Türkçe atasözleri/A: Revizyonlar arasındaki fark

Vikisöz, özgür söz dizini
[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Fuzûlî (mesaj | katkılar)
kDeğişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
4. satır: 4. satır:


[[Resim:Flag of Turkey.svg|thumb|100px|Türkiye‎]]
[[Resim:Flag of Turkey.svg|thumb|100px|Türkiye‎]]

* Acemi nalbant gavur eşeğinde öğrenir (Dodurgalar-Çarşı Mah., Tanıskalardan Mehmed Baz). Aynı atasözü Orman Müh. Hüseyin Hacıoğlu (Eskicuma, Bulgaristan) tarafından da ifade edilmiştir. 7.8.2002.
* Aç ayı oynamaz:
* Adam sandım eşeği, alnıma çarptı daşşağı (Burunsuz Aynımahın İbrahim dayı, Dodurgalar, Temmuz 1980)! Beklemediği anda, çiğlik gösteren insan için kullanılır.
* Adamakla mal mı tükenir? (Fatma Özdemir, 67 yaşında).
* Adın ne? Yumuşak... Sert olsa ne yazar? (Mehmed Baz): Elinden ne gelir?
* Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla! Veren el ve attığını vuran yiğit övülmektedir (M. Baz, 1929’lu, 9.1.2006)…
* Ağzına sahip olamayan, başka yerine de sahip olamaz ! (Ömer Açıksöz, 1963’lü, Kalfat-Orta, Çankırı)!
* Akıl mı üstün, para mı üstün (M. Baz, 10.4.1994) ?
* Akıllı deliye söyletirmiş (Mehmed Baz):
* Akılsız dosttan akıllı düşman iyidir (yeğdir): Ahmak dostun vereceği zararı akıllı düşman veremez sözü ile yaklaşık aynı anlamda.
* Akşamın hayrından sabahın şerri (Pilavcılardan F. Dağdaş, Dodurgalar)... İşe sabah başlamayı öğütleyen bir atasözüdür.
* Akşamın işine gündüz gülermiş (Pilavcılardan F. Dağdaş, Dodurgalar)! Akşam karanlığında sağlıklı iş yapılmaz anlamında.
* Alacağını alamayan, vereceğini veremez (Fatmana Dağdaş): Hesabını bilemeyen çözüm üretemez.
* Alet işler el övünür, talih işler kul övünür! Dilimizde “alet işler el övünür, talih işler kul övünür“ diye bir söz var. Bu sözün alet bahsinde tuttuğu yer günümüzde alabildiğine genişliyor (Mustafa Kutlu, 3.5.2006, Yeni Şafak, s. 15).
* Alışkanlık, gavurluktan zordur (Mehmed Baz, 3. 11. 2005)! Alışkanlıktan kurtulmak, gavurluktan kurtulup İslam’a dönmekten zordur anlamında...
* Alışkın olmayan götte don durmaz! Yöremizde kullanılan “Alışmadık götte don durmaz!” atasözü ile aynı anlamdadır.
* Alışmadık götte don durmaz (Pilavcılardan F. Dağdaş, Dodurgalar)! Atasözü ile aynı anlamdaki diğer alıntı atasözü aşağıda verilmiştir.
“Alışkın olmayan göt’de don durmaz!” (7.12.2006, 1974’lü Fahri ÖZDEMİR’den naklen Celil Yaman, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu)!
* Alışmış, kudurmuştan beterdir (Mehmed Baz, 3. 11. 2005)!
* Allahümme ferden, sen sakla Allah’ım topalla körden (F. Dağdaş, Aralık-1980)! Bazı aza noksanlıklarında Allah’ın takdirinin yerindeliği vurgulanmıştır. Bu atasözünde de benzer bir yaklaşım görülmektedir.
* Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste:
* Altın, yere düşmekle pul olmaz (F. Dağdaş, Aralık 1984)!
* Altına küçük demişler imiş, fiatı büyük demiş (F. Dağdaş, Eylül 1983)!
* Altından yel geçen mala, malım var dememeliymiş (Fatmana Dağdaş): Hayvan ve araba gibi mal varlığından ziyade toprak sahibi olmayı öğütleyen bir atasözüdür.
* Amirin eşekse binme! Tut, çilbirinden çek! Akıllı bir yol izle. İdare etmeyi öğren! anlamında (M. Baz, 1929’lu, 9.1.2006)…
* Anam babam kesem!..
Elimi soksam soksam yesem!.. Çalışmadan, ailenin hazırını harcamaya devam edenleri tarif etmektedir.
* Anamı yoldan çıkaran kadı, davaya kimden gideyim? (F. Dağdaş):
* Anasına bak kızını al, kıyısına bak bezini al (Fatmana Dağdaş):
* Aptal ata binince bey oldum sanır (Resul Tosun ): Kendini beğenmişleri tanımlamada kullanılır. ...Yeter ki kimse demokrasiyi halk iradesinin dışında aramasın. Kendini beğenene “Aptal ata binince bey oldum sanır.” derler.
* Arap eli öpmekle Arap olunmaz (F. Dağdaş, Aralık 1979)!
* Arap eli öpmekle dudak kara olmaz (F. Dağdaş, Aralık 1979)! Bazen minnet edebilirsin.
* Armudu farıdan aşıymış, insanı farıdan eşiymiş (Said Ay’dan F. Dağdaş): İnsanı eşi ihtiyarlatır anlamında...
* Asıl azmaz bal kokmaz, kokarsa yağ kokar: Aslına rücü etmek anlamında.
* Aslan yatağından, şahan oturağından belli olur (Fatmana Dağdaş):
* Aslandan korkulur bağlı bile olsa (Resul Tosun, Mayıs 1999, M. Gazete):
* Aslını inkar eden, haramzade olur (F. Dağdaş, Aralık 1979)!
* Aşağıdan çıkarsa kışa, yukarıdan çıkars boşa (F. Dağdaş)…! Bulutlar gün batıdan, rakımı düşük olan aşağıdan, Köyceğiz istikametinden, Dalaman Çayı (Gireniz deresi) istikametinden gelirse yağışa, kışa işarettir. Doğudan (yukarıdan), Burdur Gölü istikametinden bulutlar belirirse yoğun yağmur, kış olmaz anlamındadır.
* At bir dizginde, öküz bir çizide belli olur (F. DAĞDAŞ, Nisan 1980)... Soylu olan, işinde belli olur.
* At görmediysen, bokundan da mı atlamadın! Aşina değilsen, o konuda çözüm üretmek için gerekli ipuçlarını da mı kullanamıyorsun anlamında (Celil Yaman, Ulus-Bartın, 31.07.2007)...
* At, avrat ömrü uzatır (F. DAĞDAŞ, Aralık 1980)...
* Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler (Resul Tosun ): ... Şeyh Edebali Osman Bey’e nasihatının sonunda diyor ki: “Haklı olduğunda kavgadan korkma! Bilesin ki, atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler!”
* Atlıya selam kelam, eşekliye sonra gine gelem (F. Dağdaş, 9.2.2000): Kişiye göre hürmet gösterilir anlamında.
* Atmaya niyeti olmayan Kürt, taşın büyüğüne sarılır (25.6.1997) :
* Avradın dolaşığı, akşamdan sabaha kor bulaşığı (Fatma Uğur, 1972'li, Akseki-Kuyucak’lı, 6.9.2007)! “Karının dolaşığı, akşamdan kor bulaşığı” (Fatmana Dağdaş, Dodurgalar)! atasözü ile aynı anlamda…
* Ay buluttan çıksın da gör, ayva tüyünü atsın da gör (F. Dağdaş, 1984): Daha yeni doğan çocuk hakkında konuşmak erken, biraz büyüsün, serpilsin, ondan sonra bakın siz onun güzelliğine, yaratılışındaki mükemmelliğe anlamında.
* Ayaklar ıslanmadan balık tutulmaz (Sinem Gökdemir, 1985’li, Borçka-Camili (Macaheli), 24 Mayıs 2006)! “Emekte biter yumak !” atasözü ile benzer anlamda…
* Ayırıcı gelmiş, seçici gelmiş. Orta yere sıçıcı gelmiş (F. Dağdaş, 04. 1980): Pişmiş aşa su katan, işi bozan kişiyi tanımlar.
* Az yetmez, çok artmaz (Mehmed Baz):


* Aba vakti aba, yaba vakti yaba alan yanılmaz.
* Aba vakti aba, yaba vakti yaba alan yanılmaz.

07.44, 14 Eylül 2007 tarihindeki hâli


Türkiye‎
  • Acemi nalbant gavur eşeğinde öğrenir (Dodurgalar-Çarşı Mah., Tanıskalardan Mehmed Baz). Aynı atasözü Orman Müh. Hüseyin Hacıoğlu (Eskicuma, Bulgaristan) tarafından da ifade edilmiştir. 7.8.2002.
  • Aç ayı oynamaz:
  • Adam sandım eşeği, alnıma çarptı daşşağı (Burunsuz Aynımahın İbrahim dayı, Dodurgalar, Temmuz 1980)! Beklemediği anda, çiğlik gösteren insan için kullanılır.
  • Adamakla mal mı tükenir? (Fatma Özdemir, 67 yaşında).
  • Adın ne? Yumuşak... Sert olsa ne yazar? (Mehmed Baz): Elinden ne gelir?
  • Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla! Veren el ve attığını vuran yiğit övülmektedir (M. Baz, 1929’lu, 9.1.2006)…
  • Ağzına sahip olamayan, başka yerine de sahip olamaz ! (Ömer Açıksöz, 1963’lü, Kalfat-Orta, Çankırı)!
  • Akıl mı üstün, para mı üstün (M. Baz, 10.4.1994) ?
  • Akıllı deliye söyletirmiş (Mehmed Baz):
  • Akılsız dosttan akıllı düşman iyidir (yeğdir): Ahmak dostun vereceği zararı akıllı düşman veremez sözü ile yaklaşık aynı anlamda.
  • Akşamın hayrından sabahın şerri (Pilavcılardan F. Dağdaş, Dodurgalar)... İşe sabah başlamayı öğütleyen bir atasözüdür.
  • Akşamın işine gündüz gülermiş (Pilavcılardan F. Dağdaş, Dodurgalar)! Akşam karanlığında sağlıklı iş yapılmaz anlamında.
  • Alacağını alamayan, vereceğini veremez (Fatmana Dağdaş): Hesabını bilemeyen çözüm üretemez.
  • Alet işler el övünür, talih işler kul övünür! Dilimizde “alet işler el övünür, talih işler kul övünür“ diye bir söz var. Bu sözün alet bahsinde tuttuğu yer günümüzde alabildiğine genişliyor (Mustafa Kutlu, 3.5.2006, Yeni Şafak, s. 15).
  • Alışkanlık, gavurluktan zordur (Mehmed Baz, 3. 11. 2005)! Alışkanlıktan kurtulmak, gavurluktan kurtulup İslam’a dönmekten zordur anlamında...
  • Alışkın olmayan götte don durmaz! Yöremizde kullanılan “Alışmadık götte don durmaz!” atasözü ile aynı anlamdadır.
  • Alışmadık götte don durmaz (Pilavcılardan F. Dağdaş, Dodurgalar)! Atasözü ile aynı anlamdaki diğer alıntı atasözü aşağıda verilmiştir.

“Alışkın olmayan göt’de don durmaz!” (7.12.2006, 1974’lü Fahri ÖZDEMİR’den naklen Celil Yaman, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu)!

  • Alışmış, kudurmuştan beterdir (Mehmed Baz, 3. 11. 2005)!
  • Allahümme ferden, sen sakla Allah’ım topalla körden (F. Dağdaş, Aralık-1980)! Bazı aza noksanlıklarında Allah’ın takdirinin yerindeliği vurgulanmıştır. Bu atasözünde de benzer bir yaklaşım görülmektedir.
  • Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste:
  • Altın, yere düşmekle pul olmaz (F. Dağdaş, Aralık 1984)!
  • Altına küçük demişler imiş, fiatı büyük demiş (F. Dağdaş, Eylül 1983)!
  • Altından yel geçen mala, malım var dememeliymiş (Fatmana Dağdaş): Hayvan ve araba gibi mal varlığından ziyade toprak sahibi olmayı öğütleyen bir atasözüdür.
  • Amirin eşekse binme! Tut, çilbirinden çek! Akıllı bir yol izle. İdare etmeyi öğren! anlamında (M. Baz, 1929’lu, 9.1.2006)…
  • Anam babam kesem!..

Elimi soksam soksam yesem!.. Çalışmadan, ailenin hazırını harcamaya devam edenleri tarif etmektedir.

  • Anamı yoldan çıkaran kadı, davaya kimden gideyim? (F. Dağdaş):
  • Anasına bak kızını al, kıyısına bak bezini al (Fatmana Dağdaş):
  • Aptal ata binince bey oldum sanır (Resul Tosun ): Kendini beğenmişleri tanımlamada kullanılır. ...Yeter ki kimse demokrasiyi halk iradesinin dışında aramasın. Kendini beğenene “Aptal ata binince bey oldum sanır.” derler.
  • Arap eli öpmekle Arap olunmaz (F. Dağdaş, Aralık 1979)!
  • Arap eli öpmekle dudak kara olmaz (F. Dağdaş, Aralık 1979)! Bazen minnet edebilirsin.
  • Armudu farıdan aşıymış, insanı farıdan eşiymiş (Said Ay’dan F. Dağdaş): İnsanı eşi ihtiyarlatır anlamında...
  • Asıl azmaz bal kokmaz, kokarsa yağ kokar: Aslına rücü etmek anlamında.
  • Aslan yatağından, şahan oturağından belli olur (Fatmana Dağdaş):
  • Aslandan korkulur bağlı bile olsa (Resul Tosun, Mayıs 1999, M. Gazete):
  • Aslını inkar eden, haramzade olur (F. Dağdaş, Aralık 1979)!
  • Aşağıdan çıkarsa kışa, yukarıdan çıkars boşa (F. Dağdaş)…! Bulutlar gün batıdan, rakımı düşük olan aşağıdan, Köyceğiz istikametinden, Dalaman Çayı (Gireniz deresi) istikametinden gelirse yağışa, kışa işarettir. Doğudan (yukarıdan), Burdur Gölü istikametinden bulutlar belirirse yoğun yağmur, kış olmaz anlamındadır.
  • At bir dizginde, öküz bir çizide belli olur (F. DAĞDAŞ, Nisan 1980)... Soylu olan, işinde belli olur.
  • At görmediysen, bokundan da mı atlamadın! Aşina değilsen, o konuda çözüm üretmek için gerekli ipuçlarını da mı kullanamıyorsun anlamında (Celil Yaman, Ulus-Bartın, 31.07.2007)...
  • At, avrat ömrü uzatır (F. DAĞDAŞ, Aralık 1980)...
  • Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler (Resul Tosun ): ... Şeyh Edebali Osman Bey’e nasihatının sonunda diyor ki: “Haklı olduğunda kavgadan korkma! Bilesin ki, atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler!”
  • Atlıya selam kelam, eşekliye sonra gine gelem (F. Dağdaş, 9.2.2000): Kişiye göre hürmet gösterilir anlamında.
  • Atmaya niyeti olmayan Kürt, taşın büyüğüne sarılır (25.6.1997) :
  • Avradın dolaşığı, akşamdan sabaha kor bulaşığı (Fatma Uğur, 1972'li, Akseki-Kuyucak’lı, 6.9.2007)! “Karının dolaşığı, akşamdan kor bulaşığı” (Fatmana Dağdaş, Dodurgalar)! atasözü ile aynı anlamda…
  • Ay buluttan çıksın da gör, ayva tüyünü atsın da gör (F. Dağdaş, 1984): Daha yeni doğan çocuk hakkında konuşmak erken, biraz büyüsün, serpilsin, ondan sonra bakın siz onun güzelliğine, yaratılışındaki mükemmelliğe anlamında.
  • Ayaklar ıslanmadan balık tutulmaz (Sinem Gökdemir, 1985’li, Borçka-Camili (Macaheli), 24 Mayıs 2006)! “Emekte biter yumak !” atasözü ile benzer anlamda…
  • Ayırıcı gelmiş, seçici gelmiş. Orta yere sıçıcı gelmiş (F. Dağdaş, 04. 1980): Pişmiş aşa su katan, işi bozan kişiyi tanımlar.
  • Az yetmez, çok artmaz (Mehmed Baz):
  • Aba vakti aba, yaba vakti yaba alan yanılmaz.
  • Abanın kadri, yağmurda bilinir.
  • Abdal abdalın ne umduğunu, ne bulduğunu ister.
  • Abdal ata binmiş bey oldum sanmış.
  • Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz.
  • Abdala "kar yağıyor" demişler, "titremeye hazırım" demiş.
  • Abdalın arkadaşlığı yol görününceye kadardır.
  • Abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır.
  • Abdestsiz sofuya namaz dayanmaz.
  • Acele giden ecele gider.
  • Acele işe, şeytan karışır. Vikisözlük'e bağlantı
  • Acele yürüyen yolda kalır.
  • Acemi katır kapı önünde yük indirir. Vikisözlük'e bağlantı
  • Acemi marangozun talaşı tahtasından çok olur.
  • Acemi nalbant gibi kâh nalına vurur, kâh mıhına.
  • Acı acıyı bastırır, su sancıyı.
  • Acı patlıcanı kırağı çalmaz.
  • Acı söz insanı dininden çıkarır, tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır.
  • Acıkan doymam, susayan kanmam sanır.
  • Acıkan yanağından, susayan dudağından belli olur.
  • Acındırırsan arsız, acıktırırsan hırsız olur.
  • ayı oynamaz.
  • Aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez.
  • bırakma hırsız edersin, çok söyleme arsız edersin.
  • Aç gözünü, açarlar gözünü.
  • Aç doymam, tok acıkmam sanır.
  • koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur.
  • Aç koynunda azık durmaz.
  • köpek fırın deler.
  • kurt arslana saldırır.
  • tavuk rüyasında kendini buğday ambarında görür.
  • tokun halinden anlamaz.
  • Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış.
  • Açık yaraya kurt düşmez.
  • Açık ağız aç kalmaz.
  • Açık yerde tepecik kendini dağ sanır.
  • Açılan solar, ağlayan güler.
  • Açın imanı olmaz.
  • Açın karnı doyar gözü doymaz.
  • Açlık ile tokluğun arası bir dilim ekmek.
  • Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü.
  • Adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir olsa da çulu.
  • Adam eşeğinden, kadın döşeğinden belli olur.
  • Adam kıtlığında keçiye Abdurrahman Çelebi derler.
  • Adam olana bir söz yeter.
  • Adam sandık eşeği, altına serdik döşeği.
  • Adam yenilmekle marifetli olur, yanılmakla âlim.
  • Adamak kolay, ödemek güçtür.
  • Adamakla mal tükenmez.
  • Adamın iyisi iş başında belli olur.
  • Adı çıkacağına canı çıksın.
  • Adı çıktı dokuza, inmez sekize.
  • Ağaç kökünden yıkılır.
  • Ağaç ne kadar meyve verirse, dalı o kadar yere eğilir.
  • Ağaç ne kadar uzarsa uzasın göğe değmez.
  • Ağaç ne kadar yüksek olsa da yaprakları yere düşer.
  • Ağaç ucuna yel değer, güzel kişiye söz değer.
  • Ağaç yaşken eğilir.
  • Ağaca balta vurmuşlar "sapı bendendir" demiş.
  • Ağaca beşikten mezara kadar muhtacız.
  • Ağaca çıkan keçinin dama çıkan oğlağı olur.
  • Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur.
  • Ağaca dayanma çürür, insana güvenme ölür.
  • Ağacı kurt, insanı dert bitirir.
  • Ağaçlı köyü su basmaz.
  • Ağaçsız memleket duvaksız geline benzer.
  • Ağaçtan maşa, aptaldan paşa olmaz.
  • Ağaran baş, ağlayan göz gizlenmez.
  • Ağır baş iyidir, yenlik olsa uçar.
  • Ağır git ki yol alasın.
  • Ağır kazan geç kaynar.
  • Ağır otur, batman götür.
  • Ağır taş batman döver.
  • Ağır taş yerinden oynamaz.
  • Ağız yemeyince yüz utanmaz.
  • Ağlama ölü için, ağla deli için.
  • Ağlamayan çocuğa meme vermezler.
  • Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.
  • Ağlayak da gözden mi olak?
  • Ağlayanın malından gülene hayır gelmez.
  • Ağrısız baş mezarda olur.
  • Ağustos ayında beyni kaynayanın, zemheride (Zahmarıda) kazanı kaynar.
  • Ağustosta beynin kaynasın, kışın da tencere kaynasın.
  • Ağzı açık ayran delisi.
  • Ağzına bir zeytin verir, ardına tulum tutar.
  • Ağzından bal akıyor.
  • Ah alan unmaz, ah yerde kalmaz.
  • Ahmak misafir, ev sahibini ağırlar.
  • Ak akçe kara gün içindir. Vikisözlük'e bağlantı
  • Ak gün ağartır‚ kara gün karartır.
  • Ak ile kara dere kenarında belli olur.
  • Ak koyunun kara kuzusu da olur.
  • Ak köpeğe koyun diye sarılma.
  • Akan su yosun tutmaz.
  • Akan su, pis tutmaz.
  • Akçe bulsam, çıkı yok.
  • Akıl, akıldan üstündür.
  • Akıl para ile satılmaz.
  • Akıl yaşta değil baştadır.
  • Akıl yiğide sermayedir.
  • Akılı olmayana neylesin sakal, kayışı tarladan götürür çakal.
  • Akıllı düşünene kadar, deli oğlunu evermiş, torunu olmuş.
  • Akıllı olan katar katar yer, akılsız olan satar satar yer.
  • Akılsız başın cezasını ayaklar çeker.
  • Akılsız köpeği yol kocatır.
  • Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü.
  • Akıntıya kürek çekme, kurak yere ekin ekme.
  • Akranıyla konuşmayanın sesi, semadan gelir.
  • Akşam gelen misafirin, yiyeceği bulgur sıkısı, yatacağı ahır sekisi.
  • Akşamın hayrından sabahın şerri iyidir.
  • Al elmaya taş atan çok olur.
  • Al malın iyisini çekme kaygısını.
  • Al yakışırken, el bakışırken.
  • Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını orantıya vurursun.
  • Alçak tavuk kendini ferik gösterir.
  • Alışmış kudurmuştan beterdir.
  • Alim unutmuş, kalem unutmamış.
  • Allah aptala eşeğini kaybettirir, sonra buldurup sevindirir(miş).
  • Allah dağına göre kar verir.
  • Allah şaşırttı mı, dayıya hala dedirtirmiş.
  • Allı yelek, pullu yelek, canfes neye gerek?
  • Alma el kızının ahını, gökten indirir şahini.
  • Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste.
  • Alma mazlumun ahını, gökden indirir şahını
  • Almadan vermek Allah'a mahsustur.
  • Almak kolay ödemek zordur.
  • Altın anahtar, her kapıyı açar.
  • Altın eşik, ağaç eşiğe muhtaçtır.
  • Altın kılıç demir kapıyı açar.
  • Altın yere düşmekle pul olmaz..
  • Altının değerini sarraf bilir.
  • Ana gibi yâr, Bağdat gibi diyar olmaz.
  • Anan gibi saç büyüteceğine, baban gibi bıyık büyüt.
  • Anan turp, baban şalgam, sen içinde gülbe şeker.
  • Ananın bastığı yavru incinmez.
  • Ananın bastığı yerde yavru ölmez.
  • Anasına bak kızını al, astarına bak bezini al.
  • Anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al.
  • Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
  • Aptalın karnı doyunca gözü yolda olur.
  • Ar gözden, kâr yüzden anlaşılır.
  • Ar namus hak getire.
  • Arap eli öpmek, dudak karartmaz.
  • Arayan belasını da devasını da bulur.
  • Arayan bulur, inleyen ölür.
  • Arefe günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar.
  • Arı bal yapacak çiçeği bilir.
  • Arı kahrını çekmeyen balın kadrini ne bilir.
  • Arı satmış namusu tell&arirc;la vermiş.
  • Arkadaş dediğinin gölgesinde suç işlenir.
  • Arkadaşını söyle ki, sana kim olduğunu söyleyeyim.
  • Arkalı it kurdu boğar.
  • Armudu sapıyla, üzümü çöpüyle, pekmezi küpüyle.
  • Arpa eken darı biçmez.
  • Arpa ekip buğday bekleme.
  • Asil azmaz, bal kokmaz; kokarsa yağ kokar, onun da aslı ayrandır.
  • Aslan yattığı yerden belli olur.
  • Aslı neyse nesli odur.
  • Aslına çekmeyen haramzadedir.
  • Aslında olan tırnağına getirir.
  • Aslını inkâr eden haramzâdedir.
  • Aslını inkâr edenin nesli gevşek olur.
  • Aş kaşık ile, iş keşik ile.
  • Aş sabahın iş sabahın.
  • Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.
  • Aşk olmayınca meşk olmaz.
  • At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin.
  • At binenin kılıç kuşananındır.
  • At ile avrat yiğidin ikbalindendir.
  • At karnından yiğit burnundan bellidir.
  • At olacak tay yürüyüşünden belli olur.
  • At ölür itlere bayram olur.
  • At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır./
  • At ver hasım ol, kız ver hısım ol.
  • At yedi günde, it yediği günde unutur.
  • At, sahibine göre kişner.
  • Ata binmek bir ayıp, inmek iki ayıp.
  • Ata et, ite ot verilmez.
  • Ata sözü tutmayan, uluya uluya kalır.
  • Ateş düştüğü yeri yakar.
  • Ateş ile barut bir arada olmaz.
  • Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
  • Atı alan Üsküdar'ı geçti.
  • Atılan ok geri dönmez.
  • Atımın anlı sakar, lakabını ele takar.
  • Atın iyisi arkadan gelmez.
  • Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.
  • Atın ölümü arpadan olsun.
  • Atlar tepişirken arada eşekler ezilir.
  • Atlı, itli sığmış, bir çocuk sığmamış.
  • Attan düşen kaba döşek, eşekten düşen kazma kürek.
  • Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür.
  • Attan indi eşeğe bindi.
  • Avradı er zapt etmez, ar zapt eder.
  • Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar.
  • Ay bozmaz, süt kokmaz. Kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür.
  • Ayağa değmedik taş, başa gelmedik iş olmaz.
  • Ayağın sığmayacağı yere baş sokulmaz.
  • Ayağını yorganına göre uzat.
  • Aydan gelen halı üstüne, günde gelen kül üstüne.
  • Ayranım ekşidir diyen olmaz.
  • Az kazanan çok kazanır, çok kazanan hiç kazanır.
  • Az menfaat çok zarara mal olur.
  • Az sabırda, çok keramet vardır. Şablon:Gününsözü
  • Az tamah, çok ziyan getirir.
  • Az veren candan, çok veren maldan verir.
  • Az yaşa, uz yaşa, akıbet gelecek başa.
  • Azan mevlasını da bulur, belasını da.
  • Azı bilmeyen çoğu hiç bilmez.
  • Azıcık aşım, kaygısız başım.
  • Azıksız yola çıkanın, iki gözü el torbasında olur.