Mustafa Kemal Atatürk: Revizyonlar arasındaki fark

Vikisöz, özgür söz dizini
[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k İnanyagiz mesaj tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, Vitruvian tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.
Sae1962 (mesaj | katkılar)
Alfabetik olarak sıralanmaya başlandı (geçici sürüm)
Etiketler: Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
1. satır: 1. satır:
[[Dosya:Atatürk is looking from a train window.jpg|165px|küçükresim|sağ|Ben manevi miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.<ref name=":1">İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeolojisi, İstanbul Üniversitesi Yayınları, 1980, s. 13.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk is looking from a train window.jpg|165px|küçükresim|sağ|Ben manevî miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar.<ref name=":1">İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeolojisi, İstanbul Üniversitesi Yayınları, 1980, s. 13.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk-1930-amongpublic.jpg|165px|küçükresim|Efendiler, bizim milletimiz vatanı için, hürriyeti ve hakimiyeti için fedakar bir halktır; bunu ispat etti.<ref>30 Ağustos Hatıraları, Cumhuriyet, s. 17. (Nurer Uğurlu başkanlığında bir kurul tarafından hazırlanmıştır.)</ref><ref name=":2">Atatürk'ün Bütün Eserleri, 16. cilt, Kaynak Yayınları, s. 288.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk-1930-amongpublic.jpg|165px|küçükresim|Efendiler, bizim milletimiz vatanı için, hürriyeti ve hakimiyeti için fedakâr bir halktır; bunu ispat etti.<ref>30 Ağustos Hatıraları, Cumhuriyet, s. 17. (Nurer Uğurlu başkanlığında bir kurul tarafından hazırlanmıştır.)</ref><ref name=":2">Atatürk'ün Bütün Eserleri, 16. cilt, Kaynak Yayınları, s. 288.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk-23-4-1929-celebrations.jpg|165px|küçükresim|Her şeyden evvel bilgisizliği ortadan kaldırmak lazımdır. Bu sebeple maarif programımızın, maarif siyasetimizin temel taşı, bilgisizliğin giderilmesidir. Bu giderilmedikçe yerimizdeyiz. Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor demektir.<ref name=":3">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 141.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk-23-4-1929-celebrations.jpg|165px|küçükresim|Her şeyden evvel bilgisizliği ortadan kaldırmak lâzımdır. Bu sebeple maarif programımızın, maarif siyasetimizin temel taşı, bilgisizliğin giderilmesidir. Bu giderilmedikçe yerimizdeyiz. Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor demektir.<ref name=":3">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 141.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk-1930-daughter-cropped.jpg|165px|küçükresim|Kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamakların­dan geçeceklerdir. Kadınlar toplum yaşamında erkek­lerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destek­çisi olacaklardır.<ref name=":13">Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, cilt II, 2. baskı, Ankara, s. 85-86.</ref> (Yıl: 1923)]]
[[Dosya:Ataturk-1930-daughter-cropped.jpg|165px|küçükresim|Kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamakların­dan geçeceklerdir. Kadınlar, toplum yaşamında erkek­lerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destek­çisi olacaklardır.<ref name=":13">Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, cilt II, 2. baskı, Ankara, s. 85-86.</ref> (Yıl: 1923)]]
[[Dosya:Atatürk.jpg|165px|küçükresim|Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.<ref name=":4">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 207.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk.jpg|165px|küçükresim|Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir.<ref name=":4">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 207.</ref>]]
[[Dosya:The wedding of Rukiye Erkin.jpg|küçükresim|165px|sağ|İnkılabın temellerini her gün derinleştirmek, desteklemek lazımdır. Birbirimizi aldatmayalım, uygar dünya çok ileridedir. Buna yetişmek, o uygarlık dairesine dahil olmak mecburiyetindeyiz.<ref name=":5">Anıl Çeçen, Atatürk ve Cumhuriyet, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 151.</ref>]]
[[Dosya:The wedding of Rukiye Erkin.jpg|küçükresim|165px|sağ|İnkılabın temellerini her gün derinleştirmek, desteklemek lâzımdır. Birbirimizi aldatmayalım, uygar dünya çok ileridedir. Buna yetişmek, o uygarlık dairesine dahil olmak mecburiyetindeyiz.<ref name=":5">Anıl Çeçen, Atatürk ve Cumhuriyet, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 151.</ref>]]
[[Dosya:Mustafa Kemal Atatürk.jpg|165px|küçükresim|Türk Cumhuriyeti'nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta barış, dünyada barış gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve ilerlemesinde en esaslı etken olsa gerektir.<ref name=":6">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 185.</ref>]]
[[Dosya:Mustafa Kemal Atatürk.jpg|165px|küçükresim|Türk Cumhuriyeti'nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta barış, dünyada barış gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve ilerlemesinde en esaslı etken olsa gerektir.<ref name=":6">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 185.</ref>]]
[[Dosya:OnSogutluYati.jpg|165px|küçükresim|Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. Bu söylediklerim hakikat olduğu gün, senden ve bütün medeni beşeriyetten dileğim şudur: Beni hatırlayınız.<ref name=":7">Atatürk'ün Bütün Eserleri, 26. cilt, Kaynak Yayınları, 1998, s. 268</ref>]]
[[Dosya:OnSogutluYati.jpg|165px|küçükresim|Asla şüphem yoktur ki Türklüğün unutulmuş medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtînin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. Bu söylediklerim hakikat olduğu gün, senden ve bütün medenî beşeriyetten dileğim şudur: Beni hatırlayınız.<ref name=":7">Atatürk'ün Bütün Eserleri, 26. cilt, Kaynak Yayınları, 1998, s. 268</ref>]]
[[Dosya:Atatürk and Kazım Özalp in Ertuğrul Yatch, 1927.jpg|165px|küçükresim|Uygarlık yolunda yürümek ve başarılı olmak, yaşamın şartıdır. Bu yol üzerinde duraklayanlar ya da yol üzerinde ileri değil, geriye bakmak bilgisizliği ve aymazlığında bulunanlar, genel uygarlığın coşkun seli altında boğulmaya mahkûmdur.<ref name=":8">Şerafettin Turan, Mustafa Kemal Atatürk: Kendine Özgü Bir Yaşam ve Kişilik, Bilgi Yayınları, s. 555.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk and Kazım Özalp in Ertuğrul Yatch, 1927.jpg|165px|küçükresim|Uygarlık yolunda yürümek ve başarılı olmak, yaşamın şartıdır. Bu yol üzerinde duraklayanlar ya da yol üzerinde ileri değil, geriye bakmak bilgisizliği ve aymazlığında bulunanlar, genel uygarlığın coşkun seli altında boğulmaya mahkûmdur.<ref name=":8">Şerafettin Turan, Mustafa Kemal Atatürk: Kendine Özgü Bir Yaşam ve Kişilik, Bilgi Yayınları, s. 555.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk-hatreform.jpg|165px|küçükresim|Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale pozitif bilimdir.<ref name=":9">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 131.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk-hatreform.jpg|165px|küçükresim|Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale pozitif bilimdir.<ref name=":9">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 131.</ref>]]
[[Dosya:Mustafa Kemal Atatürk (1936).jpg|165px|küçükresim|İnsanlığın bütününün refahı, açlık ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kıskançlık, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.<ref name=":10">Yekta Güngör Özden, Atatürk ve Hukuk, Anayasa Mahkemesi Yayınları, s. 367.</ref>]]
[[Dosya:Mustafa Kemal Atatürk (1936).jpg|165px|küçükresim|İnsanlığın bütününün refahı, açlık ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları kıskançlık, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.<ref name=":10">Yekta Güngör Özden, Atatürk ve Hukuk, Anayasa Mahkemesi Yayınları, s. 367.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk opens Ankara Museum of Fine Arts and Sculpture.png|165px|küçükresim|Güzel sanatlarda başarı, bütün inkılapların başarıldığının en kesin delilidir. Bunda başarılı olamayan milletlere ne yazıktır. Onlar, bütün başarılarına rağmen uygarlık alanında yüksek insanlık sıfatıyla tanınmaktan daima mahrum kalacaklardır.<ref name=":11">Cevat Abbas Gürer. Cumhuriyet gazetesi, 10. Xl. 1941.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk opens Ankara Museum of Fine Arts and Sculpture.png|165px|küçükresim|Güzel sanatlarda başarı, bütün inkılapların başarıldığının en kesin delilidir. Bunda başarılı olamayan milletlere ne yazıktır. Onlar, bütün başarılarına rağmen uygarlık alanında yüksek insanlık sıfatıyla tanınmaktan daima mahrum kalacaklardır.<ref name=":11">Cevat Abbas Gürer. Cumhuriyet gazetesi, 10. Xl. 1941.</ref>]]
[[Dosya:1932 Mustafa Kemal Etimesgut airport.png|170px|küçükresim|Cumhuriyetçilik ve toplumsal inkılâp, lâiklik ve yenilikseverlik, Türk'ün öz malı ve özelliği haline geldiğini görmek, benim için büyük bir bahtiyarlık olacaktır.<ref name=":12">Kılıç Ali, Atatürk ve Cumhuriyet, Milliyet gazetesi, 2. XI. 1970</ref>]]
[[Dosya:1932 Mustafa Kemal Etimesgut airport.png|170px|küçükresim|Cumhuriyetçilik ve toplumsal inkılâp, lâiklik ve yenilikseverlik, Türk'ün öz malı ve özelliği hâline geldiğini görmek, benim için büyük bir bahtiyarlık olacaktır.<ref name=":12">Kılıç Ali, Atatürk ve Cumhuriyet, Milliyet gazetesi, 2. XI. 1970</ref>]]
[[Dosya:Atatürk Samsun Lisesi'nde ders dinlerken.jpg|165px|küçükresim|Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler uygulamaya geçtiği vakit, Türk Milleti yükselecektir.<ref name=":14">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 161.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk Samsun Lisesi'nde ders dinlerken.jpg|165px|küçükresim|Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler uygulamaya geçtiği vakit Türk Milleti yükselecektir.<ref name=":14">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 161.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk in 1923.jpg|165px|küçükresim|Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, başarı için en hakiki yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır.<ref name=":15">Atatürkçülük, I. Cilt, Genelkurmay Başkanlığı, Millî Eğitim Basımevi, 1984, s. 283.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk in 1923.jpg|165px|küçükresim|Dünya'da her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, başarı için en hakikî yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır.<ref name=":15">Atatürkçülük, I. Cilt, Genelkurmay Başkanlığı, Millî Eğitim Basımevi, 1984, s. 283.</ref>]]
[[Dosya:Mustafa Kemal Ataturk.png|165px|küçükresim|Ulusun yaşamı tehlikeyle karşı karşıya kalmadıkça savaş bir cinayettir.<ref name=":16">Şerafettin Turan, Mustafa Kemal Atatürk: Kendine Özgü Bir Yaşam ve Kişilik, Bilgi Yayınları, s. 597.</ref>]]
[[Dosya:Mustafa Kemal Ataturk.png|165px|küçükresim|Milletin hayatı tehlikeyle karşı karşıya kalmadıkça savaş bir cinayettir.<ref name=":16">Şerafettin Turan, Mustafa Kemal Atatürk: Kendine Özgü Bir Yaşam ve Kişilik, Bilgi Yayınları, s. 597.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk, Resim ve Heykel Müzesi'nde.JPG|165px|küçükresim|Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek yaşayacaktır. Ve Türk milleti güven ve mutluluğun kefili olan ilkelerle, uygarlık yolunda, tereddütsüz yürümeye devam edecektir.<ref name=":17">Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri Cilt III, s. 80.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk, Resim ve Heykel Müzesi'nde.JPG|165px|küçükresim|Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır. Ve Türk milleti güven ve mutluluğun kefili olan ilkelerle uygarlık yolunda tereddütsüz yürümeye devam edecektir.<ref name=":17">Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri Cilt III, s. 80.</ref>]]
[[Dosya:Mustafa Kemal02.jpg|165px|küçükresim|Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar!<ref name=":19">Mazhar Müfit Kansu, Erzurum'dan Ölümüne Kadar Atatürk'le Beraber, Cilt I. Türk Tarih Kurumu Yayınları, s. 172.</ref> (Yıl: 1919)]]
[[Dosya:Mustafa Kemal02.jpg|165px|küçükresim|Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar!<ref name=":19">Mazhar Müfit Kansu, Erzurum'dan Ölümüne Kadar Atatürk'le Beraber, Cilt I. Türk Tarih Kurumu Yayınları, s. 172.</ref> (Yıl: 1919)]]
[[Dosya:Gazi1933.jpg|165px|küçükresim|Yurdumuzu dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız.<ref name=":20">Afet İnan, Tarihten Bugüne, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1970, s. 217.</ref>]]
[[Dosya:Gazi1933.jpg|165px|küçükresim|Yurdumuzu Dünya'nın en mamur ve en medenî memleketleri seviyesine çıkaracağız.<ref name=":20">Afet İnan, Tarihten Bugüne, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1970, s. 217.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk visits a school.jpg|165px|küçükresim|Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküntü vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası hürriyettir.<ref>M. Sunullah Arısoy, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Bize, Hürriyet Vakfı Yayınları, s. 229.</ref>]]
[[Dosya:Ataturk visits a school.jpg|165px|küçükresim|Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküntü vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası hürriyettir.<ref>M. Sunullah Arısoy, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Bize, Hürriyet Vakfı Yayınları, s. 229.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk,Istanbul.jpg|165px|küçükresim|Çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı, bu yaptıklarımın hiç birini yapamazdım.<ref name=":22">Cemal Granda, Atatürkʼün Uşağı İdim, Hürriyet Yayınları, 1973, s. 267.</ref>]]
[[Dosya:Atatürk,Istanbul.jpg|165px|küçükresim|Çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı, bu yaptıklarımın hiç birini yapamazdım.<ref name=":22">Cemal Granda, Atatürkʼün Uşağı İdim, Hürriyet Yayınları, 1973, s. 267.</ref>]]
[[Dosya:Kemal Pasha (c. 1919).jpg|165px|küçükresim|Ben, 1919 yılı mayısı içinde Samsun'a çıktığım gün elimde maddi hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk milletinin soyluluğundan doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete, bu Türk milletine güvenerek işe başladım.<ref name=":23">Pars Tuğlacı, Çağdaş Türkiye, Cilt I, Cem Yayınları, s. 78.</ref>]]
[[Dosya:Kemal Pasha (c. 1919).jpg|165px|küçükresim|Ben, 1919 yılı Mayısı içinde Samsun'a çıktığım gün elimde maddî hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk milletinin soyluluğundan doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevî bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete, bu Türk milletine güvenerek işe başladım.<ref name=":23">Pars Tuğlacı, Çağdaş Türkiye, Cilt I, Cem Yayınları, s. 78.</ref>]]
[[Dosya:Salih Ulku Cevat Abbas Musti Kilic Ali (cropped)2.jpg|165px|küçükresim|Komşularıyla ve bütün devletlerle iyi geçinmek Türkiye siyasetinin esasıdır.<ref name=":18">Sadi Borak & Utkan Kocatürk, Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, 5. cilt, s. 57</ref>]]
[[Dosya:Salih Ulku Cevat Abbas Musti Kilic Ali (cropped)2.jpg|165px|küçükresim|Komşularıyla ve bütün devletlerle iyi geçinmek, Türkiye siyasetinin esasıdır.<ref name=":18">Sadi Borak & Utkan Kocatürk, Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, 5. cilt, s. 57</ref>]]
'''[[w:tr:Mustafa Kemal Atatürk|Mustafa Kemal Atatürk]]''' (1881 – 1938), Türk Kurtuluş Savaşı'nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı.
'''[[w:tr:Mustafa Kemal Atatürk|Mustafa Kemal Atatürk]]''' (1881 – 1938), Türk Kurtuluş Savaşı'nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı.


*Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar!<ref name=":19" /> (Yıl: 1919)
*Akıl ve mantığın halledemeyeceği mesele yoktur.<ref>Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 136.</ref>


*Akıl ve mantığın halledemeyeceği mesele yoktur.<ref>Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 136.</ref>
*Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti'dir.<ref name=":24">Hâkimiyet-i Milliye, 31 Ekim 1933</ref>


*Amerika, Avrupa ve bütün uygarlık dünyası bilmelidir ki Türkiye halkı her uygar ve kabiliyetli millet gibi kayıtsız şartsız hür ve müstakil yaşamaya kesin karar vermiştir. Bu haklı kararı bozmaya yönelik her kuvvet, Türkiye'nin ebedi düşmanı kalır.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 48</ref>
*Amerika, Avrupa ve bütün uygarlık dünyası bilmelidir ki Türkiye halkı her uygar ve kabiliyetli millet gibi kayıtsız şartsız hür ve müstakil yaşamaya kesin karar vermiştir. Bu haklı kararı bozmaya yönelik her kuvvet, Türkiye'nin ebedi düşmanı kalır.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 48</ref>
32. satır: 32. satır:
*Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. Bu söylediklerim hakikat olduğu gün, senden ve bütün medeni beşeriyetten dileğim şudur: Beni hatırlayınız.<ref name=":7" />
*Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. Bu söylediklerim hakikat olduğu gün, senden ve bütün medeni beşeriyetten dileğim şudur: Beni hatırlayınız.<ref name=":7" />


*Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti'dir.<ref name=":24">Hâkimiyet-i Milliye, 31 Ekim 1933</ref>
*Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar!<ref name=":19" /> (Yıl: 1919)


*Ben, 1919 yılı mayısı içinde Samsun'a çıktığım gün elimde maddi hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk milletinin soyluluğundan doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete, bu Türk milletine güvenerek işe başladım.<ref name=":23" />
*Ben, 1919 yılı mayısı içinde Samsun'a çıktığım gün elimde maddi hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk milletinin soyluluğundan doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete, bu Türk milletine güvenerek işe başladım.<ref name=":23" />


*Ben manevi miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.<ref name=":1" />
*Ben manevî miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar.<ref name=":1" />


*Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.<ref name=":4" />
*Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.<ref name=":4" />
52. satır: 52. satır:
*Bütün ilerlemeler, insan fikrinin eseridir. Fikri harekete getirmek, birinci işimiz olmalıdır. Bir kere millet benliğine hakim olsun ve düşünebilsin, yeter! Başlangıçta hatalı düşünse de, az zaman sonra bu hatayı düzeltebilir. Fikir bir kere faaliyete başladı mı, her şey yavaş yavaş düzene girer ve düzelir. Fikrin serbest hareketi ise, ancak bireyin düşündüğünü serbest olarak söylemek, yazmak ve verdiği karara göre her türlü girişimde bulunmak serbestisine sahip olmakla mümkündür.<ref>Kılıç Ali, Atatürk’ün Hususiyetleri, Sel Yayınları, 1955, s. 64</ref>
*Bütün ilerlemeler, insan fikrinin eseridir. Fikri harekete getirmek, birinci işimiz olmalıdır. Bir kere millet benliğine hakim olsun ve düşünebilsin, yeter! Başlangıçta hatalı düşünse de, az zaman sonra bu hatayı düzeltebilir. Fikir bir kere faaliyete başladı mı, her şey yavaş yavaş düzene girer ve düzelir. Fikrin serbest hareketi ise, ancak bireyin düşündüğünü serbest olarak söylemek, yazmak ve verdiği karara göre her türlü girişimde bulunmak serbestisine sahip olmakla mümkündür.<ref>Kılıç Ali, Atatürk’ün Hususiyetleri, Sel Yayınları, 1955, s. 64</ref>


*Büyük devletler kuran ecdadımız büyük ve geniş kapsamlı medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, tetkik etmek Türklüğe ve cihana bildirmek bizim için bir borçtur.<ref>Afet İnan, Mustafa Kemal Atatürk'ten Yazdıklarım, Millî Eǧitim Bakanlığı Devlet Kitapları, s. 36.</ref>
*Büyük devletler kuran ecdadımız büyük ve geniş kapsamlı medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, tetkik etmek Türklüğe ve cihana bildirmek bizim için bir borçtur.<ref>Afet İnan, Mustafa Kemal Atatürk'ten Yazdıklarım, Millî Eǧitim Bakanlığı Devlet Kitapları, s. 36.</ref>


*Cumhuriyet, ahlâkî fazilete dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Sultanlık, korku ve tehdide dayanan bir idaredir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. Sultanlık, korkuya ve tehdide dayandığı için korkak, alçak, sefil ve rezil insanlar yetiştirir. Aradaki fark bunlardan ibarettir.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 231</ref>
*Cumhuriyetçilik ve toplumsal inkılâp, lâiklik ve yenilikseverlik, Türk'ün öz malı ve özelliği haline geldiğini görmek, benim için büyük bir bahtiyarlık olacaktır.<ref name=":12" />


*Cumhuriyetçilik ve toplumsal inkılâp, lâiklik ve yenilikseverlik, Türk'ün öz malı ve özelliği hâline geldiğini görmek, benim için büyük bir bahtiyarlık olacaktır.<ref name=":12" />
*Çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı, bu yaptıklarımın hiç birini yapamazdım.<ref name=":22" />


*Çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı bu yaptıklarımın hiç birini yapamazdım.<ref name=":22" />
*Cumhuriyet ahlaki fazilete dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Sultanlık korku ve tehdide dayanan bir idaredir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. Sultanlık, korkuya ve tehdide dayandığı için korkak, alçak, sefil ve rezil insanlar yetiştirir. Aradaki fark bunlardan ibarettir.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 231</ref>


*Dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir.<ref>Afet İnan, Tarih boyunca Türk Kadının Hak ve Görevleri, Millı̂ Eğitim Basımevi, s. 159.</ref>
*Dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir.<ref>Afet İnan, Tarih boyunca Türk Kadının Hak ve Görevleri, Millı̂ Eğitim Basımevi, s. 159.</ref>


*Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, başarı için en hakiki yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır.<ref name=":15" />
*Dünya'da her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, başarı için en hakikî yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır.<ref name=":15" />

*Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa, kazanılacak başarılar yaşayamaz ve sürekli olamaz.<ref>Afet İnan, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, s. 104</ref>


*Emperyalizm ölüme mahkûmdur.<ref>[http://www.atam.gov.tr/dergi/turkiyenin-kurulus-yillarinda-bir-yabanci-gazetecinin-ankara-yolculugu-ve-ataturkle-gorusmesi Türkiye’nin Kuruluş Yıllarında Bir Yabancı Gazeteci’nin Ankara Yolculuğu ve Atatürk’le Görüşmesi]</ref>
*Emperyalizm ölüme mahkûmdur.<ref>[http://www.atam.gov.tr/dergi/turkiyenin-kurulus-yillarinda-bir-yabanci-gazetecinin-ankara-yolculugu-ve-ataturkle-gorusmesi Türkiye’nin Kuruluş Yıllarında Bir Yabancı Gazeteci’nin Ankara Yolculuğu ve Atatürk’le Görüşmesi]</ref>
71. satır: 69. satır:


*Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler uygulamaya geçtiği vakit, Türk milleti yükselecektir.<ref name=":14" />
*Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler uygulamaya geçtiği vakit, Türk milleti yükselecektir.<ref name=":14" />

*Gerçeği konuşmaktan korkmayınız.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, s. 110</ref>


*Güzel sanatlarda başarı, bütün inkılapların başarıldığının en kesin delilidir. Bunda başarılı olamayan milletlere ne yazıktır. Onlar, bütün başarılarına rağmen uygarlık alanında yüksek insanlık sıfatıyla tanınmaktan daima mahrum kalacaklardır.<ref name=":11" />
*Güzel sanatlarda başarı, bütün inkılapların başarıldığının en kesin delilidir. Bunda başarılı olamayan milletlere ne yazıktır. Onlar, bütün başarılarına rağmen uygarlık alanında yüksek insanlık sıfatıyla tanınmaktan daima mahrum kalacaklardır.<ref name=":11" />

*Her ferdinin son nefesi, Türk ulusunun nefesinin sönmeyeceğini, onun ebedî olduğunu göstermelidir. Yüksel Türk! Senin için yükseklik sınırı yoktur. İşte parola budur.<ref>Atatürk Serisi, 7. sayı, Milli Eğitim Basımevi, s. 42.
</ref>

*Hiçbir tutarlı kanıta dayanmayan birtakım geleneklerin, inanışların korunmasında ısrar eden milletlerin ilerlemesi çok güç olur; belki de hiç olmaz. İlerlemede geleneklerin kayıt ve şartlarını aşamayan milletler, hayatı, akla ve gerçeklere uygun olarak göremez.<ref name=":21" />

*Hiçbir zaman hatırınızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.<ref>Emin Arat, Kemalizm, Ayyıldız Matbaası, s. 124</ref>

*İnkılabın hedefini kavramış olanlar, daima onu korumaya muktedir olacaklardır.<ref>Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 145.</ref>

*İnkılabın temellerini her gün derinleştirmek, desteklemek lazımdır. Birbirimizi aldatmayalım, uygar dünya çok ileridedir. Buna yetişmek, o uygarlık dairesine dahil olmak mecburiyetindeyiz.<ref name=":5" />

*İnsanlığın bütününün refahı, açlık ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kıskançlık, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.<ref name=":10" />

*Kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamakların­dan geçeceklerdir. Kadınlar toplum yaşamında erkek­lerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.<ref name=":13" /> (Yıl: 1923)

*Komşularıyla ve bütün devletlerle iyi geçinmek, Türkiye siyasetinin esasıdır.<ref name=":18" />

*Memleketimizi bir çember içine alıp Dünya ile alakasız yaşayamayız. Aksine yükselmiş, ilerlemiş, medenî bir millet olarak medeniyet düzeyinin üzerinde yaşayacağız. Bu hayat ancak ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise oradan olacağız ve her millet ferdinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart yoktur.<ref name=":21">Seha L. Meray, Su Başlarını Devler Tutmuş: Denemeler, Söyleşiler, Çağdaş Yayınları, s. 103
</ref>

*Millî müdafaamızı, düşmanların bayrakları, babalarımızın ocakları üstünden çekilinceye kadar terk edemeyiz. İstanbul mabetleri etrafında düşman askerleri gezdikçe, öz vatan toprakları üstünden yabancı adamların ayakları çekilmedikçe biz mücadelemizde devam etmeye mecburuz.<ref>Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 99.</ref> (1920)

*Ölmek isteyen bir milleti hiçbir kuvvet kurtaramaz. Türk milleti ölmek istemez; o, daima yaşayacaktır efendiler!<ref>Şevket Aziz Kansu, Türk Dili Dergisi. sayı: 12, 1952. s. 682</ref>

*Siyasî, askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz ve sürekli olamaz.<ref>Afet İnan, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, s. 104</ref>

*Tam bağımsızlık, bizim bugün üzerimize aldığımız görevin özüdür. Bu görev, bütün ulusa ve tarihe karşı yüklenilmiştir.<ref>Nutuk II, s. 623-624</ref>

*Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla temin olunabilir. Ne kadar zengin ve refaha kavuşturulmuş olursa olsun bağımsızlıktan mahrum bir millet uygar insanlık karşısında uşak olmak durumundan yüksek bir davranışa layık olamaz.<ref>Atatürk'ün Bütün Eserleri, 19. cilt, Kaynak Yayınları, s. 30.</ref>

*Türk Cumhuriyeti'nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta barış, dünyada barış gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve ilerlemesinde en esaslı etken olsa gerektir. Buna elimizden geldiği kadar hizmet etmiş ve etmekte bulunmuş olmak bizim için övünülecek bir harekettir.<ref name=":6" />

*Türk esaret kabul etmeyen bir millettir. Türk milleti esir olmamıştır.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 230</ref>

*Türkiye emperyalizme karşı mücadelesiyle iyi örnek olmuşsa bundan çok büyük mutluluk duyacağım. (Yıl: 1921)<ref>Hakimiyet-i Milliye, 15.11.1921</ref><ref>Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, Yapı Kredi Yayınları, s. 51</ref>



*Yabancı bir devletin himaye ve desteğini kabul etmek, insanlık özelliklerinden mahrumiyeti, beceriksizlik ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir.<ref>Atatürk'ün Bütün Eserleri, 19. cilt, Kaynak Yayınları, s. 30.</ref>



&&&


*Her ferdinin son nefesi, Türk ulusunun nefesinin sönmeyeceğini, onun ebedî olduğunu göstermelidir. Yüksel Türk! Senin için yükseklik sınırı yoktur. İşte parola budur.<ref>Atatürk Serisi, 7. sayı, Milli Eğitim Basımevi, s. 42.
*Her ferdinin son nefesi, Türk ulusunun nefesinin sönmeyeceğini, onun ebedî olduğunu göstermelidir. Yüksel Türk! Senin için yükseklik sınırı yoktur. İşte parola budur.<ref>Atatürk Serisi, 7. sayı, Milli Eğitim Basımevi, s. 42.
263. satır: 307. satır:
*Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lazım olanı yapmaya hazırız.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 71</ref>
*Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lazım olanı yapmaya hazırız.<ref>Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 71</ref>


*Eğer bir millet büyükse kendisini tanımakla daha büyük olur.<ref>Hikmet Bayur, T.D.K., Türk Dili, Belleten, No: 33, 1938, s. 16</ref>
*Eğer bir millet büyükse kendisini tanımakla daha büyük olur.<ref>Hikmet Bayur, T.D.K., Türk Dili, Belleten, No: 33, 1938, s. 16</ref>


==Kaynaklar==
==Kaynaklar==

13.22, 31 Ekim 2016 tarihindeki hâli

Ben manevî miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar.[1]
Efendiler, bizim milletimiz vatanı için, hürriyeti ve hakimiyeti için fedakâr bir halktır; bunu ispat etti.[2][3]
Her şeyden evvel bilgisizliği ortadan kaldırmak lâzımdır. Bu sebeple maarif programımızın, maarif siyasetimizin temel taşı, bilgisizliğin giderilmesidir. Bu giderilmedikçe yerimizdeyiz. Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor demektir.[4]
Kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamakların­dan geçeceklerdir. Kadınlar, toplum yaşamında erkek­lerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destek­çisi olacaklardır.[5] (Yıl: 1923)
Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir.[6]
İnkılabın temellerini her gün derinleştirmek, desteklemek lâzımdır. Birbirimizi aldatmayalım, uygar dünya çok ileridedir. Buna yetişmek, o uygarlık dairesine dahil olmak mecburiyetindeyiz.[7]
Türk Cumhuriyeti'nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta barış, dünyada barış gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve ilerlemesinde en esaslı etken olsa gerektir.[8]
Asla şüphem yoktur ki Türklüğün unutulmuş medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtînin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. Bu söylediklerim hakikat olduğu gün, senden ve bütün medenî beşeriyetten dileğim şudur: Beni hatırlayınız.[9]
Uygarlık yolunda yürümek ve başarılı olmak, yaşamın şartıdır. Bu yol üzerinde duraklayanlar ya da yol üzerinde ileri değil, geriye bakmak bilgisizliği ve aymazlığında bulunanlar, genel uygarlığın coşkun seli altında boğulmaya mahkûmdur.[10]
Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale pozitif bilimdir.[11]
İnsanlığın bütününün refahı, açlık ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları kıskançlık, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.[12]
Güzel sanatlarda başarı, bütün inkılapların başarıldığının en kesin delilidir. Bunda başarılı olamayan milletlere ne yazıktır. Onlar, bütün başarılarına rağmen uygarlık alanında yüksek insanlık sıfatıyla tanınmaktan daima mahrum kalacaklardır.[13]
Cumhuriyetçilik ve toplumsal inkılâp, lâiklik ve yenilikseverlik, Türk'ün öz malı ve özelliği hâline geldiğini görmek, benim için büyük bir bahtiyarlık olacaktır.[14]
Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler uygulamaya geçtiği vakit Türk Milleti yükselecektir.[15]
Dünya'da her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, başarı için en hakikî yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır.[16]
Milletin hayatı tehlikeyle karşı karşıya kalmadıkça savaş bir cinayettir.[17]
Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır. Ve Türk milleti güven ve mutluluğun kefili olan ilkelerle uygarlık yolunda tereddütsüz yürümeye devam edecektir.[18]
Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar![19] (Yıl: 1919)
Yurdumuzu Dünya'nın en mamur ve en medenî memleketleri seviyesine çıkaracağız.[20]
Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküntü vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası hürriyettir.[21]
Çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı, bu yaptıklarımın hiç birini yapamazdım.[22]
Ben, 1919 yılı Mayısı içinde Samsun'a çıktığım gün elimde maddî hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk milletinin soyluluğundan doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevî bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete, bu Türk milletine güvenerek işe başladım.[23]
Komşularıyla ve bütün devletlerle iyi geçinmek, Türkiye siyasetinin esasıdır.[24]

Mustafa Kemal Atatürk (1881 – 1938), Türk Kurtuluş Savaşı'nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı.

  • Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar![19] (Yıl: 1919)
  • Akıl ve mantığın halledemeyeceği mesele yoktur.[25]
  • Amerika, Avrupa ve bütün uygarlık dünyası bilmelidir ki Türkiye halkı her uygar ve kabiliyetli millet gibi kayıtsız şartsız hür ve müstakil yaşamaya kesin karar vermiştir. Bu haklı kararı bozmaya yönelik her kuvvet, Türkiye'nin ebedi düşmanı kalır.[26]
  • Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. Bu söylediklerim hakikat olduğu gün, senden ve bütün medeni beşeriyetten dileğim şudur: Beni hatırlayınız.[9]
  • Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti'dir.[27]
  • Ben, 1919 yılı mayısı içinde Samsun'a çıktığım gün elimde maddi hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk milletinin soyluluğundan doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı. İşte ben bu ulusal kuvvete, bu Türk milletine güvenerek işe başladım.[23]
  • Ben manevî miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar.[1]
  • Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.[6]
  • Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek yaşayacaktır. Ve Türk milleti güven ve mutluluğun kefili olan ilkelerle, uygarlık yolunda, tereddütsüz yürümeye devam edecektir.[18]
  • Benim Türk milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz.[28]
  • Bir toplumun eksikliği ne olabilir? Ulusu ulus yapan, ilerleten ve geliştiren güçler vardır: Düşünce güçleri, sosyal güçler. Düşünceler, anlamsız, yararsız, akla sığmaz saçmalarla dolu olursa o düşünceler hastalıklıdır. Bir de toplumsal yaşayış, akıldan mantıktan uzak, yararsız, zararlı birtakım görenek ve geleneklerle dopdolu olursa yaşama sayılamaz. İlerleyemez, gelişemez, inmeliler gibi olduğu yerde bocalar kalır.[29]
  • Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir.[30]
  • Bizi yanlış yola sevk eden kötü yaradılışlılar, çok kere din perdesine bürünmüşler, saf ve temiz halkımızı hep din kuralları sözleriyle aldatagelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz... Görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar hep din örtüsü altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir.[31]
  • Bütün ilerlemeler, insan fikrinin eseridir. Fikri harekete getirmek, birinci işimiz olmalıdır. Bir kere millet benliğine hakim olsun ve düşünebilsin, yeter! Başlangıçta hatalı düşünse de, az zaman sonra bu hatayı düzeltebilir. Fikir bir kere faaliyete başladı mı, her şey yavaş yavaş düzene girer ve düzelir. Fikrin serbest hareketi ise, ancak bireyin düşündüğünü serbest olarak söylemek, yazmak ve verdiği karara göre her türlü girişimde bulunmak serbestisine sahip olmakla mümkündür.[32]
  • Büyük devletler kuran ecdadımız büyük ve geniş kapsamlı medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, tetkik etmek Türklüğe ve cihana bildirmek bizim için bir borçtur.[33]
  • Cumhuriyet, ahlâkî fazilete dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Sultanlık, korku ve tehdide dayanan bir idaredir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. Sultanlık, korkuya ve tehdide dayandığı için korkak, alçak, sefil ve rezil insanlar yetiştirir. Aradaki fark bunlardan ibarettir.[34]
  • Cumhuriyetçilik ve toplumsal inkılâp, lâiklik ve yenilikseverlik, Türk'ün öz malı ve özelliği hâline geldiğini görmek, benim için büyük bir bahtiyarlık olacaktır.[14]
  • Çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı bu yaptıklarımın hiç birini yapamazdım.[22]
  • Dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir.[35]
  • Dünya'da her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, başarı için en hakikî yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır.[16]
  • Emperyalizm ölüme mahkûmdur.[36]
  • Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.[37]
  • Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler uygulamaya geçtiği vakit, Türk milleti yükselecektir.[15]
  • Gerçeği konuşmaktan korkmayınız.[38]
  • Güzel sanatlarda başarı, bütün inkılapların başarıldığının en kesin delilidir. Bunda başarılı olamayan milletlere ne yazıktır. Onlar, bütün başarılarına rağmen uygarlık alanında yüksek insanlık sıfatıyla tanınmaktan daima mahrum kalacaklardır.[13]
  • Her ferdinin son nefesi, Türk ulusunun nefesinin sönmeyeceğini, onun ebedî olduğunu göstermelidir. Yüksel Türk! Senin için yükseklik sınırı yoktur. İşte parola budur.[39]
  • Hiçbir tutarlı kanıta dayanmayan birtakım geleneklerin, inanışların korunmasında ısrar eden milletlerin ilerlemesi çok güç olur; belki de hiç olmaz. İlerlemede geleneklerin kayıt ve şartlarını aşamayan milletler, hayatı, akla ve gerçeklere uygun olarak göremez.[40]
  • Hiçbir zaman hatırınızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.[41]
  • İnkılabın hedefini kavramış olanlar, daima onu korumaya muktedir olacaklardır.[42]
  • İnkılabın temellerini her gün derinleştirmek, desteklemek lazımdır. Birbirimizi aldatmayalım, uygar dünya çok ileridedir. Buna yetişmek, o uygarlık dairesine dahil olmak mecburiyetindeyiz.[7]
  • İnsanlığın bütününün refahı, açlık ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kıskançlık, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.[12]
  • Kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamakların­dan geçeceklerdir. Kadınlar toplum yaşamında erkek­lerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.[5] (Yıl: 1923)
  • Komşularıyla ve bütün devletlerle iyi geçinmek, Türkiye siyasetinin esasıdır.[24]
  • Memleketimizi bir çember içine alıp Dünya ile alakasız yaşayamayız. Aksine yükselmiş, ilerlemiş, medenî bir millet olarak medeniyet düzeyinin üzerinde yaşayacağız. Bu hayat ancak ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise oradan olacağız ve her millet ferdinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart yoktur.[40]
  • Millî müdafaamızı, düşmanların bayrakları, babalarımızın ocakları üstünden çekilinceye kadar terk edemeyiz. İstanbul mabetleri etrafında düşman askerleri gezdikçe, öz vatan toprakları üstünden yabancı adamların ayakları çekilmedikçe biz mücadelemizde devam etmeye mecburuz.[43] (1920)
  • Ölmek isteyen bir milleti hiçbir kuvvet kurtaramaz. Türk milleti ölmek istemez; o, daima yaşayacaktır efendiler![44]
  • Siyasî, askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz ve sürekli olamaz.[45]
  • Tam bağımsızlık, bizim bugün üzerimize aldığımız görevin özüdür. Bu görev, bütün ulusa ve tarihe karşı yüklenilmiştir.[46]
  • Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla temin olunabilir. Ne kadar zengin ve refaha kavuşturulmuş olursa olsun bağımsızlıktan mahrum bir millet uygar insanlık karşısında uşak olmak durumundan yüksek bir davranışa layık olamaz.[47]
  • Türk Cumhuriyeti'nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta barış, dünyada barış gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve ilerlemesinde en esaslı etken olsa gerektir. Buna elimizden geldiği kadar hizmet etmiş ve etmekte bulunmuş olmak bizim için övünülecek bir harekettir.[8]
  • Türk esaret kabul etmeyen bir millettir. Türk milleti esir olmamıştır.[48]
  • Türkiye emperyalizme karşı mücadelesiyle iyi örnek olmuşsa bundan çok büyük mutluluk duyacağım. (Yıl: 1921)[49][50]


  • Yabancı bir devletin himaye ve desteğini kabul etmek, insanlık özelliklerinden mahrumiyeti, beceriksizlik ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir.[51]


&&&

  • Her ferdinin son nefesi, Türk ulusunun nefesinin sönmeyeceğini, onun ebedî olduğunu göstermelidir. Yüksel Türk! Senin için yükseklik sınırı yoktur. İşte parola budur.[52]
  • Hiçbir tutarlı kanıta dayanmayan birtakım geleneklerin, inanışların korunmasında ısrar eden milletlerin ilerlemesi çok güç olur; belki de hiç olmaz. İlerlemede geleneklerin kayıt ve şartlarını aşamayan milletler, hayatı, akla ve gerçeklere uygun olarak göremez.[40]
  • Hiçbir zaman hatırınızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.[53]
  • Ölmek isteyen bir milleti hiçbir kuvvet kurtaramaz. Türk milleti ölmek istemez; o, daima yaşayacaktır efendiler![54]
  • Türk esaret kabul etmeyen bir millettir. Türk milleti esir olmamıştır.[55]
  • İnkılabın hedefini kavramış olanlar, daima onu korumaya muktedir olacaklardır.[56]
  • İnkılabın temellerini her gün derinleştirmek, desteklemek lazımdır. Birbirimizi aldatmayalım, uygar dünya çok ileridedir. Buna yetişmek, o uygarlık dairesine dahil olmak mecburiyetindeyiz.[7]
  • İnsanlığın bütününün refahı, açlık ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kıskançlık, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.[12]
  • Kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamakların­dan geçeceklerdir. Kadınlar toplum yaşamında erkek­lerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.[5] (Yıl: 1923)
  • Komşularıyla ve bütün devletlerle iyi geçinmek Türkiye siyasetinin esasıdır.[24]
  • Milletimizin siyasi, sosyal hayatında, milletimizin fikri eğitiminde rehberimiz ilim ve teknik olacaktır.[57]
  • Gerçeği konuşmaktan korkmayınız.[58]
  • Milli müdafaamızı, düşmanların bayrakları, babalarımızın ocakları üstünden çekilinceye kadar terk edemeyiz. İstanbul mabetleri etrafında düşman askerleri gezdikçe, öz vatan toprakları üstünden yabancı adamların ayakları çekilmedikçe biz mücadelemizde devam etmeye mecburuz.[59] (1920)
  • Memleketimizi bir çember içine alıp dünya ile alakasız yaşayamayız. Aksine yükselmiş, ilerlemiş, medeni bir millet olarak medeniyet düzeyinin üzerinde yaşayacağız. Bu hayat ancak ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise oradan olacağız ve her millet ferdinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart yoktur.[40]
  • Tam bağımsızlık, bizim bugün üzerimize aldığımız görevin özüdür. Bu görev, bütün ulusa ve tarihe karşı yüklenilmiştir.[60]
  • Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla temin olunabilir. Ne kadar zengin ve refaha kavuşturulmuş olursa olsun bağımsızlıktan mahrum bir millet uygar insanlık karşısında uşak olmak durumundan yüksek bir davranışa layık olamaz.[61]
  • Türk Cumhuriyeti'nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta barış, dünyada barış gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve ilerlemesinde en esaslı etken olsa gerektir. Buna elimizden geldiği kadar hizmet etmiş ve etmekte bulunmuş olmak bizim için övünülecek bir harekettir.[8]
  • Türkiye emperyalizme karşı mücadelesiyle iyi örnek olmuşsa bundan çok büyük mutluluk duyacağım. (Yıl: 1921)[62][63]
  • Yabancı bir devletin himaye ve desteğini kabul etmek, insanlık özelliklerinden mahrumiyeti, beceriksizlik ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir.[64]
  • Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.[65]
  • Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale pozitif bilimdir.[11]
  • Türkiye halkı, asırlardan beri hür ve bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı bir yaşama gereği saymış bir milletin kahraman evlatlarıdır. Bu millet, bağımsızlıktan uzak yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.[66]
  • Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli kültürdür. Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden mana çıkarmak, intibah almak, düşünmek, zekayı terbiye etmektir.[67]
  • Türkler, bütün uygar milletlerin dostlarıdır.[68]
  • Türk milleti çok büyük olaylarla ispat etti ki yeniliksever ve inkılapçı bir millettir.[69]
  • Uygarlık yolunda yürümek ve başarılı olmak, yaşamın şartıdır. Bu yol üzerinde duraklayanlar ya da yol üzerinde ileri değil, geriye bakmak bilgisizliği ve aymazlığında bulunanlar, genel uygarlığın coşkun seli altında boğulmaya mahkûmdur.[10]
  • Ulusun yaşamı tehlikeyle karşı karşıya kalmadıkça savaş bir cinayettir.[17]
  • Hürriyet ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin ve büyük ecdadımın en kıymetli mirasından olan bağımsızlık aşkı ile yaratılmış bir adamım.[70]
  • Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküntü vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası hürriyettir.[71]
  • Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir.[72]
  • Bugünün ihtiyaçlarına uygun kanun yapmak ve onu iyi uygulamak refah ve ilerleme vasıtalarının en mühimlerindendir.[73]
  • Milli egemenlik uğrunda canımı vermek, benim için vicdan ve namus borcu olsun.[74]
  • Bizim milletimiz esasen demokrattır. Kültürünün, geleneklerinin en derin maziye ait evreleri bunu doğrular.[75]
  • İnsanların hayatına, faaliyetine hakim olan kuvvet yaratıcılık ve icat kabiliyetidir. İcadı ve yaratıcılığı yapabilen insanların ise, mutlaka kültürlü olmalarının şart olduğu tebarüz etmiştir.[76]
  • Çağdaş bir cumhuriyet kurmak demek, milletin insanca yaşamasını bilmesi, insanca yaşamanın neye bağlı olduğunu öğrenmesi demektir.[77]
  • İleri hükümetçiliğin şiarı, halkı, kudretine olduğu kadar şefkatine de samimiyetle inandırabilmesidir.[78]
  • Türk milletinin tabiat ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.[79]
  • Biz her vasıtadan yalnız ve ancak bir tek temel görüşe dayanarak yararlanırız. O görüş şudur: Türk milletini medeni dünyada, lâyık olduğu mevkie yükseltmek, Türkiye Cumhuriyeti’ni sarsılmaz temelleri üzerinde her gün daha çok güçlendirmek... ve bunun için de istibdat fikrini öldürmek...[80]
  • Bütün dünya bilsin ki benim için bir taraflılık vardır: Cumhuriyet taraftarlığı, fikri ve sosyal inkılap taraftarlığı. Bu noktada, yeni Türkiye topluluğunda bir ferdi, hariç düşünmek istemiyorum.[81]
  • Memleket işlerinde, millet işlerinde, gerçek işlerde duyguya, hatıra, kardeşliğe ve dostluğa bakılmaz.[82]
  • Vicdan hürriyeti mutlak ve taarruz edilmez, ferdin tabi haklarının en mühimlerinden tanınmalıdır.[83]
  • Millete efendilik yoktur; hizmet etme vardır. Bu millete hizmet eden, onun efendisi olur.[84]
  • Türk milleti, halk idaresi olan cumhuriyetle idare olunur bir Devlettir. Türk Devleti laiktir. Her reşit dinini seçmekte serbesttir.[85]
  • Türk dilinin sadeleştirilmesi, zenginleştirilmesi ve kamuoyuna bunların benimsetilmesi için her yayın aracından faydalanmalıyız. Her aydın hangi konuda olursa olsun yazarken buna dikkat edebilmeli, konuşma dilimizi ise ahenkli, güzel bir hale getirmeliyiz.[86]
  • Artık Türkiye, din ve şeriat oyunlarına sahne olmaktan çok yüksektir. Bu gibi oyuncular varsa, kendilerine başka taraflarda sahne arasınlar.[87]
  • Türk milliyetçiliği, ilerleme ve gelişme yolunda milletlerarası temas ve ilişkilerde, bütün çağdaş milletlere paralel ve onlarla bir ahenkte yürümekle beraber, Türk toplumunun hususi seciyelerini ve başlı başına müstakil hüviyetini korumaktır.[88]
  • Bir kelime ile ifade etmek gerekirse, diyebiliriz ki yeni Türkiye Devleti bir halk devletidir; halkın devletidir. Mazi kurumları ise bir şahıs devleti idi, şahıslar devleti idi.[89]
  • Eğitim ve öğretimde uygulanacak yol, bilgiyi insan için fazla bir süs, bir zorbalık vasıtası, yahut medeni bir zevkten ziyade maddi hayatta muvaffak olmayı temin eden pratik ve kullanılması mümkün bir cihaz haline getirmektir.[90]
  • Efendiler, bizim milletimiz vatanı için, hürriyeti ve hakimiyeti için fedakar bir halktır; bunu ispat etti.[3]
  • Her şeyden evvel bilgisizliği ortadan kaldırmak lazımdır. Bu sebeple maarif programımızın, maarif siyasetimizin temel taşı, bilgisizliğin giderilmesidir. Bu giderilmedikçe yerimizdeyiz. Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor demektir.[4]
  • Hürriyet ve istiklâl benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en kıymetli mirası olan istiklâl aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenlerce bu aşkım malûmdur. Bence bir millette şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut beka bulabilmesi mutlaka o milletin hürriyet ve istiklâline sahip olmasıyla kaimdir.[91]
  • Milli hedef belli olmuştur. Ona ulaşacak yolları bulmak zor değildir. Önemli olan, çetin olan o yollar üzerinde çalışmaktır. Denebilir ki hiçbir şeye muhtaç değiliz. Yalnız tek bir şeye çok ihtiyacımız vardır: Çalışkan olmak. Toplumsal hastalıklarımızı incelersek temel olarak bundan başka, bundan önemli bir hastalık keşfedemeyiz; hastalık budur. O halde ilk işimiz bu hastalığı esaslı bir şekilde tedavi etmektir. Milleti çalışkan yapmaktır. Servet ve onun doğal sonucu olan refah ve mutluluk, yalnız ve ancak çalışkanların hakkıdır.[92]
  • Yaptıklarımızı asla kâfi görmeyiz. Çünkü daha çok ve daha büyük işler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Milli kültürümüzü, muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız.[20]
  • Türk Tarih ve Dil kurumlarının, Türk milli varlığını aydınlatan çok kıymetli ve önemli birer ilim kurumu mahiyetini aldığını görmek hepimizi sevindirici bir hadisedir. Tarih Kurumu, yaptığı kongre, kurduğu sergi, yurt içindeki kazılar ortaya çıkardığı eserlerle şimdiden bütün ilim dünyasına kültürel vazifesini yerine getirmeye başlamış bulunuyor.[93]
  • Kültür işlerimiz üzerine, ulusça gönüllerimizin titrediğini bilirsiniz. Bu işlerin başında da Türk tarihini, doğru temelleri üstüne kurmak, öz Türk diline değeri olan genişliği vermek için candan çalışmakta olduğumuzu söylemeliyim. Bu çalışmaların göz kamaştırıcı verimlere erişeceğine şimdiden inanabiliriz.[94]
  • Kültür kınavımızı, yeni ve modern esaslara göre, teşkilatlandırmaya durmadan devam ediyoruz. Türk Tarih ve Dil çalışmaları büyük inanla beklenilen ışıklı verimlerini şimdiden göstermektedir.[94] (Kasım 1936)
  • Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.[95]
  • Geçen zamana nispetle, daha çok çalışacağız. Daha az zamanda, daha büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü, Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir.[27]
  • Yüksek bir insan cemiyeti olan Türk milletinin tarihi bir vasfı da, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki, milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, fıtri zekasını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, milli birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür.[27]
  • Türk gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir. Biz de bunu görmekle bahtiyar olacağız.[96]
  • Türkiye halkı, asırlardan beri hür ve bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı bir yaşama gereği saymış bir milletin kahraman evlatlarıdır. Bu millet, bağımsızlıktan uzak yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.[97]
  • Türkiye Devletinin bağımsızlığı mukaddestir. O, ebediyen sağlanmış ve korunmuş olmalıdır.[98]
  • Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde, Anadolu köylü kadınının üstünde kadın mesaisi zikretmek imkanı yoktur ve dünyada hiçbir milletin kadını "Ben, Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim" diyemez.[99]
  • Türk'ün haysiyet ve onur ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir millet esir yaşamaktansa yok olsun daha iyidir. Bundan ötürü, ya bağımsızlık, ya ölüm![100]
  • Milli emeller, milli irade yalnız bir şahsın düşüncesinden değil, bütün millet fertlerinin arzularının, emellerinin birleşmesinden ibarettir.[101]
  • Demokrasi ilkesi, egemenliğin millette olduğunu, başka yerde olamayacağını gerektirir. Bu suretle demokrasi ilkesi, siyasi kuvvetin, egemenliğin kaynağına ve meşruiyetine temas etmektedir. Demokrasinin tam ve en belirgin hükumet şekli Cumhuriyettir.[102]
  • Devlet idaresinde bütün kanunlar, nizamlar, ilmin muasır medeniyete teinin ettiği esas ve şekillere, dünya ihtiyaçlarına göre yapılır ve tatbik edilir. Din telakkisi vicdani olduğundan cumhuriyet, din fikirlerini devlet ve dünya işlerinden ve siyasetten ayrı tutmayı milletimizin muasır terakkisinde başlıca muvaffakiyet görür.[103]
  • Türk milletinin tabiat ve adetlerine en uygun idare Cumhuriyet idaresidir.[103]
  • Cumhuriyet idaresini, Cumhuriyetten söz etmeksizin milli hâkimiyet esasları içinde her an Cumhuriyet'e doğru yürüyen şekilde toplamaya çalışıyorduk.[103]
  • Cumhuriyet rejimi demek demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir. Biz Cumhuriyeti kurduk, Cumhuriyet 10 yaşını doldururken demokrasinin bütün icaplarını sırası geldikçe koymalıdır.[103]
  • Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en gerçek tarikat, uygarlık tarikatıdır.[104]
  • Bugünkü hükümetimiz, devlet örgütümüz doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet örgütü ve hükumettir ki onun ismi Cumhuriyettir. Artık hükumet ile millet arasında mazideki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millettir ve millet hükümettir. Artık hükümet ve hükümet mensupları kendilerinin milletten ayrı olmadıklarını ve milletin efendi olduğunu tamamen anlamışlardır.[105]
  • Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk milletini emin ve sağlam bir gelecek yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur.[106]
  • Bir hükümet iyi midir, fena mıdır? Hangi hükümetin iyi veya fena olduğunu anlamak için, "Hükümetten gaye nedir?" bunu düşünmek lazımdır. Hükümetin iki hedefi vardır. Biri milletin korunması, ikincisi milletin refahını temin etmek. Bu iki şeyi temin eden hükümet iyi, edemeyen fenadır.[107]
  • Her ne suretle olursa olsun, hizmet edenler milletten büyük mükafatlar bekliyorsa katiyen doğru bir harekette bulunmuş olmazlar. Milletten çok şey istememeliyiz. Hizmet edenler, namus vazifelerini yerine getirmiş olmaktan başka bir şey yapmamışlardır.[108]
  • Hakikaten memlekete hizmet etmek isteyenlerin kalbi açık olmalıdır; açık söylemelidir. Millet ile, milleti sevk ve idare edenler çok açık görüşmelidirler. Olan şeyler ve yapılacak şeyler olduğu gibi ifade olunmalıdır. Yoksa safsatalar ile milleti aldatmak, onu birbirine düşürmek demektir. Kuralımız, daima millete karşı gerçekleri ifade olmalıdır. Milleti aydınlatma, bu demektir. [109]
  • En iyi fertler kendinden ziyade mensup olduğu toplumu düşünen, onun varlığının ve mutluluğunun korunmasına hayatını veren insanlardır.[110]
  • İnsanlar toplumsal hayatta haklardan ve vazifelerden örülmüş bir ağ içinde düşünülebilir. İnsanlar, insan kaldıkça bu ağdan çıkamazlar.[111]
  • Hükümetin varlığının sebebi, memleketin asayişini, milletin huzur ve rahatını temin etmektir. Bütün memlekette gerçek bir asayiş hakim olmalıdır. Millet büyük bir huzur ve güven içinde müsterih bulunmalıdır. Memleketimizin herhangi bir köşesinde halkın güvenini, devletin bütünlük ve asayişini bozmaya kalkışanlar devletin bütün kuvvetlerini karşılarında bulmalıdırlar.[112]
  • Bunca asırlarda olduğu gibi, bugün dahi, milletlerin bilgisizliğinden ve taassubundan istifade ederek binbir türlü siyası ve şahsı maksat ve menfaat temini için dini alet ve vasıta olarak kullanmak teşebbüsünde bulunanların, içeride ve dışarıda varlığı, bizi bu konuda söz söylemekten ne yazık ki henüz uzak bulundurmuyor.[113]
  • Milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, doğuştan zekasını, ilme bağlılığını güzel sanatlara sevgisini, milli birlik duygusunu sürekli olarak ve her türlü araç ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek milli ülkümüzdür. Türk milletine çok yaraşan bu ülkü, onu bütün insanlığa gerçek huzurun temini yolunda kendine düşen uygar vazifeyi yapmakta başarıya ulaştıracaktır.[114]
  • İleri hükümetçiliğin ayırıcı özelliği halkı, kudretine olduğu kadar şefkatine de samimiyetle inandırabilmesidir. Büyük küçük bütün cumhuriyet memurlarında bu zihniyetin en geniş ölçüde gelişmesine önem vermek, çok yerinde olur.[115]
  • Cumhuriyeti, onun gereklerini yüksek sesle anlatınız. Cumhuriyet ilkelerini sevdiriniz. Bunu kalplere yerleştirmek için hiçbir fırsatı ihmal etmeyiniz.[116]
  • Gençlerimiz ve aydınlarımız ne için yürüdüklerini ve ne yapacaklarını evvela kendi dimağlarında iyice kararlaştırmalı, onları halk tarafından iyice sindirimi ve kabulü mümkün bir hale getirmeli, onları ancak ondan sonra ortaya atmalıdır.[117]
  • Birbirimize daima gerçeği söyleyeceğiz. Felaket ve saadet getirsin, iyi ve fena olsun, daima gerçekten ayrılmayacağız.[118]
  • Uygarlık yolunda başarı yenileşmeye bağlıdır. Sosyal hayatta, iktisadi hayatta, ilim ve fen sahasında başarılı olmak için yegane gelişme ve ilerleme yolu budur.[119]
  • Bizim barış ülküsüne ne kadar bağlı olduğumuzu, bu ülkünün güvenlik altına alınmasındaki dileğimizin ne kadar esaslı bulunduğunu izaha lüzum görmüyorum.[120]
  • Anadolu, en büyük hazinedir.[121]
  • Bizce, Türkiye  Cumhuriyeti  anlamınca kadın, bütün Türk tarihinde olduğu gibi bugün de en saygın düzeyde, her şeyin üstünde yüksek ve şerefli bir varlıktır. [122]
  • Köylü, hepimizin velinimetidir. Bu necip unsurun refahını düşüneceğiz.[123]
  • Yoksul kadın, hiçbir şeyi olmayan kadın anlamında alınmıştır. Halbuki kadın denilen varlık, bizatihi yüksek bir varlıktır. Onun yoksulluğu olamaz. Kadına yoksul demek, onun bağrından kopup gelen bütün insanlığın yoksulluğu demektir.[124]
  • Türkiye Cumhuriyet anlamınca kadın, bütün Türk tarihinde olduğu gibi bugün de en muhterem mevkide, her şeyin üstünde yüksek ve şerefli bir mevcudiyettir.[124]
  • Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk milletini emin ve sağlam bir istikbal yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur.[125]
  • Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lazım olanı yapmaya hazırız.[126]
  • Eğer bir millet büyükse kendisini tanımakla daha büyük olur.[127]

Kaynaklar

  1. 1,0 1,1 İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeolojisi, İstanbul Üniversitesi Yayınları, 1980, s. 13.
  2. 30 Ağustos Hatıraları, Cumhuriyet, s. 17. (Nurer Uğurlu başkanlığında bir kurul tarafından hazırlanmıştır.)
  3. 3,0 3,1 Atatürk'ün Bütün Eserleri, 16. cilt, Kaynak Yayınları, s. 288.
  4. 4,0 4,1 Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 141.
  5. 5,0 5,1 5,2 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, cilt II, 2. baskı, Ankara, s. 85-86.
  6. 6,0 6,1 Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 207.
  7. 7,0 7,1 7,2 Anıl Çeçen, Atatürk ve Cumhuriyet, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 151.
  8. 8,0 8,1 8,2 Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 185.
  9. 9,0 9,1 Atatürk'ün Bütün Eserleri, 26. cilt, Kaynak Yayınları, 1998, s. 268
  10. 10,0 10,1 Şerafettin Turan, Mustafa Kemal Atatürk: Kendine Özgü Bir Yaşam ve Kişilik, Bilgi Yayınları, s. 555.
  11. 11,0 11,1 Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 131.
  12. 12,0 12,1 12,2 Yekta Güngör Özden, Atatürk ve Hukuk, Anayasa Mahkemesi Yayınları, s. 367.
  13. 13,0 13,1 Cevat Abbas Gürer. Cumhuriyet gazetesi, 10. Xl. 1941.
  14. 14,0 14,1 Kılıç Ali, Atatürk ve Cumhuriyet, Milliyet gazetesi, 2. XI. 1970
  15. 15,0 15,1 Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 161.
  16. 16,0 16,1 Atatürkçülük, I. Cilt, Genelkurmay Başkanlığı, Millî Eğitim Basımevi, 1984, s. 283.
  17. 17,0 17,1 Şerafettin Turan, Mustafa Kemal Atatürk: Kendine Özgü Bir Yaşam ve Kişilik, Bilgi Yayınları, s. 597.
  18. 18,0 18,1 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri Cilt III, s. 80.
  19. 19,0 19,1 Mazhar Müfit Kansu, Erzurum'dan Ölümüne Kadar Atatürk'le Beraber, Cilt I. Türk Tarih Kurumu Yayınları, s. 172.
  20. 20,0 20,1 Afet İnan, Tarihten Bugüne, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1970, s. 217.
  21. M. Sunullah Arısoy, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Bize, Hürriyet Vakfı Yayınları, s. 229.
  22. 22,0 22,1 Cemal Granda, Atatürkʼün Uşağı İdim, Hürriyet Yayınları, 1973, s. 267.
  23. 23,0 23,1 Pars Tuğlacı, Çağdaş Türkiye, Cilt I, Cem Yayınları, s. 78.
  24. 24,0 24,1 24,2 Sadi Borak & Utkan Kocatürk, Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, 5. cilt, s. 57
  25. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 136.
  26. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 48
  27. 27,0 27,1 27,2 Hâkimiyet-i Milliye, 31 Ekim 1933
  28. Atatürkçülük, Cilt I, Millî Eğitim Basımevi, s. 85
  29. Bugünün Diliyle Atatürkʼün Söylevleri, Türk Dil Kurumu Yayınları, s. 86
  30. İsmet Giritli, Kalkınma ve Türkiye, İzlem Yayınları, s. 42.
  31. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 127
  32. Kılıç Ali, Atatürk’ün Hususiyetleri, Sel Yayınları, 1955, s. 64
  33. Afet İnan, Mustafa Kemal Atatürk'ten Yazdıklarım, Millî Eǧitim Bakanlığı Devlet Kitapları, s. 36.
  34. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 231
  35. Afet İnan, Tarih boyunca Türk Kadının Hak ve Görevleri, Millı̂ Eğitim Basımevi, s. 159.
  36. Türkiye’nin Kuruluş Yıllarında Bir Yabancı Gazeteci’nin Ankara Yolculuğu ve Atatürk’le Görüşmesi
  37. Sadi Irmak, Atatürk ve Türkiye'de Çağdaşlaşma Atılımları, Hisarbank Kültür Yayınları, s. 86.
  38. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, s. 110
  39. Atatürk Serisi, 7. sayı, Milli Eğitim Basımevi, s. 42.
  40. 40,0 40,1 40,2 40,3 Seha L. Meray, Su Başlarını Devler Tutmuş: Denemeler, Söyleşiler, Çağdaş Yayınları, s. 103
  41. Emin Arat, Kemalizm, Ayyıldız Matbaası, s. 124
  42. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 145.
  43. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 99.
  44. Şevket Aziz Kansu, Türk Dili Dergisi. sayı: 12, 1952. s. 682
  45. Afet İnan, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, s. 104
  46. Nutuk II, s. 623-624
  47. Atatürk'ün Bütün Eserleri, 19. cilt, Kaynak Yayınları, s. 30.
  48. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 230
  49. Hakimiyet-i Milliye, 15.11.1921
  50. Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, Yapı Kredi Yayınları, s. 51
  51. Atatürk'ün Bütün Eserleri, 19. cilt, Kaynak Yayınları, s. 30.
  52. Atatürk Serisi, 7. sayı, Milli Eğitim Basımevi, s. 42.
  53. Emin Arat, Kemalizm, Ayyıldız Matbaası, s. 124
  54. Şevket Aziz Kansu, Türk Dili Dergisi. sayı: 12, 1952. s. 682
  55. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 230
  56. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 145.
  57. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 43
  58. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, s. 110
  59. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 99.
  60. Nutuk II, s. 623-624
  61. Atatürk'ün Bütün Eserleri, 19. cilt, Kaynak Yayınları, s. 30.
  62. Hakimiyet-i Milliye, 15.11.1921
  63. Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, Yapı Kredi Yayınları, s. 51
  64. Atatürk'ün Bütün Eserleri, 19. cilt, Kaynak Yayınları, s. 30.
  65. Hasan Cemil Çambel, T.T.K. Belleten Dergisi, Cilt: 3, Sayı: 10, s. 272
  66. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 35
  67. Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, Yeni Baskıya Hazırlayan: Arı İnan, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 374
  68. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 67
  69. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 216-217
  70. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 24
  71. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 1
  72. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 58
  73. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 328
  74. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 76
  75. Vasfi Raşit Seviğ, T. C. Esas Teşkilat Hukuku, 1938, cilt: I, s. 329
  76. Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, Yeni Baskıya Hazırlayan: Arı İnan, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 375
  77. Anıl Çeçen, Atatürk ve Cumhuriyet, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 76.
  78. Türk Parlamento Tarihi: TBMM V. dönem (1935-1939), Cilt I, s. 72
  79. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 74
  80. Nutuk II, s. 897
  81. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 189
  82. Atatürkçülük, cilt I, Millî Eğitim Basımevi, s. 121
  83. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 124.
  84. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, s. 195
  85. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 123.
  86. Afet İnan, Atatürk ve Dil Bayramı, Atatürk'e Saygı, T.D.K. s. 54.
  87. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 76
  88. Afet İnan, T.T.K. Belleten, Sayı: 128, 1968, s. 557
  89. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 309
  90. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 288.
  91. Atatürk, T.C. Kültür Bakanlığı, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü, s. 70.
  92. Atatürkçülük, III. Cilt, Genelkurmay Başkanlığı, Millî Eğitim Basımevi, 1984, s. 171.
  93. Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, Yeni Baskıya Hazırlayan: Arı İnan, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 273
  94. 94,0 94,1 Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, Yeni Baskıya Hazırlayan: Arı İnan, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 276
  95. Atatürkçülük, Cilt I, Genelkurmay Başkanlığı, Millî Eğitim Basımevi, 1984, s. 354.
  96. Atatürkçülük, 3. cilt, Genelkurmay Başkanlığı, Millî Eğitim Basımevi, s. 164
  97. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 35
  98. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 307
  99. Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri Cilt II, s. 147
  100. Anıl Çeçen, Atatürk ve Cumhuriyet, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 119
  101. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 109
  102. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 112
  103. 103,0 103,1 103,2 103,3 Türk Tarih Kurumu: Belleten Dergisi, Kasım 1988, Cilt LII, Sayı 204
  104. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 215
  105. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 435
  106. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 372
  107. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 121
  108. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 91
  109. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 119
  110. Ayın Tarihi, cilt: 24, sayı: 82-83, 1931
  111. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 120
  112. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 307
  113. Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 125.
  114. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 272
  115. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 378
  116. Ayın Tarihi, cilt: 24, sayı 82-83. 1931.
  117. Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri Cilt II, s. 142
  118. Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri Cilt II, s. 118
  119. Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri Cilt II, s. 181-182
  120. Seyfettin Turhan, Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, Yapı Kredi Yayınları, s. 80
  121. Sırrı Kardeş, Heyeti Temsiliye ve Mustafa Kemal Paşa Kırşehir'de, 1950, s. 30)
  122. Perihan Naci Eldeniz, TTK. Belleten, Cilt: XX, Sayı: 80, 1956. s. 740
  123. Sadi Borak, Atatürk'ün Resmi Yayınlara Girmemiş Söylev Demeç Yazışma ve Söyleşileri, Kaynak Yayınları, s. 309.
  124. 124,0 124,1 Sadi Borak, Atatürk'ün Resmi Yayınlara Girmemiş Söylev Demeç Yazışma ve Söyleşileri, Kaynak Yayınları, s. 328.
  125. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I, s. 372
  126. Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 71
  127. Hikmet Bayur, T.D.K., Türk Dili, Belleten, No: 33, 1938, s. 16

Hakkında

Konuyla ilgili diğer Wikimedia sayfaları:

Commons'da Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili çoklu ortam dosyaları bulunmaktadır.

Vikisözlük'te Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili kelime açıklaması bulunmaktadır.

Vikikaynak'ta Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili belge kayıtları bulunmaktadır.

Vikipedi'de Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili ansiklopedik bilgi bulunmaktadır.

Vikihaber'de Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili haberler bulunmaktadır.