 11 (442); Nesâî, Mevâkît 52, 53 (2, 293, 294).''
* Kim -din- kardeşinin ırz ve namusunu onu gıybet edene karşı savunursa, Allah da kıyamet günü o kimseyi cehennemden korur.
: ''Tirmizî, Birr 20, IV, 327''
* Kim bir kavme benzemeye çalışırsa, o onlardandır.
* Kim bir kavme benzemeye çalışırsa, o onlardandır.
* Kim bir [[oruç]]luya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple [[oruç]]lunun sevabından hiçbir eksilme olmaz.
* Kim bir [[oruç]]luya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple [[oruç]]lunun sevabından hiçbir eksilme olmaz.
* Kim bir kavme misafir olursa, onlar müsaade etmedikçe (nafile) oruç tutmasın.
* Kim bir kavme misafir olursa, onlar müsaade etmedikçe ''[nafile ç.n.]'' oruç tutmasın.
* Kim bir mü'mini kasten öldürürse, cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemdir.
* Kim bir mü'mini kasten öldürürse, cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemdir.
* Kim gaza yapmadan ve içinde gaza yapma isteğini konuşturmadan ölürse, münafıklıktan bir çeşit üzere olur.
* Kim gaza yapmadan ve içinde gaza yapma isteğini konuşturmadan ölürse, münafıklıktan bir çeşit üzere olur.
* Kim orucu fecirden önce niyetle (kesin kılmazsa) onun orucu yoktur.
* Kim orucu fecirden önce niyetlemezse ''[kesin kılmazsa]'' onun orucu yoktur.
* Kim oruçlu olduğu halde unutur ve yerse veya içerse orucunu tamamlasın. Çünkü ona Allah yedirip içirmiştir.
* Kim oruçlu olduğu halde unutur ve yerse veya içerse orucunu tamamlasın. Çünkü ona Allah yedirip içirmiştir.
* Kim Kadir Gecesi'nde inanarak, ihlas ile o geceyi ibadetle geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır.
* Kim Kadir Gecesi'nde inanarak, ihlas ile o geceyi ibadetle geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır.
* Kim kendiliğinden kusacak olursa, üzerine kaza gerekmez. Kim de isteyerek kusarsa orucunu kaza etsin.
* Kim kendiliğinden kusacak olursa, üzerine kaza gerekmez. Kim de isteyerek kusarsa orucunu kaza etsin.
* Kim kölesi ile yüz okiyye üzerinden mükâtebe yapsa da, kölesi, bunun on okiyyesi hariç hepsini ödese, yine de köledir.
* Kim kölesi ile yüz okiyye üzerinden mükâtebe yapsa da, kölesi, bunun on okiyyesi hariç hepsini ödese, yine de köledir.<ref>Ebû Davud, Itk 1 (3927); Tirmizi, Büyu' 35 (1260); İbnu Mace, Itk 3 (2519).</ref>
* Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.<ref>Müslim, Îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248.</ref>
: ''Ebû Davud, Itk 1 (3927); Tirmizi, Büyu' 35 (1260); İbnu Mace, Itk 3 (2519).''
* Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.
: ''Müslim, Îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248.''
* Kim mahlûkun rızasını, Halıkın gazabıyla kazanmaya çalışırsa, Allah-u Teala o mahluku ona musallat eder.
* Kim mahlûkun rızasını, Halıkın gazabıyla kazanmaya çalışırsa, Allah-u Teala o mahluku ona musallat eder.
* Kim malı olan bir köle azat ederse, kölenin malı kendisinin olur, yeter ki efendisi bu hususta bir şart koşmamış olsun.
* Kim malı olan bir köle azat ederse, kölenin malı kendisinin olur, yeter ki efendisi bu hususta bir şart koşmamış olsun.<ref>Ebû Davud, Itk 11 (3962); İbnu Mace, Itk 8 (2629).</ref>
: ''Ebû Davud, Itk 11 (3962); İbnu Mace, Itk 8 (2629).''
* Kim üzerinde ramazan ayının orucu olduğu halde ölecek olursa, (ölünün velisi) her bir gün yerine, bir fakire yiyecek versin.
* Kim üzerinde ramazan ayının orucu olduğu halde ölecek olursa, (ölünün velisi) her bir gün yerine, bir fakire yiyecek versin.
* Kim yalanı ve onunla ameli terk etmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur.
* Kim yalanı ve onunla ameli terk etmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur.
46. satır: 39. satır:
* Kişi din kardeşine kâfirlik isnat ederse, bu isnat ikisinden birine döner.
* Kişi din kardeşine kâfirlik isnat ederse, bu isnat ikisinden birine döner.
* Kişi malı, hanımı ve çocuğuyla imtihan edilir.
* Kişi malı, hanımı ve çocuğuyla imtihan edilir.
* Kişinin dünya ve ahiretine faydası olmayan şeyleri terk etmesi, İslâm'ının güzelliğinden ileri gelir.
* Kişinin dünya ve ahiretine faydası olmayan şeyleri terk etmesi, İslâm'ının güzelliğinden ileri gelir.<ref>Tirmizi, Zühd 11, 2318, 2319</ref>
* Kişi, önüne semer kaşı kadar bir şey bırakmadan namaz kılarsa; ''[önünden geçtiği takdirde]'' siyah köpek, kadın, eşek namazını bozar.<ref>Müslim, Salat 265 (510); Ebû Davud, Salat 110 (702); Tirmizi, Salat 253 (338); Nesai, Kıble 7.</ref>
: ''Tirmizi, Zühd 11, 2318, 2319''
* Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.<ref>Buhârî, İlm, 12; Müslim, Cihâd, 6.</ref>
* Kişi, önüne semer kaşı kadar bir şey bırakmadan namaz kılarsa; (önünden geçtiği takdirde) siyah köpek, kadın, eşek namazını bozar.
* Konstantiniyye ''[ [[İstanbul]] ]'' bir gün elbet fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan ve onun askeri ne güzel askerdir.
: ''Müslim, Salat 265 (510); Ebû Davud, Salat 110 (702); Tirmizi, Salat 253 (338); Nesai, Kıble 7.''
* Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.
: ''Buhârî, İlm, 12; Müslim, Cihâd, 6.''
* Konstantiniyye ([[İstanbul]]) bir gün elbet fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan ve onun askeri ne güzel askerdir.
* Koşarak yürümek mü’min’in değerini yok eder.
* Koşarak yürümek mü’min’in değerini yok eder.
* Köleyi ölme anında azat edenin misali, doyduğu zaman hediyede bulunan adam gibidir.
* Köleyi ölme anında azat edenin misali, doyduğu zaman hediyede bulunan adam gibidir.<ref>Ebû Davud, Itk 15 (3968); Tirmizi, Vesaya 7 (2124).</ref>
: ''Ebû Davud, Itk 15 (3968); Tirmizi, Vesaya 7 (2124).''
* Kötü [[ahlak]]lılık, uğursuzluktur.
* Kötü [[ahlak]]lılık, uğursuzluktur.
* Kur'an-ı Kerîm'i müslüman nesillere öğretmek, Kur'an'ın korunması konusunda onlara mes'uliyetlerini hissettirmek, ona dil uzatanlara karşı müdafaa görevini yerine getirmek, her Müslümanın vazifesidir.
* Kur'an-ı Kerîm'i müslüman nesillere öğretmek, Kur'an'ın korunması konusunda onlara mes'uliyetlerini hissettirmek, ona dil uzatanlara karşı müdafaa görevini yerine getirmek, her Müslümanın vazifesidir.
* Kur’an’ın haram kıldığını, helal sayan bir kimse, Kur’an’a inanmamıştır.
* Kur’an’ın haram kıldığını, helal sayan bir kimse, Kur’an’a inanmamıştır.
* Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.
* Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.<ref>Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, Edeb, 66.</ref>

: ''Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, Edeb, 66.''
==Kaynakça==
{{Kaynakça}}

14.10, 7 Ağustos 2015 tarihindeki hâli

Kendisinde ruh olan hiçbir canlıyı hedef ittihaz etmeyin.
  • Kadere iman, Allah’ın birliği [tevhid ç.n.] inancı ile irtibatlıdır.
  • Kalbinden tam bir sadakatle Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in de Allah'ın resûlü olduğuna şehadet eden bir kimseyi Allah, cehennem ateşine haram kılar.
  • Kardeşini bir günahından dolayı ayıplayan kişi, günahı işlemedikçe ölmez.
  • Kavimler layık oldukları şekilde yönetilirler.
  • Kendisinde ruh olan hiçbir canlıyı [atışlarınıza] hedef ittihaz etmeyin.[1]
  • Kendisini fakir gösteren kimse, fakirleşir.
  • Kıyamet günü cehennem, yetmiş bin yuları olduğu halde getirilir. Her yularında, onu çeken yetmiş bin melek vardır.[2]
  • Kıyamet gününde Allah, kullarından birini çağırır, huzurunda durdurarak malının hesabını sorduğu gibi, makamının da hesabını sorar.
  • Kıyamet gününde bilginlerin mürekkebi şehitlerin kanıyla tartılır.
  • Kıyamete yakın Müslümanlar içinde en az bulunacak şey; helal para ile kendisine güvenilecek arkadaştır.
  • Kim Allah’ı gazaplandırmakla bir güç sahibini hoşnut ederse, Allah’ın dininden çıkmış olur.
  • Kim Allah Teala yolunda bir gün oruç tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek kılar.
  • Kim Allah ile kendisinin arasını düzeltir, güzel yaparsa; Allah da onun, insanlarla arasını düzeltir, güzel yapar. Kim iç dünyasını [kalbini, niyetini] düzeltirse, Allah da onun dışını [davranışlarını] düzeltir.
  • Kim Allah yolunda bir askerin teçhizatını temin ederse bizzat gaza yapmış olur. Kim, gazaya çıkan bir askerin geride kalan âilesine hayırlı himayede bulunursa gaza yapmış olur.[3]
  • Kim benim sünnetimi diriltirse [ihya ederse ve yaşamında tatbik ederse] beni sevmiş olur. Beni seven de benimle beraber cennettedir.
  • Kim bir hayırlı işi yapmaya yönelirse, onu yapan kadar mükâfat alır.
  • Kim bir namaz unutacak olursa hatırlayınca derhal kılsın. Unutulan namazın bundan başka kefareti yoktur.[4]
  • Kim -din- kardeşinin ırz ve namusunu onu gıybet edene karşı savunursa, Allah da kıyamet günü o kimseyi cehennemden korur.[5]
  • Kim bir kavme benzemeye çalışırsa, o onlardandır.
  • Kim bir oruçluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple oruçlunun sevabından hiçbir eksilme olmaz.
  • Kim bir kavme misafir olursa, onlar müsaade etmedikçe [nafile ç.n.] oruç tutmasın.
  • Kim bir mü'mini kasten öldürürse, cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemdir.
  • Kim gaza yapmadan ve içinde gaza yapma isteğini konuşturmadan ölürse, münafıklıktan bir çeşit üzere olur.
  • Kim orucu fecirden önce niyetlemezse [kesin kılmazsa] onun orucu yoktur.
  • Kim oruçlu olduğu halde unutur ve yerse veya içerse orucunu tamamlasın. Çünkü ona Allah yedirip içirmiştir.
  • Kim Kadir Gecesi'nde inanarak, ihlas ile o geceyi ibadetle geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır.
  • Kim kendiliğinden kusacak olursa, üzerine kaza gerekmez. Kim de isteyerek kusarsa orucunu kaza etsin.
  • Kim kölesi ile yüz okiyye üzerinden mükâtebe yapsa da, kölesi, bunun on okiyyesi hariç hepsini ödese, yine de köledir.[6]
  • Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.[7]
  • Kim mahlûkun rızasını, Halıkın gazabıyla kazanmaya çalışırsa, Allah-u Teala o mahluku ona musallat eder.
  • Kim malı olan bir köle azat ederse, kölenin malı kendisinin olur, yeter ki efendisi bu hususta bir şart koşmamış olsun.[8]
  • Kim üzerinde ramazan ayının orucu olduğu halde ölecek olursa, (ölünün velisi) her bir gün yerine, bir fakire yiyecek versin.
  • Kim yalanı ve onunla ameli terk etmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur.
  • Kişi arkadaşının dini üzeredir. O halde sizden birisi kiminle arkadaşlık yaptığına dikkat etsin. Kişi sevdiği ile beraber(haşrolunacaktır)dir.
  • Kişi din kardeşine kâfirlik isnat ederse, bu isnat ikisinden birine döner.
  • Kişi malı, hanımı ve çocuğuyla imtihan edilir.
  • Kişinin dünya ve ahiretine faydası olmayan şeyleri terk etmesi, İslâm'ının güzelliğinden ileri gelir.[9]
  • Kişi, önüne semer kaşı kadar bir şey bırakmadan namaz kılarsa; [önünden geçtiği takdirde] siyah köpek, kadın, eşek namazını bozar.[10]
  • Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.[11]
  • Konstantiniyye [ İstanbul ] bir gün elbet fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan ve onun askeri ne güzel askerdir.
  • Koşarak yürümek mü’min’in değerini yok eder.
  • Köleyi ölme anında azat edenin misali, doyduğu zaman hediyede bulunan adam gibidir.[12]
  • Kötü ahlaklılık, uğursuzluktur.
  • Kur'an-ı Kerîm'i müslüman nesillere öğretmek, Kur'an'ın korunması konusunda onlara mes'uliyetlerini hissettirmek, ona dil uzatanlara karşı müdafaa görevini yerine getirmek, her Müslümanın vazifesidir.
  • Kur’an’ın haram kıldığını, helal sayan bir kimse, Kur’an’a inanmamıştır.
  • Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.[13]

Kaynakça

  1. Müslim, Sayd 58 (1957); Tirmizi, Sayd 1 (1475); Nesâî, Dahâya 41 (7, 238, 239).
  2. Müslim, Cennet 29 (2842); Tirmizi, Cehennem 1 (2576).
  3. Buharî, Cihâd 38; Müslim, Emâret 135, 136 (1899); Ebû Davud, Cihâd 21 (2509); Tirmizî, Fedâilu'l-Cihâd 6 (1628); Nesâî, Cihâd 44 (6, 46).
  4. Buhârî, Mevakîtu's-Salât 37; Müslim, Mesâcid 314 (684); Tirmizî, Salât 131 (178); Ebu Dâvud, Salât 11 (442); Nesâî, Mevâkît 52, 53 (2, 293, 294).
  5. Tirmizî, Birr 20, IV, 327
  6. Ebû Davud, Itk 1 (3927); Tirmizi, Büyu' 35 (1260); İbnu Mace, Itk 3 (2519).
  7. Müslim, Îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248.
  8. Ebû Davud, Itk 11 (3962); İbnu Mace, Itk 8 (2629).
  9. Tirmizi, Zühd 11, 2318, 2319
  10. Müslim, Salat 265 (510); Ebû Davud, Salat 110 (702); Tirmizi, Salat 253 (338); Nesai, Kıble 7.
  11. Buhârî, İlm, 12; Müslim, Cihâd, 6.
  12. Ebû Davud, Itk 15 (3968); Tirmizi, Vesaya 7 (2124).
  13. Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, Edeb, 66.